- 965 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
KANATSIZ UÇAN MELEKLER../ Müzeyyen KESKİN
Evli çiftlerin en büyük mutluluğu bir yavrularının olması ile haneleri mutlulukla taçlanır. Dokuz ay on gün sonra evlatlarını ellerine alırlar. Tir tir titrerler üzerine. Uykuda bir şey olmasın boğulmasın ters yatmasın boynu kıvrılmasın aman acıkmasın aman hasta olmasın diye gece sabahlara kadar uyumadıkları gözleri kan çanağı olsa bile uykusuzluktan bedenleri bitse bile bitap düşseler bile. Şikayet etmezler. Yüzlerinde tatlı tebessümle anlatırlar.
Kimselere emanet edemezler. Gözlerinden sakınırlar hayaller kurarlar büyümesini keyifle şükran ve şükürle dua ile mutluluklarını anlatmaya çalışırlar. Büyüse de bir anne baba deseler diye gözlerinin içine bakarlar yüzlerindeki gülücükler cennet yansımasıdır. Ahh. İşte anne dedi bak baba dedi diye sevinçleri sonsuzdur.
Zaman gelir yavrular bir, iki, üç, beş derken okul zamanı gelir ne heyecanlar yaşarlar çocuğumuz Ana Okuluna gidiyor darısı ilk ve orta lise ve üniversiteye diyerek hayeller kurup dua ederler. Hatta gelinliklerini ve askerliklerini, damatlıklarını görme hatta torun görme arzusu ile yanarlar hayallerinde ne güzel hayaller bunlar. İnşallah deriz hep. Bunların bazıları bu güzellikleri bu ebeveylerin elinden; Çok acı ve çok çirkin çok ahlaksızca, canice insana yakışmayacak hallerle alırlar. Hayvan diyemiyorum hayvanlar çok masum. Nasıl zahmetlerle büyürler hayalleridir umutlarıdır.
Onların; cansularıdır, kelebekleridir, minik kuşlarıdır minik kuzusudur, meleğidir, balıdır, gülüdür, ömrünün varıdır, yaşam kaynağıdır. Yere göğe sığdıramazlar. Canları pahasına onları korur, kollar, sever, yedir, içirir bir gün olsun ufff bile demezler. Nasıl derlerdi ki göz bebeklerine sevginin aşkın meyvesine.
Ama hoyrat bir el çıkar koparır onları hayatlarından. Ne kendilerini savunacak güçleri vardır nede bunlardan bana zara gelir düşüncesi. Masumdur gülücükler saçarken etrafa kimi bir şekere kimi annen baban orda bekliyor deyip kandırılmaları kaçırılmaları. Tahrikat adı altında sakalları dizlerine inmiş sürüngenler o masun erkek çocuklarına yapmadıkları ahlaksızlıklar kalmaz. Anne babası yaşamadıkları için yuvaya vermek zorunda kaldıkları çocuklarını nasıl acımasızca azarlayıp, kızıp, bağırıp dövüyorlar. İnanmak çok zor böyle davranan insanlar az biraz empati yapabilseler az biraz vicdanları varsa o vicdanın sesini dinleseler belki vaz geçer insan gibi şefkatli kollarını açsalar ne olur yani. Onlara bakıyoruz diye evinize ekmek götürüyorsunuz onlar sayesinde karnınız doyuyor. Ekmeğinizin hatrına iyi davranın Allah aşkına iyi davranın gün gelir bir şekilde yolunuz onların yoluna çıkabilir. O kadar çocuk cinsel istismara uğruyor ki insanın içi inanın kan ağlıyor. Bunlar büyüdüklerinde nasıl bir ruh hali ile ortalarda dolaşacaklar utanç onların olmasa bile nasıl bir kişilik sergileyeceklerdir. Yazık günah bu sabilere; Allahdan korkun insanlardan utanın. Yeriniz dünyada acı çekerek katliniz ve öbür tarafta da cehennemin en derin kızgın ateşlerinde yanacaksınız.
Henüz gençliğinin baharında olan genç kızlarımız kim bilir ne hayalleri vardı kim bilir belki de sevdiğiyle sıcak sevgi dolu yuva kurmak için umutları vardı. Kadınlarımıza bu şiddet nedir neler oluyor bu insanlara. Her gün bir can gitmekte yüreklerimiz şehitlerimize ağlarken bir taraftan da bu yavrularımıza içimiz közleniyor.
O güzelim insanlarımıza ne oldu, saygı sevgi çerçevesinde Allah aşkıyla yapılan sohbetler komşuculuk hani nerede. Çocuğunu emanet eden hatta komşuyu komşuya mirasçı kılacak kadar önem veren dinimize, inançlarımıza.
Sanki ülkemin üstünde dolaşan bu kara bulutları bir saat evveli kaldırmak. Ne gerekiyorsa. Sanki bütün dünya bize karşı sanki hiç güzel şeyler yaşanmıyor. O kadar çok olumsuzluklar var ki nelerden koruyacağız çocuklarımızı, gençlerimizi. Televizyonlar derseniz bütün moralinizi bozmak için programlı nedir en korkunç şekilde diziler, vurdulu kırdılı en çok kötü olan pirim yapıyor ahlakı fıren tutmayan dizi ve filimleri içerikleri bizim örf ve adetlerimize annanelerimize hiç uymuyor ve bunlar çok masummuş gibi gençlerimize empoze ediliyor. Sonra saygısız gençlik yetişiyor çünkü o yaşlarda öyle olacak sanıyor. Atasına bir bardak su vermeye üşengençlik kalk kendin al diyecek kadar bozuluyor. Şöyle bir duygu, sevgi, saygı ruhum dinlensin şu diziyi veya filimi seyredeyim diyemiyorsunuz. Sürekli kötü olaylar sürekli yayın yayın ve sapıklara yol gösterir gibi hırsızlara yol gösterir gibi toplumu gençlerimizi korkutup şiddet meyilli yapmayın. Suçlular cezasını çekmeden salmayın.
Birde günümüzde hayvanlara yapılan işkenceler bu nasıl bir ruh halidir ki kediye köpeğe Yarabbi ağzı dili olmayan bu hayvanlara neden böyle bir şey yaparlar ki anlamış değilim saldırı ısırır da kendini savunursun. Bu insanları ve çocuklukları araştırılmalı nasıl bir travma geçirdi ki bu ruh halinde. Allah ıslah etsin etmezse kahretsin. İnternetler sosyal medya hep olumsuzluklarla dolu.
Artık şehitlerin gelmediği, çocukların öldürülüp istismar edilmediği, kadınların şiddet görmediği, hayvanlara işkence yapılmadığı bir ülke olsun artık. İçimizdeki ayrık otlarını ayıklamalı herkesi geldikleri yere göndermeli. Topluma uyamıyor olay çıkarıyor senin toplumunu bozuyorsa derhal ülkeyi terketmeliler. Yoksa Ülkede toplum ahlakı da elden gidiyor.
Çok güzel hasletleri olan bizler Müslüman Türkler. Yine eskisi gibi olalım. Saygı, sevgi, dostluk yarışsin ne olur. İlim ve bilim, üretimde sağlıkta eğitimde, iyilikte yarışalım dünyanın önüne geçelim. Buluşlarımızla. İnanıyorum bir gün bu da olacak. Yine düğünlerimiz yine asker uğurlamalarımız şenliklerin olacak.
Bağda bülbüllerin şakıdığı, öbek öbek sevgilerin yaşandığı mutlulukların yaşandığı bir ülke olmalı olmalı.
Ezanların dinmediği, Bayrağın inmediği, Şehitlerin Ölmediği ve VATAN’ın bölünmediği.
‘’ NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE’’ En şerefli ırkız biz asil TÜRKÜZ.. demeyi hep nasip olsun inşallah. Selam, Saygı, Sevgiyle.. Başka bir yazımızda buluşmak üzere. Hoşcakalınız.
ŞİMAL YILDIZI
Müzeyyen KESKİN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.