DUANIN TILSIMLI GÜCÜ

• 6 Kasım 2019 Çarşamba 11:56:00

İnsanlardan dua almanın sihirli gücüne her daim inanmışımdır, bu nedenle mümkün olduğunca kalp kırmamaya özen göstermiş her yardım isteyene elimden geldiği kadarıyla gücüm oranında ne yapılması gerekiyorsa yapmak arzusuyla yanmışımdır

Ancak; gerek kendime veya şahit olduğum bir başka birine yapılan haksızlıklara karşıda
Çok dik duruş sergileyerek tahmin edilemeyecek davranışlara girmekte hiç tereddüt etmemişimdir

Bu nedenle istemeseniz dahi kontrolünüz dışında cereyan eden olaylar ve mecburiyetler bizlerin davranışlarına etki edebilmektedir

Etki tepki meselesi derler ya hani
Ancak yaş ilerledikçe tepkisel davranışlarınızda aldığınız eğitim veya kendinizi geliştirdiğiniz oranda olumlu olarak davranışlarımıza tesir edebiliyor zamanla tabi

Olumlu davranışlarınızın, olumsuz davranışlarınızı alt etmesi yenmesi durumunda ise insan olmayı başarmış oluyorsunuz

Başımdan geçen çok çok zorlu olayları her daim bana yapılan dualarla atlattığımı düşünüyorum

Özellikle kısa dönem 253/2 olarak Gaziemir Ulaştırma Alayına, Ulaştırma eğitim çavuşu olarak tayin edilmiştik ben ve Ankara dan bir öğretmen arkadaşımla birlikte 1997 aylardan ise ocak ayı idi

Yine aynı bölükte terhis olmalarına 20 gün kalmış bizden önce; biri Erzurumlu diğeri Elazığlı iki usta asker bizlere görevlerini devretmekteler bu arada da bize bölükle ilgili yapılması gerekenleri anlatmaktalar

Ayrıca askerliğimizin iyi geçmesini istiyorsak imişiz… Nöbetçi subayını rahat ettirmemiz gerekiyormuş bunun için ise sabah erkenden kalkıp eğitim şantiyesinde ki sobayı yakıp çayını demleyip kahvaltısını hazırlayacakmışız vs.
Ya dedeler siz amma’ da yalaka imişsiniz ha deyiverdim tabi
Bu arada askerlikte üst tertibe dede denmekte;))

Neyse bu dedeler tezkerelerini alıp gittiler görevi aldık üstümüze olduk bizde dede;))
Nöbetçi subayı sabah geliyor ne soba yanmış ne çay ne kahvaltı;)) ben hiç bozuntuya vermiyorum oralı olmuyorum ancak Nöbetçi subayı da her şey rutinmiş gibi davranıyor oda bozuntuya vermiyor ancak içinden de sana sorarım bunu hesabını der gibi de bir tavrı var;))

Öğle paydosu zamanıydı, askerler ağaç altında dinlenmekte ben ise benden yardım isteyen adana yöresinden bir askerin dertlerini dinlemekteyim
Askerin anne ve babası hayatta değil 18 yaşında ki kız kardeşini tek başına evde bıraktığından dert yanmakta ve ne yapacağım komutanım bilemiyorum diye kendini parçalamakta çocuk
Kaçmayı vs düşünmekte
Bende sabırlı olmasını elbet bir çare düşünür gerekirse durumu bölük komutanına arz ederiz vs diyorum

Bir ara Sağda solda yatan askerlerde bir kıpırdanmalar hareketlenmeler oldu
Meğer bölük nöbetçi kıdemli subayı eli arkasında çevreyi kolaçan ediyormuş herkes dimdik ayakta hazırolda beklerken tam bizim yanımızdan geçti ve ters ters bana baktı sonra ansızın dönünce bizde ayağa kalkıp hazır ola geçtik

Tam önümde boy hizamda durdu, ellerini palaskama geçirdi başladı beni beşik gibi sallamaya
Bir ileri bir geri sallıyor ve de beni tahrik ediyor vay efendim sen dayımsın vs.
Durmadan tacizlerine devam ediyor

Anında karar verdim nerden inceldiyse hesabı yakasından tuttuğum gibi şiddetli sarsıp ittim
Kıçının üzerine yuvarlandı, silahı belinden savrulup düştü
Tüfeği elime aldım hareketlerinde bir yamukluk yaparsa müdahale yapacaktım
Bu arada bölükteki diğer usta uzun dönem çavuşlar geldi aramıza girdi
Seni ofisimde bekliyorum derhal diyerek gitti.

Tabi ben yaklaşık yarım saat sonra sinirlerim geçince gittim
Ofisinde beni bekliyordu içeriye girince palaskasını yavaşça çıkardı silahı masaya koydu
O arada yüzümdeki kendisine acıma ifadesi tavrımla görünce senin derdin nedir diye sordu?

Ona aynen dedim ki! Benim derdim bu kutsal vatan
Ve de bu kutsal peygamber ocağında hakkıyla askerlik yapmak istiyorum
Ben kimsenin kölesi asla olmayacağım dedim.

Burası asker ocağı anne kucağı değil hareketlerine dikkat etmezsen askerliğini yakarsın dedi

Ben de ona dedim ki sizler asker bile değilsiniz
İnsanlar çocuklarını bu ocağa uğurlarken vatan millet sakarya coşkusu maalesef burada son buluyor
Şu anda şu gördüğün bölükte sizlere içinden küfretmeyen asker yok
Oysa ben Atatürk’ün subayına ne küfür ne de kölelik etmem sadece saygı ile yaklaşmayı yeğlerim. Dediğimde bana yaşımı ve nerede okuduğumu vs sordu

Sonunda ikna oldu ve benden özür diledi
Hatta seni vurabilirdim bile dedi gülümseyerek

Sonuçta dost olmuştuk artık, bana çok saygı ile yaklaştı o günden sonra
Ancak bir gün gece nöbetçisi iken ikimiz
Kendisine her şeyin normal olduğunu tekmil verip tam kapıdan çıktığımda ve yaklaşık elli metre uzaklaşmışken inanılmaz bir gürültü koptu
Geri hışımla koşup odasına girdiğimde duvarın bir tarafı komple cam olan kısma yumruk atmış kolundan oluk gibi her yere kan fışkırmış kanlar içerisinde yerde buldum
Acil hastaneye kaldırdık
Üç ay sonra öğrendiğim kendisine bölük komutanı ceza olarak üç gün üst üste gece nöbeti yazdığını hazmedemediğinden intihara kalktığını öğrenmiş ve de yıkılmıştım

Hayat bana bir ders daha vermişti

Eminim ki aldığım dualar sayesinde askerliğimi bitirebilmiş olmanın gururu ve onuru içerisinde kazasız belasız teskeremi almıştım

Hayır dua almak erdemi üzerinizde olsun der
Saygılar sunarım