- 420 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Haline Bırakın
Değerli Dostlar; sizlerle “çevremizdeki canlı ve cansız varlıkların tabiatına uygun yaşaması için haline bırakmak ” hususundan bahsetmek istedim.
Günümüzde insanlara, diğer canlılara, tabiata ve cansız varlıklara o kadar müdahale etmeye başladık ki artık hiçbirinin tabiatında olanı yaşamasına izin vermiyoruz neredeyse. Bir takım terslikler ve sıkıntılar olunca da dert yanmaya başlıyoruz.
En sade haliyle bazı hayvanları evimize alıyoruz. (Hayvan sevgisi çok güzel, takdire şayan) Fakat o hayvana neredeyse hayvan olduğunu unutturuyoruz. Sokakta diğer hem cinsleri ile daha güzel bir hayat sürecek fakat biz engel oluyoruz.
Ağaçlandırma çalışması yapıyoruz. Çok hoş, çok güzel. Fakat bakıyoruz ki kendi şartlarında taşın üzerinde çıkan ağaç büyüyor, suni olarak diktiğimizi bir türlü büyütemiyoruz. Bir de şöyle bir özelliğimiz var fidanları büyük bir gösterişle dikiyor daha sonra kendi haline bırakıyoruz. Yıllar sonra bakıyoruz ki ya kurumuş ya da yerinde saymış. Oysa ağaçlandırmayı gereği gibi yapsak da ağaçlar her gün yağmur duasına çıksa ne güzel olur değil mi?
Şehirleşme elbette olacak, fakat her yeri beton yığını haline getiriyoruz. Yağmur yağdığında yağmur suyunu beton, toprak gibi çekemediğinden bakıyoruz ani sel vb. doğal afetler oluşuyor. (Bu durum tek sebep değil fakat önemli sebepler biridir.) Burada deprem riski yüksek olan bir ili ziyaretimde anlattıklarını sizlerle paylaşmak istiyorum. (İlin adını vermeyeyim) Bu şehrin imar planı hazırlanıyor. Onay için Ankara’ya gönderiliyor. Ankara’dan gelen cevap: “Yaptığınız imar planı deprem fay hattı üzerine geldiğinden gerekli değişikliklerin yapılarak yeniden gönderilmesi”
O şehrin yetkililerinin yazdığı cevap: “Belediye meclisince; depren fay hattının yerinin değiştirilmesine, imar planının aynen uygulanmasına karar verilmiştir.” Ne kadar ilginç bir yaklaşım değil mi?
Çevremizde olup biten doğal olayları kontrol altına almak için gerek teknoloji gerekse bilimden faydalanmak ve kontrol edebilmek çok güzel fakat çok fazla müdahil olmak sistemi bozuyor. Onun için başımıza olmadık afetler gelebiliyor.
Bu konuyu uzatmak mümkündür. Yalnız biz çevremizdeki canlı ya da cansız varlıkların doğasına uygun davranış sergilemeleri veya yaşamaları için gerekli hassasiyeti göstermeliyiz. Onlara müdahale ederken doğalarını bozmamaya özen göstermeliyiz. Sonra acısını toplum olarak birlikte çekiyoruz. Sloganımız şöyle olabilir; “Yaşanabilir bir dünya için kendine ve çevrene saygı!”
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.