Engelli Akrabasını Önemser

• 18 Temmuz 2018 Çarşamba 13:16:39

ENGELLİ AKRABASINI SEVMELİ, AKRABASI DA ONU
Değerli engelli dostum,
Günümüze ve mektubumuza duamızla başlayalım da bereketli olsun.
“Allah’ım
Engellileri akrabalarının sevmesini, O’na sadece laf ile değil malları ile canları ile destek olmalarını, hiç olmazsa onların çabalarına engel olmamaları konusunda sen bizi güçlü kıl, onların önyargılarını değiştir, bu mektubumuzu okuyanların anlamalarını, anladıklarını uygulamalarını, kendilerini sorgulayarak engelli yakınlarına bakış açılarını değiştirmelerini sağla Allah’ım. Bizi bizden iyi bilen sen bunu yapacak güce sahipsin. Bizi bizim kötülüklerimizden, şeytanın şerrinden ve anlama engelli şeytan dostlarından. Amin.”
Değerli dostum,
Engelli insan başarılı ise, çevresinde insanlar onu takdir etmekten ok “ takdir eder görünerek tekdir ederek” , “O’na en büyük desteği biz oluyoruz” diyerek, sadece laf yapmaktadırlar. Sorduğumuz zaman da “O’na maddi yardım ederdik ama paramız yok” diyorlar. Halbuki engelli destek isterken maddi bir beklentide bulunmuyor. Sadece ürettiği edebi ürünlerin, sanatsal ürünlerin gerçek bir ekonomik bedeli ile ve sevgi ile alınarak o ürünlerden insanların faydalanmasını bekliyor. Bu beklenti sadece engelli yazar veya sanatkarın değil herkesin beklentisi ve arzusu. Engelli olmayan sanatkara her desteği sağlayan insanlar ne yazık ki engelliden bedelsiz bekleyerek ona ne kadar değer verdiklerini gösteriyorlar. “Sözde destek” ancak böyle olur.
Değerli dostum,
Engelliyi anne ve babası en çok sevmeli. Ama sadece anne ve babası “Çocuğumuz engelli onu koruyalım” demeden “Çocuğumuz engelli ama onu kendi ayakları üzerine duracak halde yaşamasını öğretelim ve O’nun kendi ayakları üzerine durmasına yardım edecek insanlarla tanışmasını ve onlardan faydalanmasını sağlayalım” diyerek gelişmiş ve başarılı engellilerin hayat hikayesini anlatan kitaplar okutmak, onların başarı sırlarını anlatarak “ O’nlar engelli iken başarmış, siz de isterseniz gayret ederseniz başarılı olursunuz” diyerek çocuklarını başarılı engellilerle haşır neşir etmeye çalışmalı. Hatta çocukları engelli olmasa da engelli başarılı yakınlarını örnek göstermeli ama toplumumuzda nerede ise “ aman engellilerden uzak dur, sana zararı olmasın” anlayışı daha yaygın. Bu anlayışta olanlar “ hakiki manada engelli” olan insanlardır. Yani ”anlama engelli “olmak engelli olmanın kralıdır.
Değerli dostum,
Biz doğrusunu anlatalım,, yazalım , isteyen okusun, isteyen okusun kızsın, isteyen küfür etsin, isteyen anlamazlıktan gelsin, isteyen kişiliği neye uygunsa öyle davransın ve biz doğru bildiklerimizi söylemeye yazmaya devam edelim,anlamamak muhatabımızın sorunu ve başkalarının sorununu da fazla dert etmek doğru değil. Engelliye engel çıkarmak değil engelleri kaldırmak aklı başında insanın yapacağı iştir.Eğer insan hem engelliye engel oluyor hem de “ ben engellileri severim” diyorsa bil ki hem yalan konuşmanın, hem insanları aldatmanın hem de yapmadığı işi yapmış gibi görünmenin bir sorumluluğu ve bedeli olsa gerekir.
Değerli dostum,
Toplumda uzmanlaşma ve iş bölümü olduğu zaman her şey güzel gider. Herkes kendi görevini en güzel şekilde yaparsa çalıştığı şirket kar eder, orada çalışan da mutlu olur işverende, işveren çalışanın işine değil de her işine karışırsa o zaman huzursuzluk olur. Aynı şey evde de geçerli. Bayan evi yönetmeye kalkarsa çocukta zamanla babasına dik başlı olmaya bakar: Anne ve baba her ikisi de kitap okursa çocukta kitap okumayı sevebilir. Genelde evde başka dışarıda başka davrananlar huzur bulamaz. Bu sadece evde engelli olan ailelerde değil engelli olmayan ailelerde de geçerli. Terör ve karmaşanın sebebi insanların hep başkalarının işine karışması ile olur. Mesela dünya görüşünü beğenmediğin insana her türlü küfür, aşağılama hakareti reva görürsün, sonra da “beni niye şikayet etti” dersin. Özür dileyecek yerde özür dilemez, teşekkür edecek yerde teşekkür etmezsen huzursuzluk olur işte.
Değerli dostum,
Çok insan engelli ile iletişim kuramamanın sebebinin onların engelli olmasına yıkar. Halbuki insan karşısındaki insanı gerçekten severse O’nunla mutlaka iletişim kurmanın yolunu bulur. Çünkü “ sevgi her engeli aşar” Bugün bizimle önce iletişim kurmaktan kaçınan insanlar daha sonra önyargılarını yıkınca “ engelli ile iletişim sanıldığı kadar zor değilmiş, ne kadar rahat iletişim içindeyiz” diyebiliyorlar. Yani önyargıları yıktıktan sonra her şey kolay. Zor aslında bizim kafamızda hayalimiz. Önyargıları yıkınca kolaylaşıyor her şey.O yüzden bizlerde önyargılar ı yıkmak için herkesle işletişim kurmanın yollarını aramalı iyi iletişim kuran insanlardan da faydalanmasını bilmeliyiz.
Değerli dostum,
Önce engelli olarak gelişmeyi kesin istemeliyiz ki çevre bunu fark etsin. Gelişmeyi kesin olarak istemeyen gelişemez. Gelişmenin en kolay yolu da okumaktır. Daha doğrusu ben gelişmeyi okumakta bulurum. O yüzden herkese de okumayı, kitaplar okumayı, insanları okumayı, insanları sevmeyi tavsiye ederim. Bu da insan olarak çok kişinin okumayı sevmediği toplumda bana motivasyon olur. Gelişen insanı da gelişemeyen insan olumsuz olarak etkileyemez. Gelişen engelli de akrabalarına komşularına faydalı olur. Eğer onlar engeli yakınlarından faydalanmak istemezse bu engellinin değil de ondan faydalanmak istemeyenin sorunudur.
Değerli dostum,
Engelliye faydalı olmak isteyen insan sadece engelliye lafta “ seni takdir ediyorum” demenin bir anlamı olmadığını çevresinin onun hayatını kolaylaştırmak içinçaba harcamasını engelliyi anlamasını maddi ve manevi desteğini karşılıksız değil onun eserlerini alarak, çevresine hediye ederek yapması gerektiğini söylemesi lazım, onlara bunu inandırması gerekir ki engelliyi davranışları ile sevdiğini göstermiş olsun.
Değerli dostum,
Mektubumu noktalarken mektubuma gene duamızla nokta koyalım.
“Allah’ım
Biz engellileri en yakın akrabaları olan eş ve çocuklarının anne ve babalarının kardeşlerinin ve diğer yakınlarının anlamasını onlara gerçek manada destek olacak bilinç ve farkındalığı vermesini sağla. Onlara engellinin lafta sevilemediğini göster. Engellilerin sanat ve edebi eserlerinin onlar tarafından okunarak alınarak onlara maddi ve manevi destek sağlanmasını, onların daha güzel eserler ortaya koyması için her türlü imkanı sağlamasını engellilerin tüketen değil üreten ve topluma yük olan değil faydalı olan insanlar olarak toplum tarafından kabul görmesini sağla. Bunu yapacak güç kudret ve azamet sende var. Sen istersen engelliler de sağlamlar kadar güzel eserler yaptığını toplum anlar ve engelli sanatkara edebiyatçıya sporcuya destek olur. Sen Yüceler Yücesinden bu gücü bekliyor ve esirgemeyeceğine candan inanıyoruz: Kalbimiz seninle. Amin.”