- 469 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Tembellik mi Tatil mi ?
Tembellik mi Tatil mi ?
Görür gibiyim, tatile başlamış öğrencilerimi. Aslında hafta sonu tatilleri bundan pek farklı olmasa da daha uzundur.
Bizimkilerin tatil istemelerinin temelinde aslında yorgunluk yoktur. Daha ilk günlerde bile tatilin özlemini çekerler. İlk saatteki derse yetişilmemeleri, boş bir ders olduğunda sevinç çığlıkları, fazladan bir tatil olsa da gitsek hayalleri hep bunun birer göstergesi aslında. Halbuki haftanın beş yarım günü okul var.
İşin en önemli yanı da, bu çocukların yorgunlukları. Anadan doğma yorgun olan bu evlatlarımız bir bardak suyun bile birileri tarafından getirilmesini isteyecek kadar çaresizdirler.
Bedenen çalışanların yorgunluklarını anlamak mümkündür. Ve bunların yorgunluklarının giderilmesinin yolu da yine bedenen dinlenmektir.
Peki bizim gençler bu kadar tembellik içinde bedenen yorulurlar mı? Zihnen yorgunluk elbette vardır ama bedenen yorgunluk, hele bu yaşta adı bile edilmemeli. Zihin yorgunluğunun çaresi nedir peki? Elbette zihni başka işlerle ve özellikle de tekrar yormayacak şeylerle meşgul etmektir. Kitap okumak, sohbet dinlemek, bir müzik aleti çalmak gibi… bilgisayarda saatlerce oyun oynamak, gereksiz yere yine saatlerce internette gezinmek, yine saatlerce telefon sohbetleri asla ve asla zihnin yorgunluğunu geçirmeyecek, hatta artıracaktır. Bu yüzdendir ki çok geç saatlere kadar böyle şeylerle meşgul olan çocuğumuz ne kadar geç kalkarsa kalksın dinlenememektedir, yorgundur. Bu yorgunlukla güne başlayan genç günün sonunda yine çok hoşlandığı, büyük bir bağımlılık haline getirdiği meşgalelerine dönecek, zihnini kaldığı yerden yormaya, yıpratmaya devam edecektir.
Benden yorgunluksa onlara hafta sonları yeter. Zihnen yorgunluğun çaresi elbette bu değildir, kendimizi kandırmayalım.
Şu nefs denilen belayı iyi tanımak ve tanıtmak gerekiyor. Bizi bu kötü hallere düşürenin nefs olduğunu da iyi bilmeliyiz. Tembelliği de isteyen aslında o. Eğer onun istediğini verirseniz yine isteyecektir. Ve sonunda ya da çocuğunuzu işe yaramaz biri hale getiriverir.
Tatil sonraları bu olumsuzluğu yaşarız hepimiz. Hani pazartesi sendromu dedikleri de budur aslında. Sizden iki gün tembellik tavizi kopartan nefsinizin çalışmayı kabullenmesi biraz zaman alır. Bir de on beş gün tatili siz düşünün. Çocukları dersi ısındırma gerçekten birkaç haftamızı alıyor.
Şimdi gerçekten şu soruyu kendimi, size, az buçuk düşünmeye bilen insanlara soruyorum: böyle bir tatil gerekli mi?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.