- 950 Okunma
- 5 Yorum
- 2 Beğeni
evlilik ....
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Kırmızı güllerin açtığı bir aşkı yaşamak isterdim.aşk hastalıktır biliyorum.senin yanında hastalık neki ölmek isterdim !
Yaşamak zor bir süreç .ekmeklerini ıslatıp sevgiyle bölüşmeyi başarmak gerekir. Yolculuklarını garip yaşadığın kervanlarda kolaymı susuz umutsuz yürümek.
Çok korkunç bir durumdu ‘yapılacak bir şey yoktu ‘ beklenilen ölümdü !
Sokakları özlediğim tek şehirdir ankara, orda umutlarımı közledim heybeme kattım kendime sakladım.biliyorum orda bıraktım gençliğimin tüm sevdalarını .sessiz bir sızı içimde ıraklarda kaldım.yanlız ben seveceğim sandım o saçları kapalı özgürlüğü ! o yüzden ağladı gece sabah ayazlaştı. Ah ankara unutma beni olurmu.
Asla basit bir şey değildir ağlamak,hele küçük bir durum asla okyanusların suları dahi coşsa anlatamaz göz yaşının akışını. Konuşmam lazım yorgan gibi üzerime konupta beni üşüten geceyle. Yüreğim kabarmış içim sıkılmış. Susmuşum gerektiğince yorgun olması kadar umutkarım.
Benim yanılgılarım seni sevmemle başladı .Ne var ne yok tabağında aşkın alıp çöpe attım. Artık beni ölüm paklar yıkar kirli hayellerimi beni koynuna alır toprak. Kimsede önemsemez öldüğümü .yapraklar hazanlaşır şarkıları tiz bir sestir yalanda. Sen bırakıp gidersen eger .oda gider bende giderim ama hiç gelmedimki hiç yakınlaşmadım nefesim.hiç seninle ölmedimki !
Herkes kendini farklı görüyor.önemli ve erişilmez.dikenler ekiyor sokaklarına özgürlüğün. En cömert kadınlar fahişelerin uykularında gördüğü kavgalarıdır ruhun. Günahlarını istifleyip yatağın yaşamaya çalışmak yokmu .Askerlerin erken ölümlerinde anlatılmayan bir hikayedir saklanan.
Yaşlanınca insan tanrıyı arıyor ! korkularının dipçiğinde . bir fahişeyle yatağa girmek gibidir Ölümle içleşmek Korkutur insanı . Sabah masamda bir çay, o vardır tanrı ışığında pencerenin ağrıyan baş ağrısında yoksul ömrümde.
‘Tanrı hesaba çekecek bizi ‘söylenen o ! soracak fakirliğimizi ,çaresiz arayışlarımızı ve ahlaksız ahlakımızı. Sizide sorguya çekecek toprağa kasılarak basan türediler ! şimdi çayı içmeliyim. Demikrasi bir kadının aşkını yaşamasıdır korkusuzca ! başka bir şey değil !
Tüm kadınların egemen olduğu bir ülkede bir küçük pencereden şehre bakmak isterdim. Seni görürdüm bir ihtimal gülümsüyorsundur .
Evlilik bence en kötü zorunluluk ! kasırganın içine dalmak gibi dev dalgalarda boğuşmak gibi .olmayan özgürlüğe dikenli tel çekmek gibi ! mümkünlülügü olabilirmi böylesi bir sorguda mutluluğun. Bu birazda karşınızdakiyle ilgili bir durum. Ne istediğini ne olduğunu bilmekle ilgili bir durum. Doğu toplumlarının en karmaşık yapısı ailede ortaya çıkıyor. Daima görev daima istek ve daime eziklik ! Gerçekten bu kadarmı kötü düşünecek olursak dialektik burda kendini varlıklatıyor. Zıtsal bir çelişkide bütünceyi görüyorsunuz ! evlilik size ortak amaç yüklüyor ortak arayış birlikteliğin sıcaklığı yaşamsal bir amaç buda işin öteki yüzü. Burda sonucu etkiliyecek ana olgu davranış bilinci oluyor denilebilir. İki yetken birey ve bir ortak hayat ! siz evliliğinizi iki kulvardan birinde bulursunuz bu buluş direk sizinle ilgili bir durumda değildir. Belki eğitim belki bilgelik belki amaç . yaşamın her alanında beklenen var olma bilinci neyi niçin nekadar istenebilirlilik öngörüsü evliliği öne çıkartır o evlilik aile olur ! bu başarılamadımı yaşanan sadece hiçlik
YORUMLAR
Benim yanılgılarım
seni sevmemle başladı .
Ne var ne yok tabağında aşkın
alıp çöpe attım.
Artık beni ölüm paklar
yıkar kirli hayellerimi
ve beni koynuna alır toprak.
Kimse de önemsemez öldüğümü .
yapraklar hazanlaşır
şarkıları tiz bir sestir yalanda.
Sen bırakıp gidersen eger
oda gider bende giderim
ama hiç gelmedim ki
hiç yakınlaşmadım nefesim.
hiç seninle ölmedimki !
harika nesir içinde şiir gizlenmiş sanki... kutluyorum....
Özür dilerim isminizi Serdar yazmışım. Serdal yerine.
Serdar Bey yazınızı soluksuz, noktalama işaretleri ve bazı imlâ hataları hiç gözüme batmaksızın okudum. Son zamanlarda okuduğum ev güzel yazı. Tebrik ederim.