Kaç Tane Kur'an Varmış?
1-) Hafs Kur’anı.
2-) Warsh Kur’anı.
3-) Hisham Kur’anı.
4-) Qalun Kur’anı.
5-) Al-Duri Kur’anı.
26’ya kadar giden bir Kur’an çeşidi varmış.
Dr. Shehzad Saleem, doktoro tezi olarak bu konuyu araştırmış. Detaylarına internetten ulaşabilirsiniz.
Sürelerin yerleri değişik, kelime farklılıkları, anlam farklılıkları, çoğulluk tekillik durumları...Zaten 10 larca 100’lerce farklılık olmasına bile gerek yok, bir (1) tane farklılık olsa-ki var- tüm islami veya anadolu islam inanç sistemi çöker. Gizle gizle, kandır milleti kandır, gerçekleri sakla babam sakla, bahane üret babo bahane üstüne bahane üret ... nereye kadar...
Gerçekleri yine bahanelerle örtmeye kalkışacaklar. Lafız farklılığı, sesli harf farklılığı, hereke farklılığı, arapça’nın ağızları vb vb vb..
Şimdi biz köpürüyoruz veya köpürüyorduk, batıda biri Kur’an yaktığı zaman vay kafir, dinsiz, urun kellesini gibi...
Bu Kur’an yakma , yok etme meselesi zaten islamın kendi tarihinde varmış.
Sünni -Şia meselesinden daha büyük bu çelişkiler.. Vay ki vay...
Vay başımıza gelenler. Vay benim iyice kelleşen başımın içinde kaynayan kazan...
Hadi diyorum, zor zamanlar geçiren bir müslüman Allah’a küsebilir, arasıra dinden camiden uzaklaşabilir normaldir, fikir çilesidir, gerçeği bulma konusunda çelişkiler içinde gidip gelme psikolojisinde boğulan dimağın meselesidir,
de;
YA HU; bana camide, okulda, toplumda öğretilen islam ile akademik camiada yani şeyhlerin, profesörlerin, doçentlerin, ilahiyatçılarn dünyasında bambaşka gizlenen bir islamın olduğu çıkınca karşınıza gel de tövbe edip, yeniden iman tazele bakalım. Mümkünatı yok! Eğer ki gerçeğin peşindeysen mümkün değil..
Yalanların üzerine dürüst bir insan nasıl iman edebilir??
Sadece Kur’an meselesi olsa iyi, bir kulp bulur veya bulunan kulplara tutunur, islam da islam der savunuruz da?
Yahudi oyunu deriz başta, Hristiyanların fitnesi deriz, hani islamiler çoğaldıkça diğer dinlerin akarları, bağışları, maaşları kesiliyor ondan bunlar deriz de...hangi birini örtebilirsin ki bu devirde bu saatten sonra..
Boşuna fetva vermiyorlar, 6 yaşındaki kız çocuğuyla evlenilebilir diye?? Peygamberin evlendiği kadınların-kızların yaşlarını bir araştırın.
Vay başımıza gelenler, vay ki vay... daha neler öğreneceğiz kim bilir?
Geçenlerde de bayram vaazında imamın da biri dedi ya; keşke Kurtuluş savaşını kazanmasaydık diye...
Yakacaklar cumhuriyetin milletin başını vallah.
Bu saatten sonra hadi inan inanabilirsen...
Kandır kandırabilirsen aynalara karşı kendini?
DÜRÜST- EL EMİN- BİR İNSANSAN PAYDOS DEMEK DÜŞER SANA DA İSLAMA VE ARAPLAŞTIRILMAYA..
EK OLARAK BİR NOT DAHA PAYLAŞMAK FARZ ARTIK..
NUR SULTAN NAZARBAYEV’den..
İslâmla Araplaşarak Kaybolan Uygarlıklar!
’’Iraklılar Arap değil Sümerlerin, Akadların, Babillilerin, Asurların torunlarıdır..,Araplaştı
Mısırlılar Arap değil Antik Mısır medeniyetinin mirasçılarıdır, Araplaştılar,
Köklü bir kültürü olan Farslar Arap değildir…,Araplaştı,
Pakistanlılar Afganlar Arap değildir… Araplaştı,
Suriyeliler Arap değil Süryanidir…, Araplaştı
Kürtler Arap değildir…, Araplaştı,
Savaşçı Çeçenler Arap değildir…, Araplaştılar,
Tunus Arap değil Kartacalı Anibal’in torunlarıdır.., Araplaştılar.
Cezayirliler, Libyalılar, Faslılar Arap değildir Tuareg ya da Berberidir…, Araplaştılar.
Lübnanlılar Arap değil, tarihin gördüğü en iyi denizciler olan Fenikelilerin torunlarıdır..,
Araplaştılar.
Boşnaklar Arap değildir islamı kabul etmiş Sırplardır, Araplaştılar,
Osmanlılar Arap değildir… Araplaştılar.
Türkler Arap değildir... Atatürk özüne döndürdü ancak hızla Araplaşıyorlar.’’
Nursultan Nazarbayev
’’Bizde kadınlar kapatılmaz, okutulur. Çünkü biz Arap değil Türk’üz.’’
12.11.15
“İslâm’ı resmi din olarak kabul ediyor ve bundan gurur duyuyoruz fakat Müslümanlığımızı konu ederek bir yerlere gelemeyiz. Diğer Müslümandevletlere ve İslam’ı yaşama biçimlerine saygımız sonsuz fakat biz Arap değiliz. Biz göçebe ve Türkî bir halkız. Araplar gibi kızlarımızı dini, kültürel veya toplumsal baskılarla kapatıp bunu Müslüman devlet imajı olarak kullanamayız. Onları çarşaflara bürüyerek eve hapsetmek bizim yolumuz değil.
Tekrarlıyorum!Herkese saygımız sonsuz fakat giyim kuşam insanların kendi özelindedir.Biz Kazak’ız, halkımız göçebe hayatı süresince at üzerinde bugünlere kadar kadın erkek ayrımı yapmadan geldi. Kadınlarımız, erlerinin yanında veya ardında değil aksine önünde yürürdü. İslam öncesi dönemlerde kadınlarımız nasıl isterse öyle giyinirlerdi ve toplumu rahatsız etmek gibi bir amaçları hiç olmadı. O nedenle bu konu özelinde tarih boyunca hiçbir sorun yaşamadık. Bugün ise bir sorun olması bizim halkımız için mümkün değil.Müslüman ve Sünni bir halk olmamız insanların hayatlarına karışmamız için sebep değildir.”
Nursultan Nazarbayev
Kazakistan Cumhurbaşkanı
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.