- 685 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mustafa ÇELİK ve Kayseri İl Kültür ve Turizm Müdürü Sayın İsmet TAYMUŞ ile röportaj.
Bir Marka Şehridir-Kayseri
*
Bu Hafta: Plaka numarası “38” olan, İç Anadolu Bölgesi’nin orta Kızılırmak bölümünde yer alan ve içinden tarihi İpek Yolu’nun da gaçtiği, Türkiye’mizin önemli volkanik dağlarından olan Erciyes Dağının eteklerinde kurulu “marka” şehri-Kayseri İlimizi konu aldık.
*
Dünya’nın en eski şehirlerinden birisi ve klasik çağlarda Kapadokya adı verilen bölgede yer alan Kayseri: Ülkemizin en büyük yüzölçümüne sahip ilk sekizinci sırada ve sosyo ekonomik gelişmişliklerinin takip edildiği indekse göre, ikinci derece en gelişmiş iller arasında yer almaktadır. Kayseri, aynı zamanda geniş yollarıyla, yaz-kış turizmiyle ve özellikle tasdiklenmiş pek çok ünlü markaları ile dikkat çekmektedir.
*
Bu ilimizin çok değerli olan iki ismi: Büyükşehir Belediye Başkanı ve İl kültür ve Turizim Müdürü ile ayrı ayrı gerçekleştirdiğimiz röportajlar sayesinde Kayseri’mizin geleceği adına olup biten yeni gelişmeleriyle beraber, özelliklerini de öğrenmiş olacağız.
*
-Sayın Başkanım sizi basından ve yaptığınız güzel projelerinizden tanıyoruz. Bu kez de Önce Vatan Gazetesi okurları için kendinizi tanıtır mısınız?
Teşekkür ediyorum Sn. Hande Hanım. Ben 1961 Kayseri doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimin ardından 1984 yılında Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi, Elektronik Mühendisliği bölümünü bitirdim. İş hayatıma özel sektörde faaliyet gösteren bir fabrikada Teknik Müdür olarak başladım. Askerlik dönüşü kardeşim ile birlikte kendi işlerimizi kurduk. Bilişim Sektörü, Endüstriyel Gazlar ve Madencilik Sektörü, Turizm Sektörü, e-ticaret ve enerji sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin kurucu ortağıyım. İşlerimizin yanı sıra topluma faydalı olabilmek için vakıf, dernek gibi sivil toplum kuruluşlarında da görev yaptım. Muradiye Vakfı, Kayseri Ticaret Odası ve MÜSİAD gibi kuruluşların yönetimlerinde yer aldım. Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kurul delegesi, Abdullah Gül Üniversitesini desteklemek amacıyla kurulmuş olan Abdullah Gül Üniversitesini Destekleme Vakfının Mütevelli Heyet Üyesiyim. Özel işlerimiz ve toplum yararına olan işlerin yanında siyasetle de yakından ilgilendim. Ülkemizi 13 yıldır başarıyla yöneten AK Parti’nin kuruluşunda aktif görev üstlendim. 2001-2004 yılları arasında Kocasinan’da kurucu İlçe Başkanlığı yaptım. 2005-2009 yıllarında teşkilatlanmadan sorumlu İl Başkan Yardımcılığı ve sonrasında da bir süre Disiplin Kurulu Başkanlığı görevlerinde bulundum. Kocasinan ve Büyükşehir Belediyelerinde meclis üyeliği yaptım. Büyükşehir Belediyesi Meclisinde Ulaşım Komisyonu ve Denetim Komisyonu başkanlıklarını yürüttüm. 30 Mart 2014 tarihinde yapılan yerel seçimlerde Kocasinan Belediye Başkanlığına, 15 Şubat 2015 tarihinde ise Büyükşehir Belediye Meclisi’nde yapılan seçimler sonucunda Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçildim. Evliyim ve Allah herkesin evladını ailesine bağışlasın, dört çocuk babasıyım.
-Peki, Kayseri’yi de bizlere tanıtın dersek neler söylersiniz?
Kayseri pek çok özelliklere sahip bir şehir. Yetiştirdiği insanı, müteşebbisi, hayırseveri, belediyeleri, kurumları, uyumu, Erciyes’i ve daha pek çok unsuru ile kısacası her yönüyle marka olan bir kent. Şehrimiz en başta insan unsuru sayesinde farklı özellikleriyle ön plana çıkmayı başarmış bir şehir. Üç organize sanayisi, serbest bölgesi ve 3 milyar dolara yaklaşan dış ticaret hacmi ile ülkemizin önemli bir sanayi kentiyiz. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir tarih şehriyiz. Tarihi mirasını koruyan ve tarihi değerlerine fonksiyonlar yükleyen bir kültür şehriyiz. Belediyemizin yatırımlarıyla Erciyes’in lokomotifliğinde bir turizm şehri olma yolundayız. Üniversite ve kamu hastanelerinin yanı sıra gelişmiş özel hastaneleri ve yeni yapılan Şehir Hastanesi ile sadece Kayseri’ye değil Orta Anadolu’ya hizmet veren bir sağlık şehriyiz. Nerede olurlarsa olsunlar yaşadıkları şehre sahip çıkan insanlarımızla hayırseverler şehriyiz. Hayırseverlerin de desteğiyle kurulan üniversitelerimizle eğitim şehriyiz. Büyükşehir Belediyemizin yaptığı ülkemizin en modern tesisleriyle bir spor şehriyiz. Ve tabii ki ticaret şehriyiz. Hatta saymış olduğum tüm bu özelliklerin kökeninde Kayseri’nin ticaret şehri olması yatıyor. Çünkü, bir şehre, bir ülkeye yatırım yapabilmek için iki unsura ihtiyaç var. Birincisi birikim, ikincisi de müteşebbis ruh. Şükürler olsun ki müteşebbis ruh bizde var. Kayserililerin müteşebbisliği genlerinden geliyor. Kayseri, 6 bin yıla dayanan ticaret kültürüyle oluşturduğu birikim ve bu birikimi kullanan müteşebbis insan gücüyle gelişerek ve büyüyerek bugünlere gelmeyi başardı. Kaynakların olduğu bir şehirde müteşebbis yoksa o kaynaklar heba olur. Kayseri’nin bu anlamda şanslı bir şehir olduğunu düşünüyorum. Hatta Kayseri’nin ülkemiz için de şans olduğunu söyleyebilirim. Çünkü Kayseri girişimcinin yetişmesi için bereketli topraklara ve 6 bin yıllık ticari genlere sahip bir şehir. Bu anlamda Kayseri için girişimciliğin başkenti diyebiliriz. Bu genler sayesinde yetiştirdiğimiz girişimciler ülkemizin dört bir yanında bu ülkenin çok daha fazla gelişmesi için gayret gösteriyor.
-Kayseri, hakikaten ülke ekonomisine önemli katkılarda bulunuyor. Peki Büyükşehir Belediyesi’nin şehir ekonomisindeki yeri nedir?
Kayseri’nin sadece kişileri değil kurumları da müteşebbis. Bunların başında da Kayseri Büyükşehir Belediyesi geliyor. Vermiş olduğu hizmet ve yapmış olduğu yatırımlarla Türkiye’de belediyeciliğin markası olan Kayseri Büyükşehir Belediyesi, klasik belediyecilik hizmetlerinin dışında üretimin artmasına yönelik de önemli çalışmalara imza atıyor. Son 3,5 yılda her biri 1 milyon TL’yi aşan 1000’e yakın ihale yaptık. Bu ihalelerin toplam bedeli 2,2 milyar TL’yi buluyor. Küçük miktarlardaki ihaleler, doğrudan teminler ve cari harcamaları da eklerseniz bu rakam çok daha fazladır. Kayseri Büyükşehir Belediyesi sadece bu büyüklükteki rakamı şehir ekonomisine vermekle kalmamış, şehrin üretiminin artması için de projeler geliştirmiştir. Özellikle tarım ve hayvancılığın gelişmesine yönelik projelerimiz Tarım Bakanlığımızın da takdirini kazanmıştır.
-Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığında 3,5 yılı geride bıraktınız? Geriye dönüp baktığınızda bu süre nasıl geçti?
Dolu dolu geçen yıllar oldu. Hiç boş durmadık ve sürekli koşturduk. Her alanda Kayseri’yi çok daha konforlu ve bu şehirde yaşayanları çok daha huzurlu hale getirmek için çalıştık. Ayağımızı gazdan kesmeden de çalışmaya devam ediyoruz. Ulaşım, toplu taşım, alt yapı, kentsel dönüşüm, yeşil alan, sosyal ve kültürel konular, eğitim hizmetleri, ilçelere yapılan yatırımlar, kırsal kalkınma, Beydeğirmeni Besi Bölgesi başta olmak üzere tarım ve hayvancılık alanındaki yatırımlar ve daha pek çok konuda yatırımlarımız sürüyor.
-Efendim kentsel dönüşüm konusunda da bilgi isteyeceğiz sizden. Kayseri’de hangi çalışmaları yapıyorsunuz?
Kentsel dönüşümde pek çok çalışmamız var; ama kentsel dönüşümün amiral gemisi Sahabiye Kentsel Dönüşüm Projemiz. Sahabiye Kentsel Dönüşüm projesi belki Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşüm projesini değil; ama Türkiye’nin en karmaşık, en komplike kentsel dönüşüm projelerinden birisini Kayseri’de hayata geçiriyoruz. Ankara’da Kızılay ve Ulus, İstanbul’da Taksim ne anlam ifade ediyorsa Kayseri’de de Sahabiye aynı anlamı ifade ediyor. Cumhuriyet Meydanı’na bakan bir mahalleyi dönüştürüyoruz. Böylesine önemli bir alanda yapacağımız dönüşüm ve bu alanda temelini atacağımız sosyal tesisler Kayseri’nin geleceğine bırakacağımız en önemli miras olacaktır.
-Sahabiye Kentsel Dönüşüm Projesi ile ne kadarlık bir alanı dönüştüreceksiniz?
Sahabiye ve Fatih Mahalleleri bir zamanlar Kayseri’nin en değerli alanlarıydı. Ancak zamanla metruk binalarla dolu, her türlü olumsuzluğa açık mahalleler haline geldi. Trafik ve güvenlik sorunu her geçen gün arttı. Altyapı yetersizleşti. Deprem yönetmeliğine uymayan eski binalar tehlike arz etmeye başladı. Tüm bu nedenlerle Kayseri’nin merkezi olmasına rağmen burada bulunan evler ve işyerleri değersizleşti. Dolayısıyla kentsel dönüşüm kaçınılmaz bir hale geldi. Sahabiye projesiyle kolay bir projeden bahsetmiyoruz. Sahabiye Kentsel Dönüşüm Projesi en fazla sabır, en fazla para ve en fazla mesai isteyen projelerimizin başında geliyor. Çünkü küçük bir alandan bahsetmiyoruz. Tamamı 50 hektarlık bir dönüşüm alanından bahsediyoruz. 624 adet binada, 3 bin 800 adet konut, 1620 adet işyeri, 400 adet diğer nitelikteki bağımsız bölüm olmak üzere, toplam 5 bin 820 adet bağımsız bölümün dönüşmesinden söz ediyoruz. Tüm bu yapıların yaklaşık inşaat alanı 600 bin metrekareyi buluyor. Ve çok önemli bir ayrıntıyı daha sizlerle paylaşmak istiyorum. Mevcut haliyle tek bir metrekare yeşil alanın bulunmadığı Sahabiye’de kentsel dönüşümle birlikte 510 bin m2’lik alanın 350 bin m2’si yeşil alan olacak. Birinci uygulama etabında bulunan hak sahipleri ile şeffaf, eşit, adil ve rızaya dayalı uzlaşma görüşmeleri yaptık. Uzlaşma görüşmelerinde azami derecede hassasiyet gösterdik ve 8 ay gibi kısa bir sürede uzlaşma görüşmeleri tamamladık. Birinci etap için temel atma töreni dahi yapmadık; ama binalar hızla yükseliyor. Sahabiye tüm etaplarıyla yaklaşık 6 milyar TL’ye ulaşan bir proje ve bu haliyle Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarihinin en büyük projesi.
-Yaptığınız açıklamalarla 2017 yılını Ulaşım Yılı ilan etmiştiniz. Bu anlamda 2017 yılı nasıl geçti ve bu yıl ulaşım yatırımları anlamında neler ilave ettiniz?
Geçen yılı Ulaşım Yılı ilan ettik ve her alanda çok önemli yatırımlar yaptık; ama bu yıl da ulaşım yatırımlarına ağırlık veriyoruz. Kayseri’nin sadece bugününü değil geleceğini de planlayarak yatırımlar yapıyoruz. Bu anlamda Ulaşım Master Planı’nı yeniledik. Master plan doğrultusunda ulaşım ve toplu taşım alanında bir dizi yatırımı hayata geçiriyoruz. 12 katlı kavşağı tamamlama başarısını gösterdik. Devam eden 2 katlı kavşak çalışmamız tamamlandığında 4 yılda 14 katlı kavşağı şehrimize kazandırmış olacağız. Ulaşım yatırımlarımız sadece katlı kavşaklardan ibaret değil. Yine 3,5 yılda üç büyük bulvar açtık. Şehrin en yoğun bölgesindeki üçer şeritten toplam 6 şeritlik bulvarlar bunlar. Bu bulvarlar üzerindeki eski binaları yıkmak için tüm hak sahipleri ile rızaen anlaştık ve bu yolları şehrimize kazandırdık. Açtığımız bulvarlar ve yapmış olduğumuz katlı kavşaklar Kayseri’nin sadece bugününü değil gelecekteki trafiğini de rahatlatacaktır. Bunların yanı sıra toplu taşım için 30 raylı sistem aracı 203 otobüs aldık. 50 kavşakta düzenlemeler yaparak trafik akışını hızlandırdık. Şehir içindeki 56 trafik ışığını kaldırdık. İlçelere taşımacılık yapan tüm araçların yenilenmesini sağladık.
-Marka şehir olduğunu ifade ettiğiniz Kayseri’nin en önemli markalarından birisi de Erciyes. Kış dönemine de yaklaşıyoruz. Bu yıl Erciyes’ten neler bekliyorsunuz?
Büyükşehir Belediyemizin yatırımlarıyla Erciyes, sadece ülkemizin değil dünyanın en önemli kayak merkezlerinden biri haline geldi. 200 milyon avronun üzerindeki bir yatırımla Erciyes’i dünyadaki tüm kayak severlerin, doğa sporları düşkünlerinin ve doğa tutkunlarının hizmetine sunduk. Daha önce de vesilelerle ifade ettiğim gibi dünyada hiçbir yerel yönetimin bu ölçekte bir turizm yatırımı yok. Erciyes dağında görmüş olduğunuz dünya standartlarındaki tesisler Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin gücü ve olanakları ile şehrimize ve ülkemize kazandırılmıştır. Böyle bir yatırımı ülkemize kazandırmanın gururunu yaşıyoruz. Erciyes’teki yatırımların büyük bölümünü tamamladık. Teknik ve fiziki altyapıyı mükemmel hale getirdik. Bu nedenledir ki dünyanın en önemli organizasyonları üst üste Erciyes’e veriliyor. Ayrıca Erciyes bu yıl TSE ISO 9001 ve IQ Net kalite belgelerini alarak uluslararası düzeyde kalitesini tescilleyen Türkiye’nin ilk ve tek dağı olmuştur. Erciyes’teki yatırımları büyük ölçüde tamamladıktan sonra tanıtım çalışmalarına ağırlık vermeye başladık. Bu anlamda bir dizi çalışma yapıyoruz. Dünyanın pek çok yerinde fuarlara katılarak tüm dünyaya Erciyes’i anlatıyoruz. İki sezondur yaptığımız tanıtım çalışmalarıyla Erciyes’e gelen ziyaretçilerde çok önemli artışlar sağladık. İki yılda Erciyes’e gelen kayakçı sayısı yüzde 98 oranında artış gösterdi. Rusya’da yaptığımız tanıtımı çalışmaları ile geçen kış döneminde Moskova-Kayseri arasında charter seferleri başlamasını sağladık. Her hafta Rusya’dan Kayseri’ye turistler geldi. Bu yıl yine yaptığımız çalışmalar sayesinde Ukrayna’nın başkenti Kiev ile Polonya’dan charter seferleri başlayacak. Kış mevsimi boyunca üç ülkeden direk seferlerle turist gelecek. Yaptığımız çalışmalar Erciyes’in Kayseri ve ülke ekonomisine katkısını daha da artıracak
-Sayın Başkanım Kayseri, belediyecilikte ilkleri ve enleri yapan bir şehir. Bu anlamda hangi çalışmalarınız var?
3,5 seneye pek çok ilk ve tek projeyi sığdırdık. Hemen aklıma gelenleri sizlerle paylaşayım. Halkımıza sağlıklı ürünlerin sunulduğu Doğal Ürünler Bahçesi ve Pazarı Türkiye’de ilk ve tek. Şehirlerarası otobüslerin servis işletmeciliğini de yapacağımız Mini Terminal Projesi Türkiye’de ilk ve tek. Ailelerin engelli çocuklarını bize bırakarak işlerini yapabilme imkanına kavuştukları Engelsiz Çocuk Evi de benzeri olmayan bir projemiz. Kayseri’deki başarılı öğrencileri kampa aldığımız ve her alanda yetiştirdiğimiz Talas Gençlik Merkezi de Türkiye’de ilk ve tek olan projelerimiz arasında. Felahiye Toplu Ahır Projesi, Beydeğirmeni Besi Bölgesi de örnek olacak projelerimizden bazıları. Tarıma ve hayvancılığa can suyu adı altında çiftçilerimize sağladığımız tarım makinesi desteği de Türkiye’de ilk ve tek. Fizyo Spor Klinik Plates Merkezi ve Amatör Spor Tesisi de ilk ve tek olan projelerimiz. Kayseri Büyükşehir Belediyesi belediyecilikte örnek projeleri hayata geçirmeye önümüzdeki günlerde de devam edecek. Pek çok yönüyle ilk ve tek olan bir başka çalışmamızı da sizlerle paylaşmak istiyorum. 3,5 yılda 18 adet sosyal yaşam merkezi yaptık. Bugün, nüfusu 2 binin altına düşmüş ilçelerimiz de dahil olmak üzere tüm ilçelerimizde sosyal yaşam merkezleri var. Bu merkezlerin her birisinde yüzme havuzu, düğünlerin yapılabildiği çok amaçlı salon, cep sineması, fitness salonları, kursların verildiği atölyeler, internet salonu, kütüphane gibi birimler bulunuyor. Tüm ilçelerine böyle merkezler yapan bir başka belediyenin olduğunu düşünmüyorum.
-Sayın Başkanım, sizden Kayseri’deki antropolojik kazı çalışmaları hakkında da bilgi rica edeceğiz. Kayseri’de 7,5 milyon yıllık bir fosiller bulundu. Siz de bu buluntuyu kamuoyu ile paylaştınız. Konuyla ilgili neler söylersiniz?
Kayseri’nin bilinen, az bilinen ya da hiç bilinmeyen tüm zenginliklerinin ortaya çıkarılması, tanıtılması ve turizme kazandırılması için her alanda çalışmalar yapıyoruz. Yaptığımız bu çalışmalarla “Zenginlikler Şehri” Kayserimize yeni zenginlikler ekliyoruz. Bu anlamda sadece ülkemizin değil dünyanın en önemli yerel yönetimi olduğumuzu gururla ifade etmek isterim. Kayseri’nin zenginliklerini ortaya çıkarmada, değerlendirmede ve toplumun istifadesine sunmada yaptığımız en önemli projemiz sizlerin de bildiği gibi Erciyes. Erciyes’i 200 milyon avro’yu aşkın bir yatırımla dünyanın önemli kış turizm merkezlerinden birisi haline getirdik. Bu büyüklükte yatırım yapan bir yerel yönetim dünyada yok. Kayseri’ye gelen turist sayısını artırmak ve şehrimizi bir turizm kenti haline getirmek için Erciyes’i, Kayseri’deki tarihi ve doğal güzelliklerle bütünleştirmemiz gerekiyordu. Bu anlamda diğer güzelliklerimizi de daha etkili hale getirmek için çalışmalar yapmaya başladık. Kapuzbaşı Şelalesi için yaptığımız master plan çalışmaları, Kültepe kazı çalışmalarına ve Keykubat Tepesi’ndeki Keykubadiye Sarayı kazı çalışmalarına verdiğimiz önemli destekler, Koramaz Vadisi’nin UNESCO Dünya Mirası listesine alınması için gösterdiğimiz gayret, Kayseri’nin zengin mutfağının ortaya çıkarılması için dünyaca ünlü şef Yunus Emre Akkor ile yaptığımız çalışmalar, Kayseri’nin tanıtımı için gösterdiğimiz gayret bu doğrultudaki çabalarımızdan sadece bir kaçı. Bu çalışmaları sadece yer üstünde değil yer altında da yapıyoruz. Çünkü Kayserimizin üstü gibi altının da tarihi değerlerle dolu olduğunu biliyoruz. Bu nedenle Kültür Bakanlığı’ndan izin alarak çıkartılan ve antropolojik değeri olan hayvan fosillerinin araştırılması ve gün yüzüne çıkarılmasıyla ilgili protokoller yaptık. Amacımız bu çalışmaların çok daha hızlı yapılmasıydı. Bunu da başardığımızı söyleyebilirim. Çekül Vakfı ve Obruk Mağara Araştırma Grubu ile Kayseri’nin yer altı yapılarının envanterini çıkarmak için yaptığımız çalışmalar sırasında bulunan fosillerle ilgili kazı çalışmaları başladı. Bu kazı çalışmaları farklı sahalarda da devam etti. Taşhan bölgesinde de iki değerli bilim insanımız ekipleriyle birlikte önemli kalıntılara ulaştı. Birden fazla alanda 7-8 milyon yıllık fosiller bulundu. Bilim insanlarımız bulunan fosillerin bugüne kadar bulunmuş en büyük ve en iyi korunmuş fosiller olduğunu ifade ediyorlar. Kazı çalışmaları devam ediyor. Bölgede başka buluntular olduğunu da tahmin ediyoruz. İlk aşamada biz bu fosiller için Kayseri Bilim Merkezi’nde özel bir alan oluşturduk. Buraya aynı zamanda bir laboratuvar kuruyoruz. Çıkarılan buluntuların incelenmesi, güçlendirilmesi gibi konular uzmanlarca burada yapılacak. Ardından doğa tarihine ışık tutacak olan fosiller Kayseri Bilim Merkezi’nde sergilenecek.
-Sayın Başkanım, fiziki yatırımlardan bahsettik; ama siz sürekli insana yatırım konusuna vurgu yapıyorsunuz ve insana yatırımın diğer yatırımların önünde olduğunu dile getiriyorsunuz. Bu konuda hangi çalışmalarınız var?
Evet, şehri imar ederken insanımızı ihmal etmedik, etmiyoruz ve etmeyeceğiz. Türkiye’de belediyecilik anlayışını değiştiren, 1994 yılını belediyecilik hizmetleri anlamında adeta bir milat haline getiren ve o günden bu yana eylemleri ve söylemleriyle belediyeciliğin ufkunu açan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ifade ettiği gibi gönül belediyeciliği yapmanın gayreti içindeyiz. Şu hususu ifade etmeliyim ki, Kayseri Büyükşehir Belediyesi vizyonu, misyonu, planları, hedefleri, projeleri ve yatırımlarıyla bu şehrin konforunu ve kalitesini artırmayı ve bu şehirde sağlıklı ve huzurlu insanların yaşamasını sağlamayı amaçlıyor. Yapmış olduğumuz tüm çalışmaların asıl gayesi bu. Eğitime, kültüre, sanata, spora ağırlık vermemizin, insana yatırım konusu üzerinde hassasiyetle durmamızın nedeni bu. Aslolan şehrimizde yaşayanların ihtiyaçları ve bu ihtiyaçların temini. Çünkü biz, yine Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ifadesiyle insanlar için şehirler tasarlıyoruz ve bu doğrultuda hizmetler üretiyoruz. İşte bu anlayışla KAYMEK şirketimiz her yıl 20 binden fazla kursiyere hobi ve meslek kursu veriyor. Bu anlayışla Genç KAYMEK her yıl 12 binden fazla gencimize eğitim desteği sağlıyor ve onların daha sosyal olmasına gayret gösteriyor. Spor A.Ş. şirketimiz bu anlayış doğrultusunda her yıl 500 bin kişinin katıldığı etkinlikler yaparak insanlarımızı spora yönlendiriyor. Bu anlayışla, şehrimize yeni kütüphaneler kazandırarak okuyan ve okutan şehir hedefini koyuyoruz. Yaptığımız Kitap Fuarı bu yıl 672 bin ziyaretçiye ulaştı ki, bu rakam İstanbul dışında hiçbir şehrin ulaşamadığı bir rakamdır. Bu anlayış çerçevesinde konservatuvarımızın her yıl kurs verdiği sanatsever sayısını 10 bine çıkardık. Yine gönül belediyeciliği çerçevesinde ihtiyacı olan herkese el uzatarak her derde deva, her yaraya merhem olmaya çalışıyoruz. Ve bu anlayışla yaşlılarımıza bir taraftan beş yıldızlı denilebilecek Huzurevi hizmeti verirken diğer taraftan da 600’e yakın yaşlımıza evlerinde ihtiyaç duydukları hizmetleri sunuyoruz.
-Sayın Başkanım, birçok eski ve mevcut projelerinizi bizlerle paylaştığınız için teşekkür eder ve başarılarınızın devamını dileriz. Daha duyurulmamış yeni projeleriniz varsa bizimle paylaşır mısınız? Veya son olarak ne söylemek istersiniz?
3,5 yılda ne denli yoğun çalıştığımızın ve ne denli önemli projeleri tamamladığımızın en yakın şahidi değerli hemşehrilerimiz. Rabbim hayırlı hizmet ömrü verirse bu tempoyu hiç düşürmeden çalışmaya ve şehrimize hizmet etmeye devam ederiz. Önemli olan her ne iş yaparsanız yapın Allah’ın rızasını ve insanların duasını almaktır.
*
Sayın Başkanımızın bizlerle paylaşmış olduğu bilgiler için sonsüz teşekkürlerimizi sunduktan sonra Sayın Müdürümüzün röportajına geçiyoruz.
*
-Sayın Müdürüm, sizi tanıyabilir miyiz?
Aslen Iğdırlıyım. 38 yıl önce Üniversite eğitimi için Kayseri’ye geldim. Erciyes üniversitesinin ilk mezunlarındanım. Üniversitenin İşletme Bölümü mezunuyum. Öğrencilik yıllarında üniversitede çalıştım. Daha sonra nakil yoluyla Kültür ve Turizm Bakanlığına geçtim. Adana ve Sinop’ta il müdürü olarak görev yaptım. 20 yıldır Kayseri’de İl Kültür ve Turizm Müdürü olarak görev yapmaktayım.
-Kayseri denilince ilk akla gelen nedir?
Kayseri denilince ilk akla gelen ticaret, hayır severlik, mukar-ı ulema (Ulemalar şehri) oluşu, Erciyes Dağı, sucuk, pastırma ve mantı akla gelmektedir. Bazı Kayseri’liler var ki daha büyük hedefler uğruna yıllar önce İstanbul’a, Ankara’ya veya başka şehirlere göç ediyorlar. Yerleştikleri ilde ticarete atılıyorlar, sanayi tesisleri kuruyorlar ve Türkiye’nin sanayi alanında dev kurum ve kuruluşlarının patronu haline geliyorlar. Ancak onların“ Kayseri’lilerin dışında başka illerimizde pek bulunmayan en önemli özellikleri, yani yardım severlik-hayırseverlik duyguları” orada da nüksediyor. Zaten Kayseri ile hiçbir zaman irtibatlarını, bağlarını koparmayan bu insanlar, doğup büyüdükleri havasını soluyup suyunu içtikleri memleketlerine olan borçlarını ödemek için ellerinden gelen her türlü fedakarlığı Kayseri’den eksik etmiyorlar.
Kayseri’de iş adamlarına ne kadar paran var diye sorulmaz, “ Ne kadar hayrın var diye sorulur”
Hangi Kayseri’li iş adamına sohbet arasında sorulsa övünmeden “Biz şu hastaneyi yaptırdık, biz şu okulu yaptırdık, şu camiyi yaptırdık; gücümüz yettiğince yaptırmaya da devam edeceğiz “ derler.
Kayseri’ye ezelden beri mukar-ı ulema (ulemalar şehri-alimler şehri) denilmektedir. İlimizde 30 civarında medrese vardır. Bu medreseler günümüzdeki fakülteler gibi ilim irfan yuvalarıydı. Günümüzde; Kayseri’li hayırseverlerin katkılarıyla büyüyen bir ilim irfan yuvası olan Erciyes Üniversitesi ,Nuh Naci Yazgan Üniversitesi, Abdullah Gül Üniversitesi ve Kayseri Üniversitesi de ilimizin üniversiteler şehri olarak anılmasına neden olmuşlardır.
Erciyes dağı ise ululuğun bir sembolü, kış yaz üzerinde kar eksik olamayan Kış Sporları Turizm Merkezi adıyla Kayak Merkezi olarak ülkemizdeki kayak merkezleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır.
-Kayseri ismi nereden gelme ve ismin anlamı nedir?
Kayseri’nin eski ismi “mazaka” bilahare “Evsebia” (Evesebela) idi. Bu kent Roma İmparatorluğu’nun eline geçince İmparator Tiberius bu kenti imar etti. Üvey babası ve selefi Augustus’un hatırasına Latince “İmparator Şehri” anlamına gelen “Caeserea” dendi. Zamanla “Kaysera” ismiile anıldı. Türkler bu şehri fethedince “Kayseri” ismi ile anılmıştır. Araplar “Kayseriye” şeklinde kullanılmıştır.
-Kayseri’yi diğer illerimizden farklı kılan özelliği nelerdir?
Kayseri; Pastırma ve sucuğu ile bilinen illerimizin başında gelmektedir. Özellikle pastırmanın yapılışında olmazsa olmazlardan biriside pastırmanın yapıldığı yerin nem oranı, rüzgar esintisi, gece ve gündüz hava sıcaklığı, kısacası yapıldığı yerin iklimidir.
Bu özellikler Erkilet güzergahındaki Karpuzatan mevkiinde bulunmaktadır. Bu mevkiide yapılan pastırmalar diğer yerlerde yapılanlardan daha lezzetlidir.
Üzerinde yaz kış kar eksik olmayan Erciyes Kayak merkezindeki karın toz kar şeklinde oluşu kayakçılar için bulunmaz bir fırsattır.
Mevlana’nın hocası Seyyid Burhaneddin Hz.’nin türbesinin ilimizde oluşu,
İlimizin ; günümüzde Kapadokya olarak bilinen Ürgüp ve Göreme’ye yakın oluşu,
Kapuzbaşı Şelaleleri ve Sultan Sazlığı Kuş Cenneti’nin ilimiz sınırları içerisinde yer alması,
Mimar Koca Sinan’ın doğduğu evin ilimizde bulunması ve Mimar Sinan’ın 20 li yaşlarına kadar şehrimizde yaşamış olması,
Alaaddin Keykubat’ın kızı Gevher Nesibe Sultan’ın vasiyeti üzerine 1206 yılında yapılmış olan ilk Tıp Fakültesi ve su ve kuş sesiyle tedavinin uygulandığı ilk hastanenin ilimizde oluşu,
Ali Dağı Sarnıçlı Yer altı Şehri ve Ağırnas Yer altı Şehri gibi mekanların ilimizde bulunması,
Yamula Barajı, Kapuzbaşı Şelaleleri, Sultan Sazlığı Kuş Cenneti’nin illimiz sınırları içerisindeki varlığı
Kültepe Kaniş-Karum, Soğanlı Ören Yeri ve Erdemli Vadisinin ilimizdeki mevcudiyeti,
Bünyan ve Yahyalı halıları ile Sarız Kilimlerinin ilimizde dokunuyor olması ilimizi diğer illerden farklı kılan özelliklerindendir.
-Kayseri’nin Kültürel faaliyetleri nelerdir?
Müdürlük faaliyetlerini sürdürdüğümüz Kültür Merkezinde büyük ve küçük olmak üzere 2 salon bulunmaktadır. Bu salonlarda; Çanakkale savaşlarının yıl dönümü, 10 Kasım Atatürk’ü Anma, İstiklal Marşımızın kabulü yıl dönümü, Turizm Haftası, ilimizde yaşamış ünlü kişi, şair ve yazarları anma geceleri gibi geceler düzenlenmekte, Konferanslar verilmekte, Türk Halk Müziği ve Türk Sanat Müziği konserleri verilmekte, Tiyatrolar sahnelenmekte ve önemli toplantılar gerçekleştirilmektedir. Yine Kültür Merkezinin çok amaçlı salonlarında sergiler düzenlenmekte Tel kırm, Ebru Çini İşlemeciliği, Seramik, Keçe yapımı, Rölyef Kağıt Katlama Kursu, Ney ve Bağlama Kursu v.b. kurslar verilmektedir.
-Kayseri’nin turistik yerleri?
Kültür Turizmi için ilimize gelenler şehir merkezindeki Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, Selçuklu Uygarlığı Müzesi, Milli Mücadele Müzesini, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait eserlerin yanı sıra, Soğanlı ve Kültepe Örenyeri, Sultanhanı, Karatay Kervansarayı, Kara Mustafa Paşa Kervansarayı, Ağırnas Mahallesindeki Mimar Sinan’ın doğduğu evi, yeraltı şehrini, bezirhaneyi, kiliseyi, Gesi Mahallesindeki kuş evlerini (güvercinlikler) gezmektedir.
Doğa Turizmine ilgi duyanlar Kapuzbaşı Şelalerine, Sultan Sazlığı Kuş Cennetine ve Erciyes’e yönelmektedir.
Zeynel Abidin Türbesi, Mevlana’nın hocası Seyyid Burhaneddin Türbesi, Pınarbaşı ilçesi Melikgazi Mahallesinde bulunan Melikgazi Türbesi gerek halkımız gerekse diğer İslam ülkeleri insanları tarafından ziyaret edilmektedir. İl Merkezindeki Surp Krikor Losovoriç kilisesi, Surp Astvadzadzin (Meryem Ana)Kilisesi, Ağırnas Mahallesindeki Agias ve Anagiri Kiliseleri, Talas ilçesinde bulunan Rum Kilisesi, Yeşilhisar Soğanlı Mahallesindeki Kaya Kiliseleri, Hristiyan Dinine mensup turistler tarafından ziyaret edilmektedir. Bu da göstermektedir ki, ilimiz inanç turizmine de ev sahipliği yapar bir konumdadır.
-Kayseri’nin yöresel yemekleri ve özellikleri nelerdir?
Kayseri’nin zengin bir mutfak kültürü vardır. Kayseri adıyla özdeşleşmiş olan pastırma ve sucuğun ünü yurtdışına taşmıştır. Nefis yemek çeşitleri arasında mantının özel bir yeri vardır. Günlük sofraların dışında, ziyafetlerde ve düğünlerde çok özel yemekler hazırlanır. Geleneksel yaşam tarzının sürdürüldüğü dönemlerde, beslenme ve tüketim alışkanlıkları günümüzden farklıydı. Kent yaşamının insanlara sunduğu olanaklar şüphesiz ki bu alışkanlıklar ve beslenme biçimini değişime uğratmıştır. Ancak Kayseri’nin yöresel yemekleri bu değişimden etkilenmeden geleneksel tat ve lezzetlerle sofraları süslemeye devam etmektedir.
Kayseri mutfağı ağırlıklı olarak unlu ve etli besinlerden oluşur. Ünü herkesçe bilinen mantı bunların gözdelerindendir. Araştırmalara göre 36 değişik çeşit mantı pişirilmektedir. Bunların arasında en yaygın olanı etli mantıdır. Üzerine sarımsaklı yoğurt ve sumak ekilerek nefis bir yemek halini alır.
Evler de en çok tüketilen halk arasında “aşmakarna” tabir edilen yiyecek türü kesme çorba, erişte ve makarnadan oluşur. Pişirilirken baharatla zenginleştirilen çorba çok lezzetlidir. Makarnası da mantıya benzer yöntemle pişirilir. Unlu yiyeceklerden bir diğeri su böreğidir. Arabaşı ise hem yapılması hem de yenilmesi marifet isteyen bir yemektir. Oldukça fazla biber ve limonlu olarak hazırlanmış olan tavuk etli veya koyunun gerdanından (boyun kısmı) yapılmış çorba, belirli bir kıvamda hazırlanmış ve soğutulmuş hamur ile içilir.
Pastırma ve sucuk sofralarda aranan ve sevilen bir lezzetli Kayseri’yle özdeşleşmiş gıda maddeleridir. Ünleri Türkiye sınırlarını aşmış dünyaca bilinmektedir.
Pehli, sulu köfte, pirinçli köfte, saç kebabı, fırınağzı, karın, mumbar, yağbari, pöç, kovalama, üzümlü et yemeği, etli ve yumurtalı yemeklerin en ünlüleridir.
Tatlılar ise zengin bir çeşide sahiptir. Açma baklava, oklava baklava, güllü baklava, kamış baklava, fincan ağzı, nevzine, un helvası, telteli, aside, dut pekmezi, incir dolması Kayseri sofralarını süsleyen tatlardır.
-Sayın Müdürüm son olarak ne söylemek istersiniz?
İlimize gelen turistler otelden dışarı çıkmazsa, para harcamazsa turizmde gelişip kalkınamayız. Onlara eğlenebilecekleri, gezebilecekleri, alışveriş yapabilecekleri ve hoşca vakit geçirebilecekleri alternatifler sunmalıyız. Bunun için de özel sektör girişimcilerine büyük görevler düşmektedir. Kayseri halkının artık bu şehrin bir turizm şehri olduğuna inanması lazımdır.
*
Bizlerle paylaşmış olduğu değerli bilgilerden dolayı Sayın Müdürümüze sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
*
38 Kayseri
Girişte geniş yollarıyla içim ferahlayınca,
Hemen not düşünce daha dur dedim bu ilk güzergah,
Bir şair gibi ilham alırsın Erciyes Dağı’nda,
Unutmadan Melikgazi’nin Kalesi var sırada.
Bil ki İç Anadolu’nun en büyük üçüncü şehri,
Gelişmiş sanayi dediğimizin tamda böylesi,
Nice tüccarın geçtiği, şimdi de ticaret yeri,
Bir çağın değil, Asurluların döneminden beri.
Dört bin yılların Kalkolitik Çağlarında kuruldu.
İlklerin kültür merkezi bir dağın ambiyansıyla.
Vatan birliği sevdasıyla milletin yurdu oldu,
Taşçı Bucağı hariç, işgale uğramamasıyla.
Yamula Barajı’ndayken deniz keyfiyle satır bitti,
Dur demiştim demin bitirilmez yazma böyle seri.
Bir Danişmentliler Beyliği’nin en önemli kenti,
Çalışkan insanıyla hep ileri diyen Kayseri.
*
Röportaj Yapan: Hande Hamdiye AGİRMAN
Röportaj Yapılan Kişiler: Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mustafa ÇELİK ve Kayseri İl Kültür ve Turizm Müdürü Sayın İsmet TAYMUŞ.
Fotoğraflar:Kayseri Büyükşehir Belediyesi ve Kayseri İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü
Önce Vatan Gazetesi
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.