- 2117 Okunma
- 22 Yorum
- 13 Beğeni
Oyun Hamuru
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Bir plastik oyun hamuru gibi hissediyordum kendimi ellerinde,, avuçlarının arasına alıp önce yuvarlayıp
sonra olmamı istediğin şekle sokabileceğini düşündüğün bir oyun hamuru..
Nereye istersen oraya esnetebiliyordun, hatta fazla gördüğün parçalarımı koparıp atmaktan bile
çekinmiyordun canım yanar mı hiç umursamadan. Sonra dışardan beğendiğin başka parçalar
ekliyordun ister miyim diye düşünmeden.
Yanıyordu, çok canım yanıyordu; beni ben yapan parçalarım benden uzağa koparıldığında. Çok derin
izler bırakıyordu kopan parçanın bıraktığı boşluklar,,, sancılı dokunuşlarla kapatılıyordu bu boşluklar
tarafından daha da acıtılarak. Her dokunuş ruhumda biraz daha fazla yara açıyordu, kapanmaz izler
bırakıyordu. Katılan yeni parçaları ise kabullenmesi imkânsızdı ruhumun.
Kaçıp kurtulmaya çalıştıkça ellerinin arasından ben,,, sen daha sıkı kapatıyordun avuçlarını ve
parmaklarının dayanılmaz baskısını hissediyordum benliğimde.
Hırsın öyle büyüktü ki,,çığlıklarımı duymuyor, sessizce akan gözyaşlarımı görmüyordun bile,, tek
amacın vardı sanki acıtmak, daha da acıtmak..Bu baskının aslında aramızdaki bağı tamamen yok
ettiğinin farkında değildin o zamanlar,,
Peki ben nasıl izin veriyordum bu duruma? Hiç istemediğim bir oyuna oyuncak olmuştum elim kolum
bağlı gibi çaresiz.
Biliyorum mükemmel olmamı istedin sen hep,, üstelik bunu yaparken kendi gözümde beni daha da
küçülttüğünün, aslında bana büyük bir kötülük yaptığını fark etmiyordun. Göremediğin lanet olası!
Mükemmel değildim ben.. Çabam mükemmel olmak için değildi, sadece kendim olmak istiyordum
ben. Defalarca anlatmaya çalıştım bunu sana, ama anlamak istemedin beni…
Ve sonunda beklenen oldu,, ne pahasına olursa olsun bitmeliydi bu işkence,, İşte kurtuldum senden,,
İşe önce benden kopardığın parçalarımı toparlamakla başladım. Sonra yaralarımı sardım yavaş yavaş.
Ve sonunda taştan bir duvar ördüm etrafıma yıkılması, aşılması zor olan... Şeklini değiştirmeye olanak
tanımayan bir kabuk oluşturdu ruhum üzerine, Kocaman bir buzdağına dönüşen bu yüreği ısıtacak bir
güneş doğar mı ve yürek açar mı penceresini o güneşe bilinmez ama oyun bitti...
YORUMLAR
Harikulade. Yüreğinize, emeğinize, düşüncenize sağlık.
çocuklardan görüyorum, hamur gibi lakin bir zaman sonra yapışıyor her yere.
aşk mı dediniz ?
elveda da bir başkaldırı değil midir
tıpkı oyun hamuru gibi miadı dolduğunda
görüntüsü temizleme dürtüsü uyandırdığından...
eyvallah.
üçrenk (Italia)
farkına varmak iyiydi.
Teşekkürler
Acıttı bu yazı beni...sonra hırslandım...sonra ayağa kalktım...hem söylendim hem toparlanmaya çalıştım...
Her şeyi toparladım sandım ama hep bir ya da iki parça kaybolur böyle durumlarda...disaridan aynıdır her şey ama eksiktir içten içe...
Sevgilerimle....
üçrenk (Italia)
Sevgilerimle
ayna ayna ayna söyle/me bana...
bermuda şeytan üçgeni gibidir bazen üç sözcük hayatın öz’’üne eş
yiten giden kalamayan
günü hak etmiş
tebrikler
saygılar
üçrenk (Italia)
Saygıyla
Duygu ve hisleri ile yürür kadın...rehberi yüregidir.
Asaleti ve zarafeti bu yürüyüşte gizlidir
Erkek
Aklı ve mantığı ile yürür.
Kendisine sunulan fiziki güçten aldığı destek ile her şeyi yönetme eğilimine girer
Bu eğilim de yüzyıllardır kadınlara katlanılmaz acı çektirmistir
Kadınlar
Gelişen dünyada sosyal ve ekonomik özgürlüğüne kavuşunca; erkek yönetme yetisini kaybettigini düşünerek çok daha agresif tavırlara girer
Bu sebepten dolayı kadın ile erkeğin birlikte yürüyüşlerinde adımları örtüşmez
Ayrılık kaçınılmazdır
Tabi ki
Özgür bir yaşamda yürüyebilmek için güçlü ayakları olan kadınlar için
Saygıyla
üçrenk (Italia)
ve fakat
asi ve özgür ruhumuz da durdurulamaz..
Selamlar
Yalın, dupduru bir anlatım.
Yanı sıra gramerce de başarılı bir metin. Bunu şu yüzden diyorum: Bizde düzyazı ve şiir alanlarında yazıp çizenlerin ezici çoğunluğunda gramer bilinci yok. Ne noktalama imlerini doğru-dürüst kullanıyorlar, ne de eli-yüzü düzgün cümleler kurmayı becerebiliyorlar. Üçrenk, bu bakımlardan da başarılı bir çizgi tutturmuş. Dolayısıyla da, yeteneksiz ve vasat şair-yazarlardan belirgin biçimde ayrışıyor. Öyle sanıyorum, bu düzeyi yakalamasının kaynağında, az ve öz yazmasının/ yayımlamasının da yadsınmaz bir payı var. Çalakalem çiziktirmektense, yürek teri dökerek yazmaya çalışıyor besbelli.
Üçrenk'in emekleri karşısında saygı ve sevgi duruşuna geçiyorum.
üçrenk (Italia)
Sevgiler selamlar benden de..
Yaşananların ruhta bıraktığı izi 'oyun hamuru'yla özdeşleştirmek çok güzeldi.
Bu, hem ciddiye alınmamak hem de tüm şeklin başkası tarafından verlip yok sayılmak algısını gerçekten büyük bir başarıyla aktarmışsınız.
Akıcı, kolay okunan ve duru bir anlatıma sahip yazı diliniz, aktarımlarınızın okuyucuya çok kolay geçmesini sağlıyor. Duygularınızı da çok samimi bir şekilde paylaşmanız eklenince 'Günün Yazısı' taltifi hal eden güzel bir yazı çıkmış ortaya...
İçtenlikle kutlarım, daha nicelerine...
Sevgilerimle.
üçrenk (Italia)
Çok teşekkür ediyorum kıymetli yorumunuza ve samimi ve içten değerlendirmenize..
Sözlerinizle onur ve mutluluk duydum.
Derin Sevgi ve Saygılarımla..
Atatürk Cumhuriyetine Kadınlarımız maalesef çok az sarılmakta
Kadınlara bahşedilen hakların ellerinden alınmasına bir çok kadının normalmiş gibi
davranışlarına kahroluyorum
Kadınların hakları erkeklere hatta bazı kadınlara bırakılmayacak kadar elzemdir
Atatürk düşmanlığı yapan kadın kendini inkar etmektedir
Medeni insanca yaşanılabilen bir TÜRKİYE ve DÜNYA diliyorum
Açıkta kaldığında da kururdu o oyun hamurları. Korumak kollamak gerekirdi.
Ama insan bi oyun hamuru olmamalı asla..Ki bazen farkına varmadan hem o hamur oluyoruz hem de o hamuru elimize alıp şekil vermeye çabalayan kişi..
İnsanoğlu işte. Olduğu gibi kabul etmek hep çok zor geliyor.
Harika bir anlatımla günü hak etmiş bir eserdi güzel İtalia. Can ı gönülden kutluyorum.
Sevgilerimle..
üçrenk (Italia)
Sevgilerimle..
İçtenlik, daima ödülü hak eder. O kadar içten bir yazıydı ki; ödülünün kurdele ile sınırlı kalmamasını diliyorum.
Sevgilerimle kutluyorum rengarengim...
üçrenk (Italia)
zarif yorumun ve temennin için gönülden teşekkürlerimle..
Sevgiler çokça..
üçrenk (Italia)
kendimizi tüketmeden..
farkındalık gerek biraz da..
Saygılar benden de..