- 511 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÂNI ÂNINA
Verilen sözde durmanın ne kadar erdemli olduğunu bilirsiniz. Sırf söz verdim diye büyük zararlar çeken, sırf söz verdim diye hasta olma pahasına yağmur altında bekleyen büyüklerimizden söz eder kitaplar.
Bir nesil yetiştiriyoruz, ben bir eğitimci olarak yeni neslin tüm hareketlerinden sorumlu hissediyorum kendimi, bundan dolayı da tüm hareketlerime dikit ediyorum. Dakikasını şaşmadan derslerime girmeye çalışıyor, eğer bir sebepten zamanında girememişsem nedenini belirterek özür diliyorum. Bu çocuklar ki bizden gördüklerini taşıyacaklar geleceklerine. Bizim örnekliğimizde oluşturacaklar geleceklerini, geleceğimizi.
Siz de şahit olmuşsunuzdur, hiçbir konser, hiçbir düğün, hiçbir toplantı zamanında başlamaz ülkemizde. Bu öyle bir alışkanlık oluşturdu ki, zamanında başlasa insanlar şaşırıyor.
Düğününüz 19’da başlayacaksa siz 18 diyorsunuz ve insanlar bir saat pay koyup geliyorlar davete. Peki neden? Neden zamana uymuyor, verilen saatte başlayamıyoruz?
Bu davranışları gören gençlerden ne bekliyoruz ki, onlar da bunu silsile halinde diğer davranışlarına yayıyor, arkadaşına verdiği saatte buluşma yerine gitmiyorlar mesela. Dersine geç kalıyor, hiçbir şeyi zamanında yapmıyor, hep erteliyorlar.
Biraz da bizlerde suç sanıyorum. Halk da yöneticilerde görüyor doğruyu, yanlışı. Hani derler ya ön tekerlek nereden giderse arka tekerlek de oradan gider, diye.
Devlet büyüklerimizden özellikle arz etmek istiyorum, bize yardımcı olan. Biliyorum, çok işiniz var; biliyorum son anda işler çıkıyor. Ama ne olur zamanında iş yapmaya siz başlayın, biz de sizi örnek gösterelim. Diyelim ki, bak oğlum koca müdür bile dakika sekitmiyor, senin işlerin müdürünkinden çok mu? Siz yapın ki alt kademedekiler de buna alışsın, siz gelirseniz onlar asla kaytaramaz.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.