- 391 Okunma
- 3 Yorum
- 2 Beğeni
ONLARA BENZEMEDİK Mİ?
"Öyle ki onlar keler deliğine girseler, siz de gireceksiniz"
Peygamber Efendimizin asırlar öncesindeki hadis-i şerifi ile baktım dünyaya, nasıl da anlatıyor bize bugünümüzü.
Ne kadarda uzaklaşmışız, bize emanet edilen, Kuran’dan ve sünnetten, yüzümüzü çevirmişiz o modern batıya ve bize hiç ait olmayan o dünyaya. Öyle güzel zihnimizi meşgul etmişiz ki modem dünyanın getirdikleriyle, farkında bile olmadan, sağlıklı düşünme yetimizi kaybedip, ağır hasarlar almışız ruhumuza, benliğimize, bedenimize, maneviyatımıza,özümüze.
1960 yıllarda Marry Quant isimli modacının etek boylarını 10-15 cm kısaltmasıyla Avrupa’nın caddelerinin mini etekli güzel bacaklarıyla boy gösteren bayanlar doldururken, Marry Quant "mini eteği öğleden sonra seksi daha kolay ulaşılabilir kılmak için icat ettim" itirafında bulunmuştur. Her bedenin kişinin tasarrufunda olduğu fikrinin özgürlük olarak benimsenmiş ve yayılması yadırganmamış ve cinselliğin sokağa taşınması normal görülmüştür. Ve gerisini siz düşünün bizim toplumumuz üzerindeki etkisini, getirisini, götürüsünü.
Önce kendimizi kurtarmalıyız, taklid edip peşinden gittiğimiz modern batıdan. İslamın emirlerini ve Peygamber Efendimizin sünnetlerini önce biz yaşamalı ve sonra çocuklarımıza aşılamalıyız.
Caddelerimize, sokaklarımıza baktığımızda çocuklarımızı görüp boynumuzu bükmek zorunda kalıyorsak, bu çocuklar bizim, bunların vebali bizim boynumuzadır.
Peygamber Efendimiz uyarmış asırlar öncesinden ümmetini. Şu an gelmiş olsaydı, ne cevap verecektik. Hazlarımızın esiri olup, sahte mutluluklar içinde yüzdüğümüzü, aciz birer varlıklar olduğumuzu mu.
Allah’ın vahiyle getirdiği o dini, "din ayrı dünya ayrı" diyerek, camilerin içine nasıl hapsettiğimizi, günlük yaşamımızdan çıkardıkça dini, hayatımızın nasıl mahvolduğunu. Kuran’a kitaba söver hale geldiğimizi, Allah’a inanıp, kitabına, peygamberine iman etmeyip, işimize nasıl geliyorsa öyle davrandığımızı, dinin getirdiği kurallara emirlere uymayıp, dini kendimize uydurduğumuzu, bir kısmına inanıp, bir kısmına inanmadığımızı.
Cenazede, namaz kılarken, Kuran okurken örtünüp, işimiz bittiğinde örtümüzü çıkardığımızı, haram olduğu halde faiz bataklığına battığımızı, karanlığın çukurun içinde çırpınıp durduğumuzu. Zaten yüksek bir cazibeye sahip olan kadının, modern dünyanın inşası ile insanı en zayıf noktasından nasıl kışkırttığını ve bunu duyguları yoğun olan gençler üzerinde başarılı operasyonlarla etkili olduğunu, fıtrat dengelerini altüst ederek, aileyi nasıl çökerttiğini. Dindarlığın ve güzel ahlakın bir kenara bırakılıp, modern dünyanın bize dayattığı güzelliğin yüceltildiği ve estetik operasyonların 13 yaşa indiği, yüz ve göğüs bölgesi ameliyatlarının arttığını, biz nasıl bu hale geldik, nasıl getirildik. BİZ ÇOK İYİ TAKLİD ETTİK VE PEŞLERİNDEN GİTTİK VE ONLARA BENZEDİK.
Her vakitte kıldığımız namazlarda okuduğumuz Fatiha suresiyle, o insanların yolundan gitmeyeceğimize dair söz verdiğimiz halde. Namazda okuduğumuz Kafirun suresiyle "ben sizin yaşam biçiminize ve inancınıza uymam, sizin yaşam biçiminiz size, benimki bana" kaçımız diyebildik ve bu şuura sahip olup, günlük hayatımıza uygulayabildik.
Derler ya zararın neresinden dönersek kârdır. Aynen öyle. Çok şükür ki, uyandık derin uykulardan. Uyananlar uyandırmaya devam ediyorlar hiçbir çıkar gözetmeksizin sadece Allah rızası için. Modern dünyanın bize dayattığı hazzı tepe noktasına koyan, insanları bencilleştiren, maddiyata yönlendirip, manevi güçlerini elinden alan, modern dünyanın dinine, Peygamber Efendimizin iki emaneti ile Kuran ve Sünneti ile cevap veriyor ve onlarıda ışığımızla aydınlatıyoruz. Kuranı Kerimi ve sünnet hazinesini yetersiz bulan modern ikilemli zihniyet şunu unutmamalı ki, sorunları çözmede bir yetersizlik olmadığı gibi insan doğasınada bir uyumsuzluk sözkonusu bile değil. Eğer böyle bir sonuç elde ediliyor ise dinin kurallarını ve değerlerini kullandığınız yöntemlerin sağlıksız olmasından ve araçların yetersizliğindendir.
Ve inanıyorum ki, İslâm dini, modern dünyanın bizim eklemlerimize kadar işleyen parazitleri tek tek ayıklayacak, en azından tüm dünyaya ışık olup farkettirecek, farkettirmeyede devam edecek.
Allah, Ümmeti Muhammedi korusun İnşa’Allah.
Ve bizlere İslamın emirlerine, Kuran ve Sünnete uygun yaşamayı nasip etsin inşa’Allah.
YORUMLAR
Eğer ki ciddi bir irketin hazırladığı, 'Z kuşağı ile çalışmak' temalı raporları inceleme şansınız olursa ne Peygamberin bahsettiği gibi ne de Komünizm ideolojisinin peygamberi Marx'ın ön gördüğü gibi yürümeyeceğini rahatlıkla gözlemleyebilirsiniz.
Yani, Bey, Hanım filan kalkacak.
Geçtiğimiz günlerde çok büyük bir şirket cumaları da tatil yapma kararı aldı.
Yapay zeka geliyor gümbür gümbür.
Çok büyük değişimler olacak.
Bunlardan korkuyorsanız, biraz Black Mirror izlemenizi tavsiye ederim.
Z'den sonraki adımı söyleyeyim mi?
Abi, abla, teyze, amca filan da kalkacak. (:
Netflix'te Scorsese'in yeni filmi çıkmış.
İzleyeceğim bakalım bugün.
Konsantre Karanlık Madde tarafından 12/5/2019 6:32:10 AM zamanında düzenlenmiştir.