- 521 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
YABANCI DİLLERDEN DİLİMİZE GELEN TERİMLERİ TELAFFUZ ETME BİÇİMLERİ VE SORUNLARI
YABANCI DİLLERDEN DİLİMİZE GELEN TERİMLERİ TELAFFUZ ETME
BİÇİMLERİ VE SORUNLARI
Bayram YERLİKAYA
ÖZET
Teknolojinin hızlı bir şekilde gelişmesi; insan hayatını kolaylaştırıp, onlar arasındaki iletişimi ve
ilişkileri artırmıştır. Teknoloji, bir taraftan insan yaşamını kolaylaştırırken diğer taraftan da getirmiş
olduğu terimlerin, telaffuz biçimleri ve sorunlarıyla dile etki etmektedir. Dolayısıyla bu çalışmada, hızla
gelişen teknolojinin yabancı dillerden getirmiş olduğu terimlerin, telaffuz edilme biçimleri ve sorunları
üzerinde durulmuştur. Teknolojinin getirdiği terimlerin kategorileri oldukça geniştir. Ancak çalışmada,
telaffuz zorluğu fazla olan ve insanların daha çok etkileşim içinde olduğu terimler ele alınmıştır.
Dolayısıyla makale dört kategoride sınırlandırılmıştır. Bu kategoriler: ’’Bilgisayar Terimleri’’, ’’Cep
Telefonu Terimleri’’, ’’Elektronik Terimleri’’ ve ’’Otomobil Terimleri’’dir. Kategorize edilen ’’terim’’ ve
’’kelimeler’’ farklı yaş ve meslek grubundan insanlara okutturularak, onların telaffuz etme biçimleri ve
sorunlarının neler olduğu saptanılmaya çalışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Teknolojinin Gelişimi, Teknolojik Terimler, Telaffuz Etme Biçimleri, Teknoloji ve Dil
GİRİŞ
Dillerin gelişmesinde, yaygınlaşmasında hatta zenginleşmesinde kitle iletişim araçlarının, basın-yayın
organlarının payı giderek artmaktadır.(A. Yıldırım,2007,17). Bunun yanında teknolojik gelişmelerin de
hızla artması, yeni terim ve kavramların ortaya çıkması, dil ve teknoloji arasında bir etkileşimin
olduğunu gösterir.
Ekonomik açıdan gelişmiş; bilimde, teknolojide ileri gitmiş, kültür alt yapısı sağlam milletlerin dili her
türlü ortamda gelişmesini sürdürüp etki alanını genişletirken yeryüzünün diğer dilleri benliklerini ve
varlıklarını korumaya çalışıyor.(Yıldırım,2007,17). Teknolojinin girip yerleşmediği, etkilemediği bir toplum,
bir dil neredeyse yok gibidir. Teknoloji, girip yerleştiği toplumda bir taraftan getirdiği imkan ve ölçütlerle
insan yaşamını kolaylaştırırken diğer taraftan da dil ve kültüre etki ederek onların yapılarında değişiklikler
meydana getirir.
Temel bilimlerle elde edilen ve toplumsal süreçler içinde biriken bilgilerin uygulamalı bilimler
yoluyla toplumsal üretime uygulanması sürecini içeren teknoloji, üretim başta olmak üzere tüm
toplumsal süreçlerle yakından ilgilidir. Dolayısıyla teknoloji toplumsal bir olgu olarak ele alınmalıdır.(Ü.
Atabek, 2001,18). Toplumsal bir olgu olan teknolojinin, dil üzerindeki olumlu ve olumsuz etkileri ele
alınması gereken önemli bir durumdur.
Teknoloji ‘‘küresel’’ bir şeydir ve ‘‘Enternasyonal’’ bir yapıya sahiptir. ‘‘Küresel’’ ve ‘‘Küreselleşme’’
kavramı 1980’lerde sıkça kullanılmaya başlanmış ve 1990’lara gelindiğinde bilim adamlarının önemini
kabul ettiği bir kavram haline gelmiştir. Önceleri ülkelerin üretimleri ve dış ticaretiyle ekonomik boyutlu
bir kavram olarak ortaya çıkan küreselleşme daha sonraki yıllarda kitle iletişim araçlarının gelişmesiyle
farklı ulusların siyasal, sosyal ve kültürel yapılarını etkilemeye başlamıştır. (K. Teleshun,2009,359).
Küreselleşmenin ve teknolojinin etkilediği en önemli unsurlardan bir tanesi olan ‘‘dil’’ değişim ve
dönüşümlerden uzak kalmamıştır.
16. ve 17. Asırlarda Türkiye üzerinde Avrupa ve özellikle Fransanın etkisi güçlü olduğu için
Osmanlıcanın ‘yüksek tarzına’ Fransızca başta olmak üzere bazı Avrupa dillerine ait birçok terim Türkçeye
girmiştir. Bunlar bilim ve teknikteki ilerlemeleri ve Avrupa’da oluşan sosyal, siyasal ve kültürel durumu
yansıtmaktaydı.
(K. Teleshun,2009,360). Bugün ise teknolojinin hızla geliştiği ülkelerin dillerindeki terim ve kavramların,
yine teknoloji vasıtasıyla dilimize akın ettiğini görüyoruz. Dolayısıyla bu terim ve kavramları aşağıda ele
alıp inceleyeceğiz.
TEKNOLOJİNİN GETİRMİŞ OLDUĞU TERİMLER
1.) Bilgisayar Terimleri
2.) Cep Telefonu Terimleri
3.) Elektronik Terimleri
4.) Otomobil Terimleri
1. Bilgisayar Terimleri
Bilgisayarla ilgili kavramları karşılayan kelimelere bilgisayar terimleri denir. Aşağıda bilgisayar terimleri
içinde telaffuz edilme zorluğu fazla olan kelimeler tek tek ele alınmıştır.
Abend: Olağandışı sonlanma
Acceptor: Alıcı
Access category: Erişim sınıfı
Accessory: 1.) eklenti (don.); 2.) donatı (yaz.)
Accreditation: Onay belgesi
Acoustic: 1.) akustik, 2.) sesli
Accumulator: Birikeç
Action: 1.) etki; 2.) eylem; 3.) işlem
Activator: 1.) canlandırıcı, 2.) etkinleştirici
Activity ratio: İşleklik oranı
Adapter (Adaptör): Direkt olarak birbirlerine uyum sağlamayan iki konnektörün veya cihazın
bağlanmasını sağlayan bir aracı cihaz.
Adaptive fitler: Uyarlanır süzgeç
Additive: Toplanır, toplamsal
Adhesion: Yapışım
Advanced: İleri, gelişmiş
Allocation: Özgüleme, özgü kılma, tahsis etme
Alternative: Seçenek, alternatif
Alphabetic: Alfabetik, abecesel
Analytical: Çözümlemeli, analitik
Ancestor node: Ana düğüm
Analyst: Çözümleyici
Ancillary: Yardımcı
Animation (Animasyon):Ekranda görüntü hareketleri yaratmak için tatbik edilen bir işlem.
Animatic: Videoteyp’de ya da bilgisayar ekranında gösterilen bir video programının görüntüsel dış çizgisi.
Antistatic: Duruk akım önler.
Arc-back: Ters ark
Arcing: Kıvılcımlanma
Array: Dizilim
Articulation: 1.) eklemleme; 2.) fonetik seçiklik
Ascender: Harfin üst çıkıntısı
Aspirator: Emmeç
Assistance: yardımcı
Attenuator:Cılızlatıcı,zayıflatıcı
Audio:1.) işitsel, 2.) audio, ses
Automatic starter: Otomatik yol verici
Average power: Ortalama güç
Analyzer: Çözümleyici
Animatic: Videoteyp’de ya da bilgisayar ekranında gösterilen bir video programının görüntüsel dış çizgisi.
Back: Geri çekme
Backlog: (işlem) bekleyen, birikim
Backspace: Geri al. Sil
Backup center: Yedekleme merkezi
Backup copy: Yedek kopya
Bad sector: Bozuk kesim
Balanced code: Dengeli kod
Balanced network: Dengeli devre
Band printer: Kuşak yazıcı
Bandwidth: Bir kanalın ya da devrenin veri iletme oranı veya iletişim kapasitesi ölçüsü.
Banner: Büyük başlık
Bar code: Çubuk kod
Beat: Vuru
Biconic antenna: Çift konili anten
Byte: Sekiz data biti+bir parti bitten meydana gelen bir alfabetik veya özel karakterdir.
Bytes: Genelde 8’bit’ten oluşan dikey ve yatay olarak ekranda gösterilen pixel’lerin sayısının temsil eden
bir bit grubu.
Cabinet: Dolap
Cable: Kablo
Calibration: Ayar, kalibrasyon
Calculator: Hesap makinesi
Camcorder: Camera+recorder.
Camera: 3D Bilgisayar grafikleri gerçek dünyadaki kameraları taklit eder. Aynı gerçek kamera gibi, bir
objektif ve bir yansıtma yüzeyi (= fotograf filmi) söz konusudur.
Cancel: İptal. Bilgisayarımızda kullandığımız uygulamaları iptal etmek için kullanılan tuşa verilen isimdir.
Program kurulumlarında kurulumu kesmek için de kullanılır.
Capacitance: Sığallık
Canon:bir tür yazıcı çeşidi
Capacitor: Sığaç, kapasitör
Caps lock: Büyük harf kilidi
Capitalization: Baş harflerini büyük yazma
Center: Merkez, özek
Character: Damga, karakter
Data document: Veri belgesi
Deactivate: Etkinliğini kaldırmak
Deadlock: Kilitlenme
Deallocate: Serbest bırakma (bellek)
Deadline: Son gün
Echo: Yankı
Edition: Bası
Efficiency: Verim, verimlilik
Elasticity: Esneklik
Electric arc: Elektrik arkı
Electric drive: Elektrikli sürme düzeni
Electrical noise: Elektriksel gürültü
E-mail: Elektronik posta, e-posta
Emergency: İvegen durum
Emulation: Öykünüm, öykünüm
Encoder: Kodlayıcı.
Enclosure: Koruncak
Face angle: Yüz açısı
Facility: 1.) Olanak; kolaylık; 2.) tesis
Factor: 1.) Çarpan; 2.) etmen
Feature: 1.) Öznitelik (istat.); 2.) özellik (tel.)
Fiber optic: Optik lif
Fiction: Kurgu
Fierce virus: Kötücül virüs
Flicker: Kırpışma
Game lan: Bu günlerde popüler olan Java uygulamalarından bir derleme.
Gameport: Joystick’lerin ve bilgisayar oyunları için girdi cihazlarının bağlanabildiği özel bir arabirim.
Gauge stick: Ölçme çubuğu
Gıgabyte: Veri büyüklüğünün belirtilmesi için kullanılan temel birim "byte"tır.
Hacker: Anlamaktan zevk Bilgisayar sistemleri ve iletişim ağlarının yapısını derinlemesine duyan kişi.
Handover: El değiştirme
Hard disk: Sabit disk
Hopper: Besleme gözü (bilgisayar)
Host computer: Ana bilgisayar; hizmet bilgisayarı
Hotline: Şirketlerin, müşterilerine çeşitli konularda destek vermek amacıyla oluşturdukları telefon
hizmetine verilen isimdir.
Jack: Jak, priz
Jammer: Boğucu
Jamming: Bir işletim sistemini istenemeyen sinyallerle kasten bozma.
Jacket: Kılıf (kablo)
Joystick: Denetim kolu
Junction: Kavşak, eklem
Key click: Tuş tıklama
Keyboard: Tuş takımı, klavye
Keyword: Anahtar sözcük
Knowbot: Deneme safhasında bir rehber hizmeti.
Laptop: Dizüstü
Laser printer: Lazer yazıcı
Lifetime: Yaşam süresi, ömür
Light pen:Işıl kalem
Likelihood: Olabilirlik
Link: CD’den teybe kayıtta kalan boş sürenin değerlendirilmesine imkan veren özellik.
Live: 1.) gerilim altında, 2.) canlı
Machine: 1.) makina; 2.) bilgisayar
Mouse: Genellikle avuç içinde tutulan, hareketleri bilgisayar ekranındaki imlecin hareketlerini kontrol
eden, bilgi giriş aygıt
Nack: Olumsuz alındı damgası
Native: Yerel
Navıgatıon: Bilgisayar içinde veya network üzerinde bir verinin yolunu bulması anlamına gelir.
Network: Bilgisayar ağı. Birçok bilgisayarın çeşitli yöntemlerle birbirine bağlanarak bazı bilgileri
paylaşabilmelerini sağlar.
Office: Genellikle ofis işleri için kullanılan Microsoft uygulamalar paketidir.
Off-line: Çevrimdışı
Offset: 1.) göreli konum, kaydırma; 2.) ofset (baskı)
Quantization: Nicemleme
Quantum: 1.) nicem, 2.) kuvantum
Radiation: Işınım, ışıma
Radicand: Kökaltı
Scanner: Tarayıcı
Scale space: Ölçek uzayı
Scart: Uydu receiver’larını, televizyon setlerini ve diğer görsel ekipmanları bağlamak için kullanılan alet.
Screen:1.) ekran; 2.) siper
Scripting: Senaryo yazımı
Table: 1) çizelge, tablo, 2) masa
Tape: Bant, şerit
Translate: Çevirmek
Valency: Değerlilik
Variable: Değişken
Workspace: Çalışma alanı
2. Cep telefonu terimleri
Cep telefonu ile ilgili kavramları karşılayan kelimelere cep telefonu terimleri denir. Burada cep
telefonunda sıkça karşılaştığımız terimlerin telaffuzu üzerinde durulmuştur.
Airtime: Abonenin cep telefonunu ile iletişim kurarken harcadığı zaman.
Autofocus: Kameranın nesneye otomatik olarak odaklanmasını sağlayan bir özelliktir.
Battery: Kablosuz telefonların güç kaynağı. Kablosuz telefonlar ve iletişim cihazlarında, nikel kadmiyum,
nikel metal hidrid ve lityum iyon gibi, yeniden şarj edilebilir bataryalar kullanılır.
BlackBerry: Bağlantısı, posta sunucunuz tarafından alınan e-postaları otomatik olarak telefonunuza
gönderir. , seyahat eden meslek sahiplerinin yolculuk sırasında ihtiyaçları olan bilgilere erişmelerine ve
iletişim kurmalarına olanak veren bir kablosuz bağlantı çözümüdür.
Blog: Kişisel web günlüğünüzü oluşturabileceğiniz bir alandır.
Bluetooth: 2.4 GHz’lik frekans bandını kullanan radyo frekansları üzerinden veri aktarımı sağlayan
evrensel kablosuz veri iletim sistemidir.
Bookmark:Web yada wap sayfalarında sık ziyaret ettiğiniz yerleri özel bir listeye ekleyip daha sonra hızlı
erişmenizi sağlamak.
Built-in-Flash: Kameranızı her türlü ışık ortamında en uygun biçimde kullanmanızı sağlar. Kameranıza
entegre olarak dahil edilmiş flaş ile karanlık, ışığın yetersiz olduğu ya da ışığın uygun açılardan gelmediği
mekanlarda fotoğraflarınızı aydınlık, anlaşılır ve net çekebilirsiniz.
Call Barring: Telefonun tüm yapılan aramalara veya belirli aramalara kapatıp açılabilmesi.
Call center:Çağrı merkezi.Müşterilerden gelen çağrılarla birlikte diğer çağrıların da bilgisayar otomasyonu
yardımıyla yönetildiği merkez.
Call Timer: Cep telefonlarında bütün aramaların süresinin kaydedilmesi.
Codec: Sıkıştırılmış çoklu ortam dosyalarını aynen sıkıştırılmış olduğu algoritmada açılımı için gereken
küçük kodlar barındıran sistem dosyaları.
Dual-Band: Dual-Band mobil telefonunuzun iki farklı GSM frekansında çogu zaman Avrupa’da yaygın
olarak desteklenen GSM 900, GSM 1800 bantlarında- kullanılmasını sağlayan bir özelliktir.
Flash bellek: Bir güç kaynağına gereksinim duymadan veri depolayabilen ve silinip tekrar yazılabilen
hafıza türüdür.
Firmware: Bir cep telefonunun kendi içerisinde doğru çalışmasını sağlayan, tekrar yazılabilir olan ufak
kodlardan oluşan yönetim sistemidir.
GSM (Global System for Mobile Communications): Mobil İletişim için Küresel Sistem. Avrupa’da
kullanılan 2G mobil iletişimin en bilinen adı.
Handover: Bir hücresel ağ içinde bir hücreden diğer hücreye geçiş. Telefon kullanımdayken bir hücreden
diğerine geçiş sırasında bağlantı yeni hücreye devredilir.
Hot swap: Telefonu kapatmak zorunda kalmadan hafıza kartını çıkarabilmemizi sağlayan teknolojidir.
Infrared: Kızılötesi ışık üzerinden çalışan kablosuz bir ağ konseptidir. Cep telefonları, PDA’ler ve dizüstü
sistemlerde cihazların birbirleriyle iletişimini sağlar.
Intranet: Kullanıcıları birbirine bağlamak için Internet’le aynı teknolojiyi kullanan dahili bir ağ, ortak bir
arayüz sağlamak için daha çok browser’lar kullanılır.
Link: Internet’te, bir kelime, resim veya bilgiden bir başkasına yapılan bağlantı.
Lityum polimer batarya: Lityum iyon bataryalarla aynı prensiplere sahip olmasına rağmen bir parça daha
gelişmiş yapıya sahiptir.
Macro çekim modu: Yakın plan çekimlerin net çıkması için kullanılan bir fotoğraf modudur.
Memorystick Micro: Bellek çubuğudur. Sayısal fotoğraf makinelerinde kullanılan bellek kartıdır.
Multimedia: Metin, ses ve video’nun birleşimi için kullanılır.
Noise: ürültü. İşaretin ve verinin kalitesini düşüren, istenmeyen elektriksel veya elektromanyetik enerji.
Sayısal veya analog sistemlerde oluşur, her tip dosya ve iletişimi etkiler.
Pixel: Bir bilgisayar ekranında veya görüntüsünde programlanabilen temel renk birimi. Fiziksel değil
mantıksal bir birimdir. Bir pikselin boyutu, ekranın ayarladığınız çözünürlüğüne bağlıdır.
Roaming: Mobil telefon operatörlerinin kullanıcılarına, anlaşmalı oldukları diğer operatörlerin kapsama
alanlarında hizmet vermesi.
Router: Birden fazla ağı birbirine bağlayan cihaz; ağlar arasında paketleri akıllı bir şekilde yönlendirir.
Shuffle: Bir çalma listesindeki parçaları karışık olarak çalma özelliğidir.
Wı-Fı: Kablosuz bağlantı sağlayan bir standartlardan birisidir. WI-FI ile hotspot (kablosuz bağlantı noktası)
bulunan yerlerde kolayca internete bağlanabilir; WI-FI destekli diğer cihazlar arasında dosya alışverişi
sağlayabiliriz.
3. Elektronik Terimler
Elektronik ile alakalı kavramları karşılayan kelimelere elektronik terimleri denir. Burada
elektronik terimlerinin en sık kullanılanları ve onların telaffuzları üzerinde durulmuştur.
Aberration: Sapınç
Accelerometer:İvmeölçer
Acceptor: Alıcı
Acoustic: 1.) Akustik, 2.) Sesli
Balance relay: Denge rölesi (bağlağı)
Bandwidth: Bant genişliği
Cable: Kablo
Calibration: Ayar, kalibrasyon
Calculus: Analiz (matematik)
Dark current: Karanlık akımı
Deceleration: Yavaşlama
Deadlock: Kilitlenme
Debugger: Hata ayıklayıcı
Elektromanyetizma: Elektrik akımı ile elde edilen manyetik alana genel olarak elektromanyetizma denir.
Empedans: Alternatif gerilim devrelerinde kaynağa bağlı olan elemanın akıma gösterdiği dirençtir.
Endüktans: Bobinin birimi Henry olan elektriksel değeri.
Frekans: Alternatif akımın veya gerilimin bir saniyedeki devir sayısının Hz (hertz) birimi ile ifade edilmesi.
İnverter: Doğru gerilimi alternatif gerilime dönüştüren araçlar.
İzolatör: Elektrik devre parçalarını birbirinden ayırıp akımın geçişini engelleyen malzeme.
Joule: Bir iletken üzerinden geçen elektrik akımı ile onun yarattığı ısı arasındaki ilişkiyi veren fiziksel bir
kanundur.
Kojenerasyon: Tek bir sistemde bileşik olarak hem ısı hem de elektrik gücü üretim sistemi.
Lineer Sistem: Çıkış sinyalinin direk olarak giriş sinyaline bağlı olan sistem.
Oscilloscope: Elektrik ve elektronik devrelerinde akım ve gerilimin değeri, frekans ve faz farkı ölçümlerini
dijital veya analog ekranda grafiksel olarak gösteren aletlerdir.
Piezoelektrik: Yapısındaki atomların düzenli olarak dizilmemiş olan moleküller mekanik bir basınç altında
kaldığında elektrik akımı oluşur, veya tam tersi olarak elektrik akımı verilen bu maddelerin hacminde
değişiklik olur. Buna piezoelektrik denir.
Regulator: Elektrik gerilimini sabit tutan cihazlardır.
Regulation: Elektrik gerilimini sabit tutan cihazlardır.
Transformatör: Alternatif elektrik gerilimini veya akımını belirli oranda dönüştüren veya yükselten
elektrik makinası.
4. Otomobil Terimleri
Otomobil ile alakalı kavramları karşılayan kelimelere otomobil terimleri denir. Burada otomobil
terimlerinin sık kullanılanları ve onlaraın telaffuzları üzerinde durulmuştur.
Acon: Klima açık.
Actuator: ECU’ne çeşitli bilgiler gönderen sensörlerdir.
Aırbag: Hava yastığı çarpışmalara karşı yolcuyu koruma derecesi son derece yüksek olan bir ek koruma
sistemidir.
Amortisör: Ani yaylanmaları ve yay salınımlarının devam etmesini önleyen parçalardır.
Bi-litronic: Xenon farlar icin Bosch’un kisaltmasidir.
Debriyaj: Motor ve manuel şanzıman arasında gücün iletilmesini sağlayan ayrılabilir bir bağlantıdır.
Distribütör: Yüksek voltajlı akımı, motorun ateşleme sırasına göre bujilere dağıtan bir elektrik sistemi
cihazıdır.
Elastisite: Araçların ara hızlanması, performanslarındaki esneklik.
Evoparatör: Bir boru ağı üzerinden akan havadan ısıyı alan bir klima elemanıdır.
Jikle: Genellikle soğuk havalarda, motorun ilk çalışmasında kullanılan bir sistemdir.
Kompresör: Turbo sistemlerine bazı üreticiler tarafından verilen ad.
Liftback: Arkasındaki belli belirsiz bagaj çıkıntısına doğru eğilen arka cama sahip olan ve bagaj kapağı arka
cam ile birlikte yukarı açılan otomobil tipi.
Navigasyon: Uydu bağlantılı dijital yol haritası ve göstergesi.
Patinaj: Tekerlekler yolu iyi tutamadığı zaman, özellikle kaygan ve buzlu yollarda oluşan kayma.
Pnömatik: Basınçlı gazla çalışan sistemlere verilen genel ad.
Rezistör: Bujinin orta elektrotu üzerinde bulunan, yüksek ateşleme voltajının radyo üzerinde meydana
getirdiği parazitleri önleyen bir parçadır.
Selespeed: Manuel şanzımanı elektro-hidrolik bir düzen ile yarı otomatiğe çeviren ve direksiyon
üstünden kumanda da sağlayan sistem.
Selenoid: Marş motorunu çalıştıran bir elektrik anahtarıdır.
Tiptronik: Hem düz hem de otomatik özelliğinde kullanılabilecek olan 3. Bir vites türü
Transistör: Araçlarda bir çeşit elektrik anahtarı görevi gören elektronik bir parçadır.
Türbulans: Yanma işleminde, hava-yakıt karışımının silindir içinde yapmış olduğu hızlı dönüş hareketine
türbulans denir.
Tubeless: İç lastiği olmayan dış lastiklere tubeless lastik denir.
Xenon: Yüksek basınçlı ksenon gazıyla ve küçük lensler ile çok güçlü ışık veren far teknolojisi.
İntercooler: Turbo motorlarda havanın soğutulması için kullanılan ek soğutucudur.
SONUÇ
Sonuç olarak yukarıdaki terimler belirli yaş aralığındaki ve farklı meslek gruplarındaki insanlara
okutturulmuştur. Bu okumadan insanların telaffuz etme biçimleri ve sorunları aşağıda maddeler halinde
verilmiştir.
• Yabancı dilden gelen terimlerin, yanlış telaffuz edilmesindeki amillerden bir tanesi, o dilin kural
ve kaidelerin bilinmemesidir. Dolayısıyla bu terimleri okuyanlar ve telaffuz edenler, o dilin kuralını
bilmediği için bunları Türkçe okunuşa göre telaffuz etmektedirler.
• Yabancı kökenli terimlerin geldiği dilin kural ve kaidelerini bilenler ise yukarıdaki terimleri doğru
ve düzgün bir şekilde telaffuz edebilmektedir.
• Orta yaş (45-50) grubundaki insanların bu terimleri yazıldığı gibi okuma eğiliminde oldukları
görülmüştür. Bunun sebebi; insanların Türkçe’ye benzeterek okuma alışkanlığıdır ve Türkçe dışında başka
bir dille hemhal olmamış insanlar, gördükleri her yazıyı, her kelimeyi Türkçe gibi okuma eğiliminde
olmalarıdır.
• Yukarıdaki terimlerin kökeni, yabancı diller olduğu için Türkçenin kural ve kaidelerinden farklıdır. Bu
terimlerde iki sessiz yan yana gelebilmektedir. Dolayısıyla Türkçe kelimelerde genelde iki sessiz harf
arasına bir sesli harf girer. Bu terimleri okuttuğumuz bireylerde, gözlemlediğimiz özelliklerden birisi de iki
sessiz arasına bir sesli harf getirerek okuma yapıldığı görülmüştür.
Örneğin, ‘‘flicker’’ kelimesinin ‘‘filicker’’ olarak telaffuz edildiği gözlemlenmiştir.
• Bazı terimlerin, genç bireyler tarafından kulaktan duyulduğu gibi telaffuz edildiği gözlemlenmiştir.
Bu terimlere kulak aşinalığı olan birisinin, onu görür görmez doğru telaffuz ettiği görülmüştür.
• Yukarıdaki terimler, teknoloji terimleridir. Dolayısıyla teknolojiyi yakından takip edenler ve işi,
mesleği gereği teknolojiyle sürekli uğraşanlar bu terimleri doğru ve düzgün olarak telaffuz
edebilmektedirler. Teknolojiden uzak olanlar ise bu terimleri okumada ve doğru telaffuz etmede
zorlanmışlardır.
• Bu terimleri, telaffuz etmedeki bir diğer sorun ve sebep ise genel olarak insanların gördükleri
kelimeleri Türkçenin hançeresine uydurarak okumaya çalışmalarıdır.
KAYNAKLAR
GÖKBERK, Macit (1997), Değişen Dünya Değişen Dil, Yapı Kredi Yay. İstanbul
YILDIRIM, Asım (2007), Duru Türkçe, Yakamoz Yay. İstanbul
EVREN, Kerim (2005), Güncel Örneklerle Medyada Dil Yanlışları, Alfa Yay. İstanbul
GERAY, Haluk (2003), İletişim ve Teknoloji, Ütopya Yay. Ankara
KONGAR, Emre (2003), Yozlaşan Medya ve Yozlaşan Türkçe, Remzi Kitabevi. İstanbul
ATABEK, Ümit (2001), İletişim ve Teknoloji, Seçkin Yay. Ankara
ZÜLFİKAR, Hamza (1991,) Terim Sorunları ve Terim Yapma Yolları, TDK. Yay. Ankara
ÖZTÜRK, Serdar (2010), Osmanlıda İletişimin Diyalektiği, Phoenix Yay. Ankara
1. Uluslarası Kitle İletişim Araçlarında Türkçenin Kullanımı Bilgi Şöleni Bildirileri, (2009), Kırıkkale
üniversitesi Yay. Kırıkkale
www.tekniksozlukler.com/
www.tekniksozlukler.com/Sozluk/BilgisayarTerimleri
www.tekniksozlukler.com/Sozluk/CepTelefonuTerimleri
www.tekniksozlukler.com/Sozluk/ElektronikTerimler
www.tekniksozlukler.com/Sozluk/OtomobilTerimleri
webisyo.com/en-cok-kullanilan-teknolojik-terimler/
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.