- 523 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Duygusuz çocuklar yotur,duygusuz anne babalar vardır
Hatırlarmısınız eskiden tek elbiseyle okula gider ve hafta sonu yıkanır pazartesi günü siyah önlük beyaz yakalığımızı takar aynı kıyafetlerle tekrar okula giderdik,söz konusu yol olunca iki üç km vız gelirdi hepimize,çamur ,yağmur rüzgar,fırtına,kar bile engel olamazdı yeter’ki okulumuza gidelim derdik.Yaşlı birisini görünce bir hürmet, saygı gösterir bayramı beklemeden ellerini öper hayır dualarını alırdık.
Hiç unutmuyorum 8 yaşlarındayım bir sabah okula iki üç dk geç kalmıştım adımlarımı hızlıca atarken baktımki biraz önümde öğretmenim Sn;Erdal EDİN okulun dışında okula yetişmeye çalışıyor ikimizde sanırım bir iki dk geç kaldık ama okulumuzun bahçesine girmeye yüz mt falan kalmıştı o ara okulda İSTİKLAL MARŞIMIZ okunmaya başladı öğretmenim yolun ortasında hiç tereddüt etmeden durdu ve hazır ola geçti iki mt arkasındaydım ve çantamı yere bırakıp öğretmenim gibi bende hazır ola geçtim,
istiklal marşımız bitene kadar o şekilde beraberce kaldık ,istiklal marşımız bittikten sonra geriye döndü saçlarımı okşayarak aferin oğlum,ben şimdi öğretmen olduğumu anladım dedi.
Ben kendi kendime zaten öğretmenim değilmi dedim))ozaman küçük olduğumdan belki anlayamadım ne demek istediğini,ama bu gün anlıyorum ne demek istediğini.Aslında biz öğrencilerini analiz ederek kendi notunu verdi, benim orada yapmış olduğum şey onun doğru şeyleri öğrettiğinin bir göreceli belgesiydi.
Yıllar geçti ve hala öğretmenimi örnek alırım onlar bizim ölümsüz ve hayatımızın vazgeçilmezleridir.
Fakat bugün baktığımızda öğretmenler öldürülüyor, işte daha geçenlerde İzmir ödemişte iki öğrenci öğretmeni öldürdü.
Sadede gelicek olursak;
Aslında anlatmak istediğim şey biz nasıl yetiştik?çocuklarımızı nasıl yetiştiriyoruz!!!
Biz çamura basarak okula giderken,şimdi aman evladıma bir şey olmasın diye arabayla okula kadar götürüyoruz ,biz yağmurda ıslanırken onlara arabaya kadar şemsiye tutuyoruz aman ha evlatlarımız ıslanmasın diye ,biz okumak için kitap bulamazken onalar kitapların içinde yüzüyor fakat okumuyor
Ve ne diyorlar?
anam,babam var başımda okuyup’ta ne olucam sanki ,ölselerde emekli maaşını alsam!!!
biz evde guzine sobayı yakıp o, odun çıtırtıları içinde babamızdan ,anamızdan nasihatlarını dinleyip gülüşüp muhabbet ederken,onların elinde bir android telefon kimse kimsenin yüzüne bile bakmaz oldu,yemek yerken bile ellerinde bir telefondur almış başını gider olmuş,
biz bayramlarda,kandillerde büyüklerimizin ellerini öpmeye giderken onların elinde bir telefon ve toplu mesaj bayramınız mübarek olsun!!!
arama’da yok!
Anne babasına sadece benim istediğimi yapacak diye odaklanmış bir nesil
İstediği yapılmadığında banane benmi istedim doğurmasaydınız diyecek kadar yüz bulmuş.
Atasına,bayrağına,ezanına,vatanına bu kadar uzak olan yavrularımız
Vatanı elden gitmiş!!!
Telefonunu bile vatandan önce gelen bir vatan evladı,
Ata,örf ve adetlerini bilmeyen !
Anne ve babaları,şehitlere ağlarken, duygusuz ,gamsız bir şekilde ben paralı askerlik yaparım sorun yok deyebiliyor.
Açlık,soğuk,çamur,yağmur,rüzgar görmüyor çocuklarımız sanki altın kafeste yetişen bir kuş gibi
Doğrumu yapıyoruz?
Bırakın çocuğunuz çamura bassın unutmayın biz topraktan bir canız hissetsin toprağı,
bırakın çocuklarınıza zorla yemek yedirmeyi,her istediğini almayı ,aç kalmayı’da öğrensin ,her istediğinin alınmayacağını’da öğrensin,
bırakın ıslansın yağmurlarda,yüce mevla’nın ne kadar güçlü olduğunu ve bizim su içmemiz için koskoca bulutların bize su getirdiğini görsün,
Bırakın grip olsun’ki bağışıklık sistemi sağlamlaşsın vücudu mikropla savaşa bilsin,
Bırakın kar yağdığında üzerinde koşsun,yorulsun üzerine uzansın yüce rabbimizin rahmetleriyle tanışsın,
Bırakın rüzgarda kalsın belki göremez ama saçlarına dokunan rüzgarı hissetsin,
bırakın üşüsün ,üşümenin ne olduğunu sıcaklığı öğrensin,
Suçlu kim?
Tabiki anne ve babalar yani bizleriz.
Bırakın her şeyi ve çocuklarınızı bu tablet ve telefonlardan kurtarın
Mesela!!
Salonun giriş kapısına bir kutu koyun ve salona cep telefonuyla girmeyi yasaklayın tüm aile salona girerken cep telefonlarını bu kutuya konulsun,
Mesala!!
haftada iki üç gün iki saat kitap okuma saati uygulayın kitabı sevdirin hatta bir kişi okusun diğerleri dinlesin her gün okuyan kişiyi değiştirin ,hikayeler anlatın şiirler okuyun,şiirler yazın,makaleler yazdırın
geçmişteki hayallerinizi el öpmenin ne anlama geldiğini saygıyı bu vatanın nasıl alındığını savaşlarda neler çektiğimizi anlatın.
Ağaçları,kuşları,yeşili,insanları sevmeyi öğretin
Çocuklarla arkadaş olun sizden bir şey saklamasın bağırmayın ılımlı yaklaşıp doğruyu öğretin ‘ki
İkincisinde evet ya ben babama anneme söylersem bana doğru olanı söylerler diyebilmeli ve size güvenmeli.
Mutlaka şu cep telefonlarından kurtulun tamamen kurtulmamız mümkün değil fakat en aza indirgeye biliriz
Dünyada iki kural vardır
1)Ahlak kuralları
2)Hukuk kuralları
Güzel nesiller yetiştirmek bizim elimizde,değerlerimizi kurallarımızı öğretelim,baba yada anne olmak için olmayalım çocuklarımızın geleceği bizim ellerimizde.
Başladığım gibi gene öğretmenimle bitirmek istiyorum sözlerimi
İlkokul bire giderken öğretmenim okuyup yazma dersi vermişti ablamda lise öğrencisiydi
Ablama dedimki ablacım şu konuyu defterime yazarmısın oda bana iyilik olsun diye deftere yazdı,
ertesi gün öğretmenim defterlerimize bakarak not verdi,sıra bana geldiğinde sayfayı açtı ve sıfır yazdı.öğretmenim bende yazdım niye bana sıfır verdin dedim oda bana (ablana beş sana sıfır) verdim dedi,ablamın yazısıyla benim yazım tabiî ki bir olamaz anlamıştı öğretmenim .Bu yaşadıklarım bana hayatım boyunca ders olmuştur .
Aslında ablam bana iyilik yapmak isterken kötülük yaptı,
biz evlatlarımıza ayakta durmasını öğreteceğiz onlar yürümeyi öğrenir.
o yüzden bizler çocuklarımızın başında duracağız doğruyu göstereceğiz ama tembelliğe alıştırmayacağız, aman çocuğuma bir şey olmasın derken olan oluyor .
Unutmayın varlıkta yoklukta bir imtahandır
Duygusuz çocuklar yotur,duygusuz anne babalar vardır
Umutlarımızı yarınlarımızı iyi yetiştirelim.
Kalın sağlıcakla.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.