- 1149 Okunma
- 3 Yorum
- 2 Beğeni
BİRKAÇ KIRILIŞ USTASI
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Birkaç iyi insan ve birkaç yol tamircisi… Dünyanın bütün hazinesi bu işte… Bütün gülümseyebilme ihtimali bu… Kullanılmayan kalplerle dolu korkunç bir kalabalık; yürüyen, tıkınan, ihanet eden, savaşan ve üreyen kocaman bir koronun içindeyim. Ve soruyorum “ben” adındaki o küçük noktaya yerleşen kendime: Hissizlik bozkırında boy veren bu erdemsizlik pornosunun neresindeyim?
Neresindeyim, bilmiyorum. Samimiyetsizlikten çürümüş bir toplumda yaşıyorum. Gittikçe yitiriyorum aydınlık alışkanlığımı. Küçük siyah kuyularla kuşatılmış bir bölge oluşuyor görüş alanında. Orası, hafızanın düşüşüdür. Öyleyse çığlıklardan yapılmış bir duvardır insan; o duvarda varoluşu unutmuş bir resimdir. Resmin içinde kum… Kum ki bir anlamın üstünü örterek anlam olmaya çalışıyor.
Birkaç sevgi nöbetçisi, karşı kıyıya düşünce taşıyan cesur kayıkçılar ve iştahla bekleyen o büyük çıkmazı erteleyen birkaç kırılış ustası… Onlar, yeryüzünün yarasına ilaç süren gizli çalgıcılar. İyileşme ihtimali. O ihtimale doğru; siste yürüyorum, körlük sözleşmesini reddederek. Eskimeyen terlikleriyle arkamdan geliyor yalnızlık çağı.
YORUMLAR
Dramatik Buluntular
bir ağaç, bir çiçek, bir kuş kötü olabilir mi?
dünya güzel bir yerdir veya değildir
ama bu dünyadayız ve yaşama ağrısıyla bir başınayız
o yüzden, madem ki yaşıyoruz
iyi şeyle rolsun isteyelim...
Sevgiler...
Arasat meydanı tarafından 12/9/2019 7:47:56 AM zamanında düzenlenmiştir.
Dramatik Buluntular
Sevgilerimle...
Merhaba yoldaş...ilk önce kendimden yola çıkarak, sonra da genel anlamda söylüyorum: günden güne hissizleşip, yalnızlaşıyor insan oysa özünde aykırıdır bu dünyaya ve fazlasıyla uyumsuzdur...bunu kabulleniş izler...bıkkınlık ve yılgınlık...'denedim, olmuyor! yetemiyorum hiçbirinize!' bu ve buna benzer bir sürü düşünceyle beynini kemirip durmayı; dünyanın bozuk düzenini veya yolunda gitmeyen terslikleri değiştirmeye yeğ tutar...daha kolaydır bu...sistem onu çürütmüştür artık...kanserli hücreleri aktifleşip, dizginlerini ele geçirmiştir... ilk zamanlar bir nefesiyle dünyayı tutuşturacak güçteki sesini, zamanla kısmış ve yutup boğmuştur içinde...şimdi dağların zirvesinde sönmüş bir volkan gibi zararsızdır...bir sonraki çalkalanmaya ve bölünüp parçalanmaya dek...o gün de gelececek elbet...bir günde bütün yuttuklarını bu dünyanın sahte yüzüne tükürecek...
Bu aralar pek fırsat bulamıyordum şiirlere, yazılara...cepten de artık iyi göremiyorum...teknoloji çağı da körleşmeye zemin hazırlıyor...ama beyin boş durmuyor, ufaktan ufaktan bir şeyleri öğütüyor bir yandan...midenin hakkından gelemediğini sindirmeye çalışıyor sanki...devinip duruyoruz böyle işte...böyle böyle azalıyoruz...hemen bitişiğimdeki şu kilisenin çanı gibi yirmi dört saat çınlayıp duran bazı sesler olacak hep yanı başımda...o bilindik ve tanıdık kör noktanın dikiz aynasından biz yine zafer işaretini çakacağız güzel yürekli dostlara...
evet bu da suç sayılacaksa duyurulur herkese burdan: aykırıyız biz...aykırı ve uyumsuz...
sevgi ve selamlar gönderiyorum yoldaş...
Dramatik Buluntular
İşin doğrusu, ben de uzağım biraz. Unutulmamak için arada uğruyorum. Son bir yıl zaten yazdığım roman zamanımı aldı ve yayınevlerine gönderdim. Hem kuş gibi rahatladım hem de bir boşluk içine girdim. Tuhaf bir duygu.
Yazmak, arınmanın en mükemmel yolu. Yazalım ve o büyülü vadide buluşalım. Dünyanın ölmesine engel olamayız belki ama tarafımız belli olsun hiç olmazsa...
Sevgiler yolluyorum kalbine yoldaşım...
Gule
sevgilerimle...