- 447 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kendi Olarak Kalan Oğlum
KENDİ OLAN KENDİ KALAN OĞLUM
Sevgili oğlum,
e.e cummıng der ki “Herkesin seni kendilerinden farksız yapmaya çalıştığı dünyada kendin olarak kalabilmek, kendin olmak dünyanın en büyük savaşını vermektir. Bu savaş bir başladı mı hiç bitmez” Bu söz çok hoşuma gider. İletişim uzmanı Prof. Dr Doğan Cüceloğlu, bu sözden etkilenerek “Savaşçı” kitabını yazmıştır. Severek okuduğum ve çevremde gençlere de bazen hediye ettiğim ama çok zaman da soranlara tavsiye ettiğim bir kitaptır.
Canım oğlum, geleceğin iletişim uzmanı,
İnsanlarla iletişimi Hz. Ali’nin kılıcı gibi keskin iki uçlu kılıca benzetirim. İyi bir şekilde kullanırsan düşmanlara korku salan, yanlış kullanırsan dostları üzen bir iletişim içinde olmamak için O’nu güzel kullanmak gerekiyor. Ne yazık ki, çok insan iletişimi iyi kullanamadıkları zaman ya gerçek dostları küstürüyorlar ya da dost görünümlü ama tüm amacı yaranmak olan insanların farkına varamıyorlar. Çocukluğumdan bu yana bunu rahatça gözlemleyebiliyorum. İletişimi ustalıkla kullanan insanlar ise hayatının her döneminde ilgi ve sevgi görüyorlar. Hatta öldükten sonra bile haklarında onca kitap yazılıyor.
Sevgili oğlum,
Benim dediğim hep doğru, ben en güzelini bilirim diyerek çevresine “ sen yanlış düşünüyorsun” demeyi alışkanlık haline getirenler ne yazık ki, çok zaman yalnız kalacaklardır.
Sevgili oğlum,
Sen iletişimini sıkı tuttuğun için arkadaşların seni seviyor. Güzel iletişim kurmasını bilmesen çevrende kimse olmaz. Sen kendin olduğun, kendin kalabildiğin ve kimseye benzemeye çalışmadığın için seviliyorsun.
Canım oğlum, nur tanem, bal tanem,
İçinde bulunduğun toplulukları sen de benim gibi eleştiriyorsun ama hakaret etmek ya da küçümsemek maksadı ile değil, onların hatalarını görerek yanlıştan dönmesini ve içlerinde bulunduğu durumdan daha da ileri gitmeleri için. Bunu anlamayanlar da zaten seni ulu orta eleştiriyorlar. Ama sen de benim gibi bildiğin doğrulardan şaşmıyor ve “el alem ne der” demiyorsun ve “kendin olarak kalmak” azmini devam ettiriyorsun.
Canım oğlum,
“İyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak” emri de kendin olarak kalabilmenin başka yolu. Çok insan onla bunla alay etmenin iyilik olduğunu sanıyor. Ne demişler” sen kendini güzel işlerle meşgul etmezsen gelir kötü niyetli insanlar kötü işlerle meşgul eder” Olumsuz duygular taşıyan insanlardan uzak kalmak işte bunun için önemli. Zaten sen bunu yapıyorsun. Bu tutumunda sadece baban olarak değil, bir insan olarak da beni mutlu ediyor. İnsanlara faydalı olmaya çalışan bir oğulun babası olmak bana mutluluk katıyor. Bu mutluluğu da ömür boyunca yaşamayı temenni ederim. Sen de baba olunca bu duyguyu çocuklarına aşılarsın.
Canım oğlum,
“Kader bile gayrete aşıktır” demişler ve “ Biz insanın kaderini gayretine bağladık” diye emretmiş Yaradan. O yüzden kendimizi işimiz varsa işimizden sonra, okulumuz varsa okulumuzdan sonra da arta kalan zamanlarımızı güçlü olduğumuz yönlerimizle mesela maddi gücümüz varsa maddi gücü olmayana manevi gücümüz varsa manevi gücümüz olmayana destek olarak sağlamaya bakmamız gerekir.
Sevgili oğlum,
Kendin olarak kalmak kendin olabilmek inandığın değerlere göre yaşamaktır. Mesela akraba, iş, komşu gibi çevrelerde milliyetçi mukaddesatçı geçinen çok insan var ama okumayı sevmedikleri gibi bizim okuma ve yazmamızla her zaman, gerçi onlar kabul etmese de, alay ederler. Ben ses çıkarmam Çünkü yaradan ”oku” emrini çok şiddetli olarak emretmiş. Bu emri yerine getirmemiz lazım. Bu emri anlamayanı da ciddiye almamak lazım. Kendi inancımıza saygı göstermemiz lazım. Okumak kirleri atmamızı sağlar.
Canım oğlum,
Bugüne kadar senin bizden daha gelişmiş, daha sosyal ve daha milli manevi değerlere bağlı insan olarak yetişmen için gayret gösterdim. Doğru bildiklerimi anlattım. Senin bizden ayrı bir insan olduğunun ve bizden daha çok gelişmen gerektiğine de inanıyorum.
Canım oğlum,
Hz. Ali der ki “Çocuklarınızı kendi çağınıza göre değil, onların çağına göre yetiştirin” der. Buna candan inanan bir insanım. Her zaman da bunu çevreme anlatırım. Hatta anne ve babalar torunlarını bile kendi çağlarına göre yetirmek için çaba harcamalılar. Sadece atalarımızla övünmek değil aynı zamanda da gelecek nesilleri kendi çağlarına göre hazırlamayı da yapmak zorundayız.
Canım oğlum,
İnsan kendi düşüncelerini savunduğu ve başkalarının etkisinde fazla kalmadığı zaman özgüveni artar ve hayata daha umutla bakar. Bizim amacımızda zaten özgüvenli, geçmişten ders alıp geleceğe yönelik aynen senin gibi gençler yetiştirmek olmalıdır. Bizde bunun için çaba harcayarak bu mektupları yazmıyor muyuz? Bu mektuplar okuyanın farkındalığını artırırsa ne mutlu bizlere.
Canım oğlum,
Kararlarını başkalarından etkilenmeden kendin aldığın zaman ilerde bu kararlarından pişman olduğun zaman da başkalarını suçlamazsın. “Kararımı ben verdim. Risk aldım. Aldığım bu risk karşılığında karıma zararıma katlanmak zorundayım” dersen psikolojik olarak rahat edersin. Burada demek istediğim danışacağın herkese danış oku, öğren ama kimsenin de etkisinde kalmadan kendin olarak karar ver, kendin ol, kendin kal. Sana O’nun bunun adamı değil kendinin adamı desinler.
Canım oğlum,
Hayat güzel kararlar almamız, kendimiz olmamız, kendimiz olarak kalmamız için her zaman bize gülümsüyor. O halde bizlerde o hayata olumlu bakarak başarı ve mutluluklara koşalım.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.