- 324 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SOKAĞIN SONUNDAKİ EV BÖLÜM-20
BÖLÜM-20
Ertesi gün normal olarak işimizin başındaydık. Gülsarı’dan hiç ses çıkmamıştı. Ben ise içimin boşalmış olduğunu hissediyordum. Bir an her şeyin anlamsız olduğuna neredeyse inanmaya başlamıştım. İç sesim bana kendine gel Esma, hiçbir şey bitmedi esas şimdi başlıyor. O sürtük kocanla çocuklarının katili. Türk adaleti hak ettiği cezayı verinceye kadar hazır olda bekleyeceksin.
Ertesi gün babam işe giderken hiç âdeti olmadığı halde, cebinden bir buçuk lira çıkararak, ‘’ Kızım bizim gazete bayisinden bir gazete alsana’’ Esma, ‘’ Ne gazetesi olsun baba?’’ ‘’ Fark etmez kızım.’’
Babamın yanından ayrılıp gazete bayisine gittim. İçlerinden bir tanesini seçip aldım. Aynı hızla geri döndüm.
Halil Dayı,
‘’ Kızım bu ne hız böyle?’’
Esma,
‘’İşler aksamasın baba.’’
Tam kendimi işe vermiştim ki, içerden babamın seslendiğini duydum. ‘’ Esma çabuk buraya gel. Bak sana ne göstereceğim.’’ İşte şimdi şapa oturduk, inşallah korktuğum başıma gelmez.’’
Halil dayı,
‘’ Esma şuraya bak kızım. Şu kadın gülsarı değil mi? Kadını birisi bayağı benzetmiş. Polis suçluların peşine takılmış. Yakalamaları an meselesiymiş. Ama kadın konuşmuyormuş.’’
Esma,
‘’ Konuşamaz baba, hani demin biri dedin ya
işte o biri benim. Onu o hale ben getirdim.’’
Halil Dayı,
‘’ Sen mi, nasıl böyle bir şeye kalkışırsın?’’
Cebimden dörde katlanmış kâğıdı çıkarıp babama uzattım. ‘’ Al oku baba. Oku da acıma ortak ol. Ben bu yükü daha fazla taşıyamayacağım.’’ Babam kâğıdı elimden aldı ve ağır, ağır sesli okumaya başladı. Bana sadece ağlamak kaldı, hem de hıçkıra, hıçkıra. Kâğıdı okuduktan sonra yüzüme bakarak ‘’ Ah benim talihsiz kızım. Ellerin dert görmesin. Sonuna kadar arkandayım.
Esma,
‘’ Beni affet baba, sana iyi bir evlat olamadım. Hayal kırıklığına uğrattım seni. Biraz sonra polisler gelecek Sinoplu Çağırdı.’’
Halil Dayı,
‘’ Sinoplu ha, nasıl olur. Sinoplu’dan bunu hiç beklemezdim. Aramızdan bir hain çıkacağı kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi.’’
Esma,
‘’ Sinoplu hain değil baba. Yaptığımız plan doğrultusunda hareket ediyoruz. Gelecek olan polis arkadaşı. Yaşananları önce ona anlatacağız. Asayiş şubeden. Daha evvel kadın birkaç defa buraya çorba içmeye gelmiş.’’
Halil Dayı,
‘’ Ha hatırladım, şu kadın polis. Gelsin yanınızda bende olacağım.’’
Esma,
‘’ Hayır baba, sen karışmayacaksın. Biz hallederiz.’’
Öğleden sonra Hansa Baş komiser Aşevinden içeri girdi, bakışları ile etrafı araştırmaya başladı. Mutfak kapısının önünde beni görünce yüzüne bir gülümseme yerleşti. Elini sallayarak, ‘’ Sinoplu, baş belası
başını yine derde soktun değil mi?’’
Aynı sevecenlikle cevabını verdim. ‘’ Baş komiserim, baktım ki geleceğin yok. En iyisi ben çağırayım dedim. Bu tarafa gelin.’’
En dipteki masalardan birine sırtını duvara vererek oturdu. Bende karşısına geçip oturdum.
Hansa,
‘’ Beni boşuna çağırmamışsındır inşallah.’’
Sinoplu,
‘’ Durum çok ciddi Baş komiserim. Ama sizi önce biriyle tanıştıracağım. ‘’ Esma, buraya gelir misin?’’
Esma hemen yanımıza geldi.
Sinoplu,
‘’ Baş komiserim mesai arkadaşım Esma. Bu hanım da Baş komiser Hansa.’’
Tanışma merasimi bittikten sonra, Esma’da masanın yanındaki sandalyeye oturdu.
Sinoplu,
‘’ Sizi de ilgilendiren bir konuda ciddi sıkıntıdayız Baş komiserim.’’
Hansa,
‘’ Daha anlaşılır konuş Sinoplu?’’
Sinoplu yerinden kalkarak mutfağa gitti ve elinde bir gazeteyle geri geldi. Gazeteyi Hansa’nın önüne bırakarak, gazetedeki resmi gösterdi. ‘’ Bu konu ile hangi birim ilgileniyor?’’
Hansa,
‘’ Şu dünkü olaydan bahsediyorsunuz? Bizim arkadaşlar bakıyor. Henüz kadının ifadesini alamadılar.’’
Esma,
‘’ Alamazlar, alamayacaklarda. Çünkü konuşmayacak.’’
Hansa,
‘’ Biz kimleri konuşturduk bir bilsen? Aklın durur. Onu da konuşturacağız. Tipik bir erkek terörüne uğramış bir kurban.’’
Esma,
‘’ İşte burada yanılıyorsunuz eğer bu düşüncede yürürseniz, çıkmaz sokakta duvara toslarsınız.’’
Hansa,
‘’ Bildiğiniz bir şey varsa anlatın. Yoksa kanıt saklamaktan suçlu duruma düşersiniz.’’
Esma,
‘’ O kadının adı Gülsarı Gonca, kendisi aslen Kırşehirli. Yaklaşık yedi, sekiz senedir İstanbul’da Odabaşı semtinde yaşıyor. Düne kadar Samatya’da Süslü restoranda ahçı başı olarak çalışıyordu.’’
Hansa,
‘’Beni çok şaşırttın Esma. Bu bilgilere daha biz ulaşamadık.’’
Esma cebinden bir kimlik kartı çıkararak, Hansa Baş komiserin önüne bıraktı. ‘’ Bu da kanıtı. Şimdi devam etmek istiyorum.
Hansa,
‘’ Şimdi davanın akışı değişti. Seni dinliyorum.’’
Esma,
‘’ Gülsarı’yı o hale getiren benim. Bir erkek değil.’’
Hansa,
‘’ Sinoplu, Esma ne dediğinin farkında mı?’’
Sinoplu,
‘’ Farkında Baş komiserim. Eğer şu an sizin yerinizde olsaydım, hemen asayişi arar, hangi hastanede yatıyorsa, yattığı odanın önüne iki tane polis dikerdim. O çok tehlikeli bir kadın.’’
Hansa,
‘’ Bana bunu yapmam için bir kanıt gösterin?’’
Esma cebinden itirafnameyi çıkarıp Hansa baş komiserin önüne bıraktı. Kâğıdı alan Hansa, dikkatle okudu. Hemen cebinden telefonunu çıkararak Asayişi aradı ve uzun bir konuşma yaptı. Yeniden telefonu cebine koyduktan sonra, Esma’ya dönerek ciddi bir ifade ile baktı.
Hansa,
‘’ Bundan sonrasını Asayişte devam edeceğiz Esma.’’
Esma,
‘’ bu kadın kocamla iki çocuğumun katledilmesinde azmettiricidir. Ayrıca ailemin öldürülmelerin de iş birlikçisi Yakup Lütfü’nün de katilidir. Elinizdeki itirafname de yazdığı gibi toplam dört kişinin ölümünden doğrudan sorumludur. Dahası da bu cinayetleri işleyen tır şoförünü de bizzat kendisinin öldürdüğünü itiraf etti.’’
Bu sırada Aşevinin önünde duran bir arabanın içinden iki kadın polis inip yanımıza geldi.
Hansa,
‘’ Gelin kızlar, Heval Baş komiser ve Leyla Komiser. Arkadaşlarda, meşhur Sinoplu ve yeni tanıştığım, Esma. Sizin baktığınız davanın seyri tamamen değişti. Esma seni Asayişe götüreceğiz. Her şeyi baştan anlatacaksın.
Esma,
‘’ Nereye isterseniz gelirim.’’
Sinoplu,
‘’ Bende geleceğim.’’
Hansa,
‘’ Tabi geleceksin. Senin ifadeni de alıp içeri tıkarım hepimiz senden kurtuluruz.’’
Halil Dayının yanımıza gelip bizi dinlediğini neden sonra fark ettik.
Halil Dayı,
‘’ Benim kızım yanlış bir şey yapmaz. Bizi habersiz bırakmayın. Esma kızım sonuna kadar arkandayım.
Devamı var
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.