- 624 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
BİR ŞİİRİN HİKAYESİ
Faşizme karşı olan şair yazar ve aydınların peşinde hep bir gölge vardır. Amerikalı şair Ray Durem’i de yaşantısı boyunca bir sivil polis takip etmiştir;kimlerle görüştüğünü, nerelere gittiğini rapor olarak yazmıştır. 1915 yılında doğan şair, on dört yaşında donanmaya katılmak düşüyle evinden kaçar...Ama İspanya İç Savaşı’nda gönüllüler arasında yer alarak Cumhuriyetçilerin safında savaşır. Amerika’ya geri döndüğünde FBİ tarafından çoktan dosyalanmıştır! Baskılar nedeniyle kitap yayımlayamayan şair, yaşamının son yıllarında Meksika’ya yerleşmek zorunda kalır ve 1963 yılında ölünce FBİ peşini bırakır.
Ray Durem, peşinden hiç ayrılmayan sivil polise kendisini takip etmesinin 25. yıldönümünde ’Ödül’ adlı bir şiir yazar. Şiirin ithaf bölümünde şunlar okunur: ’Beni 25 yıl boyunca izleyen FBI adamı için altın bir kol saatidir. ’Amerika’da 25.yılını dolduran memurlara altın bir kol saati hediye edilirken, parası olmayan şair çam sakızı çoban armağanı olarak bir şiir yazar gölgesine! Şiir şu dizelerle başlar:
Evet, yaşlı casus, bana benzeyen
Seni çıkmaz sokaklarda gezdiren, bir kaç kez
Meksika’ya götüren, Yüksek Sierralar’da
balık avlatan, Philharmonic’te caz dinleten, hep benim
Şair nereye giderse gitsin peşindedir sivil polis. Şairin yemek yediği lokantada karnını doyuracak, dinlediği müziği paylaşacak ve onun sevdiği filmleri izleyecektir. Kendi zevklerine uymamış olsa da, buna mecburdur.Şiir şöyle devam ediyor.
Sen yaşamın boyunca beni izledin
bende senin karını giydirdim, iki çocuğunu
kolejlerde okuttum.
Evet doğru! Sivil polis Ray Durem’in peşinde yaşlanırken kendisine iş veren şairimiz değil midir?Ev kirasını, telefon faturasını, karısının kuaför parasını, mutfak masraflarını kimin sırtından karşılamıştır?
ne yararı oldu peki?
İşte güneş her sabah doğmayı sürdürüyor hala
ve sen söyle bana hiç gördün mü beni
bir başkan yardımcısını satın alırken ya da okul kapatırken
ya da Triujillo’ya faizle borç verirken?
Hiç yakaladın mı beni uçak biletleriyle oynarken?
Ray Durem, şiirin akışında kapitalizmin çirkinliklerini sorgular. Hesap sorulması gerekenin kendisi değil, FBI görevlisine maaş verenler olduğunu açıkça ortaya koyduğu şiirinde, işlediği bir suçtaki ortağını açıklar:
Los Angeles’te barların kapalı olduğu saatlerde
biraz yasak viski bulup ta aldığım olmuştu, evet
ama patronda bundan payını almıştı.
İroninin ustalıkla kullanıldığı şiirin sonlarına doğru emperyalizmin kokuşmuşluğunu sivil polisin suratına vurur:
ne bir Koreli öldürdüm şimdiye kadar
ne de Missisipi’de on dört yaşında çocukları
ne Guatemala’yı bombaladım,
ne de silah sattım Cezayirli avcılara.
Dünya edebiyatında belki de, kendisini takip eden gölge adama bir şiir ithaf eden tek şair olan Ray Durem, son dizelerde büyük bir itirafta bulunuyor. Şairin çiğnediği kural bağışlanacak gibi değildir. Yüz kızartıcı bir suçtur bu!...FBI’ın peşine bir polis takmakta ne kadar haklı olduğu anlaşılır. İşte Ray Durem’in vatan hainliği sayılabilecek başkaldırısı.
evet, yadsımıyorum,
zenci bir çocuğu beyazlara özel bir salona
sokmuştum bir kez
ama o benim kızımdı,
daha üç yaşındaydı, çişi gelmişti işemek zorundaydı.