- 833 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
Geçmeyecek Olan Bir Şeye “Geçmiş Olsun” Demek
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Engelliler ile engelli sorunlarını tam olarak bilmeyen ve bu konularda yeterince bilgi sahibi olmayan kişilerle karşılaştığımızda yapılan sohbetten sonra rahatsızlığımızla, engelliliğimizle ilgili duyduğumuz sözlerden bir tanesi “Geçmiş olsun” kelimesidir.
Engellilerin genelinin de günde en az bir defa duyduğu “Geçmiş olsun” kelimesini diyenler arasında yetkili yetkisiz kişiler olduğu kadar tanımadığımız kişilerle birlikte aile içinde akraba olanlar da bulunuyor.
Tabi ki bu sözü söyleyenlerden bir tanesinin dahi art niyetli olduğunu ya da kasıtlı olarak söylediğini ne ben ne de diğer engellilerin düşündüğünü sanmıyorum. Söyleyenlerin tamamı da iyi niyetliliklerinden söylüyorlar.
Ancak bu sözü iyi niyetli olarak söyleyenlerin tamamının da bilmediği ve akıllarına hiç gelmeyen bir şey var. O’da şudur.
Bedensel, görme, işitme, konuşma, zihinsel vb gibi organlarından engelli olanlara, “Geçmiş olsun” derken aslında yaşanan engelliliğin hiçbir zaman normal hastalıklar gibi geçmeyeceğinin bilinmemesidir.
Hastalandığınızda, rahatsızlandığınızda doktora giderek tedavi olursunuz ve birkaç gün sonra da hastalığınız, rahatsızlığınız geçer.
Örnek vermek gerekirse grip, nezle, zona, laranjit, faranjit, sinüzit, bronşit, uçuk, böcek sokmaları, apandisit, ishal, isilik vb gibi yüzlerce hastalıktan birine yakalanırsınız, kemik kırılması yaşarsınız, böbrek taşı düşürürsünüz ve bunlara benzer daha birçok tedaviyle iyileşebilecek hastalıktan birine yakalanırsınız doktor tedavisiyle birkaç gün içinde geçer gider.
Bu hastalıklardan herhangi birine yakalandığınızı duyan insanlar doğal olarak ziyaretinize gelerek, “Geçmiş olsun” der ve iyi dileklerde bulunurlar.
Sadece hastalıklarla ilgili de söylenmez tabi ki “Geçmiş olsun” sözü. Yaşanılan olumsuz ya da kötü bir olayın ardından da insanlara, “Geçmiş olsun” denir.
Diğer bir deyişle yaşanılan olumsuz ya da kötü olayın bir daha yaşanmamasını dileme türüdür, “Geçmiş olsun” sözü.
Bir insanın başından geçerek yaşamış olduğu olumsuz kötü bir olayın ardından, “Geçmiş olsun” derken “Dilerim devamı olmasın, sonu gelmiş olsun, üzücü olay unutulsun, bir daha aynı olay ya da daha büyüğü yaşanmasın” şeklinde temennide bulunma sözüdür.
Ancak gelin görün ki kolundan bacağından, omurgasından ve her türlü eklem rahatsızlığı nedeniyle bedensel engelli olanlara, gözlerindeki rahatsızlıktan dolayı tamamen görme engelli olanlara, kulaklarındaki rahatsızlıktan dolayı tamamen işitme engelli olanlara, dilindeki ya da boğazındaki rahatsızlıktan dolayı tamamen konuşma engelli olanlara, kalıtımsal nedenlerle, doğuştan metabolik bozukluklarla, kromozomal değişikliklerle, gen bozukluklarıyla ve daha birçok nedenlerden dolayı zihinsel engelli olanlara ne kadar “Geçmiş olsun” derseniz deyin bunların bir tanesinin dahi geçmeyeceğidir.
Mesela kolundan ya da bacağından ampute olanlara, “Geçmiş olsun” dediğinizde ampute olan kolun ya da bacağın geçmeyeceği ve tekrar iyileşerek eski haline gelmeyeceğidir. Benim konumumda olan tüm eklemleri kireçlenmiş olan birinin eklemlerinin eski haline gelmeyeceğidir. Eksik olan kol ya da bacağın tekrar yerine geri gelmeyeceğidir.
Bu konuda engelli yazar ve şair olan Nurten Aktaş’da kısaca şu sözleri vurguluyor. “Ben diyorum ki, biz engell(i)enenlere ‘geçmiş olsun’ demeyin: zira ‘engelli olmak’ (doğal bir) durumdur, asla hastalık değil! Geçmiş olsun diyenlere diyorum ki, ‘geçmeyecek ki’ örneğin yaşlılara geçmiş olsun denilebilinir mi? geçmiş olsun deyince, yaşlılar hiç gençleşe bilir mi?” diyor.
Nurten Aktaş’ın sözlerine hak veriyor ve katılıyorum. Benim de sık karşılaştığım bu olayda bazı zamanlar yanıt olarak, “Geçmiş olsun demeyin, engelliliğim geçecek bir hastalık değil ki” dediğimde karşımdakilerin suratları hemen asılarak bozuluyor ve alınıyorlar. Oysa bilgilendirmek amacıyla söylediğim bu sözleri onların bozulmaları ya da alınmaları için söylemiş değilim.
Sözün özü olarak, “Geçmiş olsun” sözünü diyenler unutmasınlar ki bu sözle engelliliğimiz hiçbir zaman geçmeyecektir. Eksik olan kolumuz, bacağımız, gözümüz, kulağımız yerine gelmeyecektir. Çünkü engelliliğimiz bir hastalık değildir. Başlarken belki hastalıkla başlamış ve daha sonra engelliliğe dönüşmüş olabilir. Geçmeyecek ya da geri gelmeyecek bir şeye de “Geçmiş olsun” demek anlamsız ve yersiz olmuyor mu sizce de?
Ali Haydar Koyun
Yazar/Engelli Aktivist
YORUMLAR
Ne zaman ki engelli toplum olmaktan kurtuluruz, işte o zaman sizlerin de böyle yazılar yazmanıza gerek kalmaz ve yaşam, hepimiz için daha engelsiz, daha yaşanılası bir hâle bürünür. Sizler, bedensel ya da zihinsel engellerinizden dolayı, günlük aktivitelerin icrası noktasında bireysel sıkıntılar yaşıyorsunuz. Oysa ki tüm toplum, sıklıkla kendisinin de dahil olduğu düşüncesizlikte davranışları ile yaşamı herkes için engelli hâle dönüştürüyoruz. Örnek mi? İlk aklıma geleni söyleyeyim: Yağmurlu bir günde, özellikle trafik ışıklarının olmadığı bölgelerde, şehir içi araç trafiğine bir bakın. Kendileri araç içerisinde olduğundan yağmuru hissetmeyen kaç sürücü ileri yaşlardaki insanlarımıza ya da yanında veya kucağındaki çocuğu ile karşıya geçmeye çalışan bir anneye yol verme lüksünde bulunuyorlar acaba..?
Şu ana kadar yazdıklarım, yazınız konusunun dışında gibi duruyor ama, inanın Ali Haydar bey, sizler değil, esas engelli olan bizleriz. Ve ben bunu hem bir eleştiri ve hem de özeleştiri olarak söylüyorum.
Yazınıza dönünce, diğer yorum yazanlardan sayın Fatma Oral’ın önerisi, pratikte yaşanan bu iyi niyetli yanlışın düzeltilmesine pratik bir çözüm olabilir aslında. Böyle bir “dilek kelimesini” kendi dernek vb organizasyonlarınızda değerlendirip, topluma tavsiye ettiğiniz takdirde hızlıca yol alınabilir..
Saygılarımla...
En iyisi engelli kardeşlerimizin bir dilek kelimesi geliştirmesi de olabilir. Büyük ozan Aşık Veysel gözlerinin açılmasını istememiş engeli ile bütünleşmiştir. Sabır etmek onun için doğal bir hal olmuştur. Yaşamda kolaylık ve güzellik denebilir.
Saygılarımla
alihaydarkoyun
En güzeli sabır dilemek belki de geçmeyeceğine göre ya da Allah yaşama sevincini arttırsın da denilebilir... Nice engele rağmen toplumda çok iyi yerlere gelen insanlar var unutmamalı... Kutlarım...