Kadına en büyük değeri Yüce Yaradanımız vermiştir.. Bundan fazlasını hak ettiğini, düşünenler, yanılırlar, Yaptıkları yalakalıktan başka bir şey değildir. Kadınlara en çok zulümü ona yalakalık edenler ve kadınlardır. Cennetin kokusunu dahi alamazlar. Yüce Yaradanımızın rızasına kazanmak için yapılan evlilikler huzurludur. Şeytanı memnun etmek için yapılan evlilikler zulümlere her daim gebedir.. Her kes hak ettiği yerdedir..
Tün insanlar Yüce Yaradanın emirlerine isyan ettikçe zulümlerden kurtulamazlar.. Herkesin başına bir koruma veremezsiniz.. İman herkesi, her daim korur.
Haddini bilen, İmanını sürekli diri tutan iki alem huzuru bulur. İNŞAALLAH
Kendini en değerli gören değersizdir. Başkalarına verdiğiniz değer sizin değerinizdir.
Kör Şeytanın ve nefsin arzurarını yerine getirmeyen, günleriniz hayırlar getirir, huzur getirir İNŞAALLAH.
İyilik düşünenler iyilik kötülük düşünenler kötülük bulur..

M.AKMETİN tarafından 3/13/2019 7:37:37 AM zamanında düzenlenmiştir.

YAZINIZA KATILIYORUM...TEK BİR ŞIKKI HARİÇ
KADINLARIMIZIN DÜŞMANI ERKEK LER DERKEN GENELLEME YAPMAMAK LAZIM. NİTEKİM KADIN VE ERKEK GEREK HAYATI PAYLAŞMADA GEREKSEDE SOYUN DEVAM ETMESİ İÇİN GEREKEN DEĞERLERDİR. YALNIZ BAZEN TAM TERSİ DE OLABİLİYOR KADIN KADININ DÜŞMANI OLABİLİYOR. BUNLARIN DIŞINDA KATILIYORUM. SELAMLAR

Kadını haddinden fazla yüceltmeye çalışmak da aşağılamak kadar anlamsızdır. Kadın insandır ve dolayısı ile en mühim değeri insan olmasından gelir.

Yeterince kutuplaşma sebebi varken toplumu bir de kadın-erkek diye kutuplaştırmaya çalışmanın anlamı yoktur. Bu durum her nedense benim aklıma etnik, dini ve ideolojik orjinli kamplaştırma çabalarını getiriyor.

Gerçekçi bakmak lazım. Erkeklerin iyiliğe ve kötülüğe meyletmiş bireyleri olduğu gibi kadınların da aynı şekilde bireyleri vardır. Toplumsal yaralar birilerini veya bir topluluğu suçlayıp karşı tarafı yücelterek tedavi edilemez. Kadına yönelik şiddetin temelinde bilinçaltı yönetimi öğretilmemiş, duygu kontrolünde zaafiyet gösteren (ilk etapta alınganlık ve devamında öfke) bireylerin negatif kişilik alışkanlıkları vardır. Bu duruma babaların katkısı kadar annelerin katkısı da bulunmaktadır. Kısaca kadına yönelik şiddetin dayanaklarından biri de kadındır diyebilirim.

Psikolojik ve fiziksel şiddetin azaltılabilmesi için öncelikle bireyler düşünce, duygu, söylem ve davranışlarını kontrol kaabiliyeti kazanmalı, devamında ise bu özelliği çocuklarına aktarmalıdırlar. Aksi halde bu tür fenimizmi besleyici söylemler var olan yangını daha da körükleyecektir.

Saygılarımla.

Demircioğlu tarafından 3/12/2019 10:20:25 PM zamanında düzenlenmiştir.

Baştan sona katılıyorum: fazlası var eksiği yok.
Benim de bir şey eklemem gerekirse eğer, dost şairim...

Ne yazık ki kadına aciz ve kişiliksiz tanımlaması getirilebiliyor şu bir gerçek ki kadın naif olduğu kadar-belki bedenen kabul gören-zihni ve ruhuyla her engeli aşacak kapasitede.

Özellikle eğitime verilmesi gereken önem ve kadını erkeği aynı kefeye koymak.

Bilim alanında olsun eğitim alanında olsun ve sportif faaliyetlerde: hangi saha olursa olsun kadının başarılı olması kaçınılmaz yeter ki fırsat verilsin ve...

Kadın asla bir meta değildir ya da karşı cinsin çok ayrı bir resim görüp yaklaşımı taciz doluysa.

Şahsiyetin ta kendisi kadındır ve emeğin de.

Ve...

Kimi zaman kadındır yine kadının düşmanı.

Önem arz eden: kendine saygısı olan herkesin karşısındakine yeteri kadar değer verip onun başarısı ile gurur duyması.

Yeter ki: herkes işine ve önüne baksın ve ayrımcılık yapmadan yapılan işe saygı duyulsun.

Çok doluyum lakin yazınız zaten her şeyi açıkça her şeyi ortaya koymuş.

Var olun dost şairim ve teşekkür ediyorum.

Sonsuz selamlarımla.