ŞUH
Kalp söze başlayınca dil sağır oluyor! Hayır - Akıl - değil bu kez! Dil... aslında bu kez ne kelâm ne de merâm... merhem! Her dem mutluluk aşkla erdem. Herbir şeyin değer kaybettiği şu devirde artarak yükselerek değer kazanan güzelliğin. Ne güzelsin can! Dağ olsa çatlar kalır olduğu yerde kıskançlığından. Bir gülüşüne karışan bir avuç cenneti neyleyim şimdi, gözlerinin içindeki gülücüğe konuk olmak varken. Düşündürdü de o gözlerin bugün... Dinledim yine en sevdiğin şarkıyı ve mırıldandım kısık sesli sözcülerimle....
Düşündürdü yine beni gözlerin,
Her bakışın içimde ateş olur..
Beni benden alır senin sözlerin...*
Biri biter ötekisi de... mmm olur! De....rt değil! Dert yerine ders olsun aşka hâk ettiği gibi bakamayanlara. Beni seninle tanıştıran o kutsal kadere şükürler olsun. En kıymetli yanım oldun dün gibi. Bugün gibi. Yarın gibi...
"Gözümü kapattım yine
Rüyama girersin diye
Bu gece aklımda sadece sen
Gitme bırakma elimi
Daha hiç tutmadan
Kaybolma yanımdan..."
Sen gördüğüm en güzel düş; Kısa ve kısık sesli sözcüklerin en derin anlamısın. Sen uğrayınca sohbetinle sanki hayat uğruyor yanıma. O an’a kadar yanımda yüzümde olmayan mutluluk senin bir merhaban ilen can buluyor... Kalbinin içinde mıknatıs kadar beni gönlüne çeken kuvvet var. Hayat denilen yerlerimiz yara bere olsa da bir yaramız kapanıyor ilaç misali. Sen suskunken durgun bir dünya ve zaman hızlı ilerleyen bir metro gibi... İstasyon kıyısında emir kulu bir ümidin sabır dolu bekleyişi gibi ağzından çıkan bir kelimeye bağlı olarak. Sen öylesin işte şuh! Sen öyle güzelsin ki bazen bir Kadıköy kadar iç acıcı ve ferah bazen eminönü kadar bekleyişsin kalabalığın arasında... Seni sözcülerime aldım imgelerime teslim ettim öyle bir yerdesin beni sohbetine al dediğin yerdeyim seni saran bir sevgi yumağının içinde. Ve sen şuh... güç katan ruhuma. Gönlünün gömütü huzur... En giz’li değer...
"Gözler mi dolar
Eller mi yanar
Diller mi susar
Özlediğin zaman...*"
Sesini duymayalı öyle uzun zaman oldu ki özlem buz tutar oldu. Sesin yüreğinden akan bir nehir kadar zarif ve duru... Her gecenin sabahı gibisin şuh! Küsmedim aşka ne dargın ne kırgın daima umutlu! Ve kendinden emin. Küsmedin aşka çünkü seni dipdiri ayakta tutan mutlak maneviyat, kaskatı yüreğimin mum gibi eriyen sözcükleri kadar iç ısıtan gönlün... Asla eksik olmasın.
Şuh seni aldım; çekip gecenin elinden. Zalim bir kaderin dikenli ellerini üzerinden uzak tutmak için sana zarar vermesin diye. Yüreğine nem uğramasın...
iyi ki varsın; şuh...