ORTADOGU'DA PKK VE AKP
Bugün Ortadoğu da, anlaşılmaz bir direniş sergileyen ve üç senedir
etkili bir faaliyet gösteren kesim hiç şüphesiz Irak kürt kesimidir.
Esas amaç Batı ve ABD’nin "Hazar" petrollerine konmak ve denetim
altına almak olduğundan, özellikle uyutulmuş ve tepkisiz olan
Müslüman ülkelerin bu çağda ki gafletini bildiklerinden olsa gerek,
Kürtler’in ruhlarını okşayarak inanılmaz asırlara yaydıkları
hedeflerine ulaşmak üzeredirler.
Elbette Batı ve ABD’nin sırf petrol adına o bölge de bulunuyor
olmasını düşünmek pek akıl karı değildir.
Amerikan ekonomisi’ni bir nokta da şekillendiren Yahudiler bu çağın
başıbozuk düzeninden ne pahasına olursa olsun istifade etmek
niyeti taşıdığından, artık asırlara yaydıkları sinsi planlarını gün
yüzüne çıkarmakta bir sakınca görmemektedirler.
Emparyalizmin defalarca sinsi planlar uyguladığı Ortadoğu gelecek
yıllarda da beklenen huzuru yakalayamayacak aksine acılara
boğulacaktır.
Zulmü o bölge de reva gören Emparyalizminde sonunu hiç şüphesiz
Ortadoğu getirecektir.
ABD eliyle hertürlü nifakı uygulamaktan geri kalmayan İsrail,
" vaad edilmiş topraklar " ümidini hiç kaybetmese de kendi kuyusunu kazmaya çoktan başlamıştır.
Müslüman ülkelerin acizliği Batı’yı ve Amerika’yı hırslandırmak ve
cesaretlendirmekle kalmamış "demokrasi ihraç eden dünya’ya barış
getiren birer iyilik melekleri gibi algılanır hale gelmiştir.
Saddam’lı Irak dönemindeki Kuveyt ve Suudi Arabistan’ın Amerika’ya
tebalığını bilmeyen yoktur.
Bu sünepe tutum hiç şüphesiz İsrail’in istediği doğrultuda gerçekleşmiştir.
Bu bağlamda yine Büyük İsrail’in çıkarları uğruna Barzani ve
Talabani’ye verilen Ortadoğu rolünde, Kürtler’e geçmişte olduğu gibi
yine kullanılmak düşmüştür.
Bugün bu durumu, hızla değişen Ortadoğu gerçeğinde farkedemeyen
Barzani ve Talabani grupları adeta başıbozuk bir şekilde palazlanır hale gelmiştir.
Zaman zaman Türkiye’ye bile meydan okuduklarına göre....
Batı ve Amerika’nın Ortadoğu da uygulamaya koydukları bir çok planlar
geçmişte Filistin tarafınca altüst edilse de, Ortadoğu’nun yer altı
zenginlikleri Batı ve Amerika’yı yıldırmamış, neden ve bahane olarak
İsrail’i korumak ve bölgeye barış getirmek adına bugün Kürtler’e
hararetli bir şekilde kucak açmışlardır.
Barzani ve Talabani işte bu güçler tarafından adeta o bölgenin birer
şımarık çocuğu haline getirilmiş ve özellikle Türkiye’nin özel
hasasiyeti olan PKK konusunda ABD ve Batı bilerek zerre bir ilerleme
kaydetmemiştir.
Kaldı ki 30 bin insanın katline sebep olan PKK’ya kucak açma
rölünü de üstlenen bizzat Batı’nın ta kendisidir.
Emperyalist gözü dönmüş ülkeler bugün kürtler’i ihya etmek adına da
olsa o bölgenin yer altı zenginliklerine ulaşmak niyetindedir.
Uzun süredir Irak’ta konuşlanan Amerika’nın ( uzun yıllar burdayız )
açıklaması ise hiç kimseyi şaşırtmamalıdır.
Ortadoğu da demokrasi düşmanı diktator yanlısı, terörist ihraç eden
ülkelerin akıbetine musallat olan Emperyalist güçler, teröre terör
ile cevap vermekten kaçınmamaktadır.
Nasılsa karşılarında etliye sütlüye karışmayan bir o kadar da sünepe
bir Müslüman ülkeler grubu vardır.
Batı ve ABD Türkiye’yi bu Müslüman ülkeler grubuna koymasa da
Türkiye’nin PKK belasından kurtulmasını istemez bir tavır
sergilemektedir.
Her ne kadar Amerika PKK’yı bir terörist grup olarak nitelese de
Türkiye’nin hasasiyetini görmezlikten gelerek yarınlarda Türkiye’ye
kürt kartını saklı tutmayı yeğlemektedir. Türkiye’nin verdiği kimliği
red eden bir PKK anlayışı yine bu emperyalist ülkeler eliyle
beslenerek yarınlarda Türkiye’ye ciddi manada zarar verecek bir
sinsi plan olarak saklanmaktadır.
Kürt kimliğini yasal ve anayasal bir güvence altına almak düşüncesi,
Batı desteği gören PKK’nın beslediği bir emel olmaktan çıkmış,
maalesef içimizde aydın diye lanse edilmeye çalışılan Batı ve Kürt
agzıyla konuşmaktan geri kalmayan bir takım hain Türk medyasının
üstlendiği bir rol olarak kendini baş göstermiştir.
Amerika ve yine Batı destekli heyecanlı bir hal yaşayan Irak
kürtler’i hiç kuşkusuz bir devrim ile filan değil ABD desteğinde
gerçekleşmiş bir başıbozukluğun geçici heyecanını yaşamaktadır.
Geçmişte kullanılan Kürtler bu heyecanı bir müddet daha böyle
götüreceklerdir.
Türkiye’ye zaman zaman meydan okuyan Barzani bu heyecanın absürt bir
göstergesidir.
Kendilerine idealist Devrimciler adını takan Kürtler’in içindeki
heyecan artık "kaf" dağını aşmıştır.
İran’dan Suriye’den ve üstelik Türkiye’den giden Kürt kesimin
oluşturduğu bu heyecanlı birliktelik Irak Peşmergesine büyük şevk
vermiştir.
Batı ve Amerika Emperyalizmi İsrail Siyonizmi ile birlikte O
bölgenin kürtler’ini ihya etmekle kalmamış, yarınlarda oluşacak bir
Türk dünyası birlikteliğininde önünü kesmiştir.
Acı olan başka bir tablo ise Türkiye Cumhuriyeti’nin İran da var olan
ve sayıları 33 milyona dayanan G.Azerbaycan gerçeğine sırtını dönmek
ile kalmamış ( İran yıkılırsa Türkiye yıkılır ) anlayışı ile
gereksiz bir kompleks geliştirmiştir.
Kendi gücünün farkına varamayan, varsa da değersiz addeden bir
zihniyet sürekli Türkiye de iktidar olmuş; bırakınız dış politika da
onurlu bir duruş sergilemeyi, ülke bir dış batağına sokularak önünü
göremez bir hale getirilmiştir.
Herşeyi Batı ve Amerika ekseninde gören bir zihniyet bir gece de
hükümet kurar ve yıkar hale gelmiştir.
Türkiye gerçeğinde gücü elinde bulunduran bu çarpık zihniyet, Türk
Milliyetçiliği düşüncesine daima sırtını dönmüş ve Türk
Milliyetçiliğinin baş gösterdigi her dönemde, acımasızca Türklüğe
ve Türkçülüğe saldırmaktan geri kalmamışlardır.
Elin Amerika’lısı İran’ın yaklaşık 20 milyar ton petrol rezervi
gerçeğine konmak için sinsi planlar geliştirirken, Kazakistan,
Azerbaycan ve Türkmenistan petrollerinin İran üzerinden Batı’ya
taşındığını iyi bildiklerinden bu ülkelere askeri üst kurmak
sevdalarını her zaman sıcak tutmuşlardır.
Ortadoğu da hisse kapma aşamasına gelmiş bir dünya düzeninde Batı,
ABD ve hatta İsrail politika geliştirirken Türkiye sadece seyretmek
ve kendisini rahatsız eden çarpıklıktan bile kurtulamaz hale
getirilmiştir.
Anlaşılan o ki Kongregel terör örgütünün Kuzey Irak’taki başıbozuk
varlığı Türkiye’yi rahatsız etmeye devam edecektir.
Dışta gelişen bu değişime ayak uyduramayan Türkiye’nin tek sıkıntısı
onurlu bir politika güdecek olan Türk Milliyetçiler’inden yoksun bir
hükümetin bugün işbaşında olma sıkıntısını yaşamaktadır.
Bir başbakanlığı Siirt iline ve nezdinde kürt hegemonyasına terk
eden zihniyet, maalesef bugün iktidarda tarihin en büyük
vurdumduymazlığını sergilemektedir. Bugün Diyarbakır da cereyan eden
ve diğer illere de sıçrayan bu başıbozuk düzenin tek müssebbibi
AKP iktidarından başka bir merci değildir. Yıllarca kan akıtmış olan
terör örgütüne Batı’ya girmek adına verilen tavizler AKP hükümetinin
sayılamayacak kadar çok olan gaflet ve ihanetlerinden sadece
biridir.Türk Milliyetçiler’inin önünü tıkama gayretlerine soyunan
gözü dönmüş bu ihanet şebekeleri çok uzakta değil, güzelim ülkenin
iktidarını elinde bulunduran basiretsiz hükümettir. Hızla ve acımasız gelişen bu Ortadoğu gerçeğinde Ülkücü hareketin iktidarı
yüce Türk Milleti nezdinde özlemle beklenmektedir.
Türk Milliyetçilerinin simdiden önünü kesmek için çırpınan hain
takımı Türk Milliyetçiler’inin oyunlarını bozacağını iyi
bildiklerinden olsa gerek, Ülkücü hareketi Batı’ya kadar taşıyarak
bu hareketi bir terör grubu olarak gösterme gayretlerine
düşmüşlerdir.
Yunanistan ve Fransa’ya bu ilhamı veren içimizdeki satılmış
hainlerden başka bir merci değildir.
Bugün Diyarbakır da ertesi gün İzmir de vuku bulan bu hareketler PKK
nın devamı olan Kongregelin Roj tv aracı ile uzaktan kumandayla
idare ettiği olaylar zinciridir.
Türkiye’nin yolgeçen hanına çevirilmesi AKP’nin maharetinden başka
bir şey değildir.
Ektiklerini biçme sevdasına düşenler adeta bir tatlı rüya’ya yatmış,
basiretsiz bu hükümetin verdiği imkanları kullanmaktadır.
Hiç şüphesiz bu ülkenin sahipsiz olmadığını gösterecek binlerce
inanmış Anadolu insanı var.
Türkiye tarihinin bu en zor döneminde bu kadar ılımlı ve sağduyulu
davranan sayın Devlet Bahçeli’nin, Ülkücü harekete olması gerektiği
gibi telkinde bulunmasıda hiç şüphesiz takdire değer bir davranış.
Fakat nereye kadar?
Fakat Ülkücü hareket birilerinin istediği doğrultu da hareket
etmeyecek kadar temkinli ve tercübelidir.
Türk Milleti için bütün bu olan talihsiz durumdan ve gelecekte
oluşacak felaketlerden kurtulmasının bir tek recetesi vardır.
İçte ve dışta her türlü hainliğe dur diyecek olan bu gücü, bugün
birileri şimdiden yıpratma kampanyasına başlamıştır.
Türk Milliyetçilerini Türk Milletinin gözünde küçük düşürmeye
çalışan bu hainleri iyi ezberleyiniz.
Zira, yarınlarda çok lazım olacaktır.
Bütün sinsi hesapları alt edecek bir iktidar muhakkak var olacaktır.
Çok yakın da.
......................
K.Kurultay
YORUMLAR
Sayin Turkolog1
Yazilarinizi okuyorum..Arastirmalarinizi ve bu ugurda emek harcayarak yazdiginiz bilgilendirme icerikli yazilarinizida takdirle karsiliyorum..Cunki bilgilendirme amacini tasiyan ve emek verilmis yazilarinizda emeginize saygi duyuyorum..Ancak bu yazinizda…..
Siyasallasmaniz dahada otesinde bir propaganda ya soyunmus olmanizi hos karsilamadim..Kaldiki bir siyasi partinin propagandasinin yapilacagi alan/yer de burasi degil..Elbetteki bu benim gorusum..Katilirsiniz katilmazsiniz bu sizin tutumunuz..
Onceki yazilarinizdan ornekleme yaparak sizden lutfen cevap istiyorum..Burada yazamayacak olduklarinizi ozelime yazarak beni bilgilendirirseniz size cok tesekkur ederim..Cehaletimi bagislayin..
Bir onceki yazinizda PKK elebasisi abdullah ocalan in hakettigi cezayi almadigini yazmissiniz..O donemde yaziniza konu olan siyasal yapi yuce turk milletinin iradesi ile kurulmus olan koalisyon hukumetinin ortagi degilmiydi.. ? (Buyuk/kucuk bunu yazmiyorum)
Yine o donemde AB ortakligi icin onemli kararlara imza atilmis degilmidir..
Gecmis donemlerde bu siyasal yapinin legal ust gorunumunun altinda illegal ve siyasetle hic alakasi olmayan davranislar/ve yapi icinde yer alan kisiler TC savcilari tarafindan cek senet mafyaligi ..ihale takipciligi..adam kacirma..vs vs vs ile suclanip mahkemeler tarafindan cezalandirilmadimi..Burada isim ler yazmayi dogru bulmuyorum..Araclarinin arka camina amblem yapistirip p…. lik yapanlar..ayricalikli olmak isteyenlere tanik olmadikmi..Bunlari yapilanlari dogru bulmuyor ve onaylamiyoruz diyorsaniz neden bunlara engel olmadiniz olamadiniz..Buna gucunuz yetmiyor idiyse Koskoca TC icerisinde yasanan ve yasanilacak olan olumsuz tutum ve davranislara nasil engel olmayi dusunuyorsunuz..
Her yazinizin ana icerigi Turk ve Turkler..Simdi soruyorum..Ari Turk olanlarmi.. ?(Nazi Almanyasinda ki Alman tanimlamasi gibi) Turkiye Cumhuriyetinde Yasayanlar,hangi irktan gelirse gelsin kendisini Turkiye Cumhuriyeti vatandasi bilip bundan gurur duyup bu guzel ulke icin emek verenler mi.. ? Dunyada yasayan ve Turk irkindan gelenlermi. ?.Sadece Turk olanlarmi. ?.Turk ve musluman olanlarmi. ?.Bir onceki TC sinirlari icerisinde yasayan Kurtler ile ilgili yazdiginiz tablo gibi bir tablo da sizin tanimlamanizda olan Turk lerin listesinide lutfen yazarmisiniz..Hangi sehirde Hangi Ulkede ve kadar.. ?Iste bu ayrimciliktir..Turkiye Cumhuriyeti sinirlari icinde yasayan vatandaslariyla bolunmez bir butundur..Lutfen yazilarinizi o arastirmaci ve bilgilendirici boyutlarinda devam ettiriniz ki bundan bilgi alalim..Bu yazim da amacim ne size nede siyasi gorusunuze hakaret ve saygisizlik degil..Sizinde bu guzel platformda olan dostlara bu anlamda saygida olmanizi oneriyorum..Ben bir TC vatandasi olarak tarihi unutmayanlardanim..Size buyuk bir saiirimizin cumleleriyle hoscakalin diyorum…
Bayraklari Bayrak yapan Ustundeki Kandir…
Toprak..Eger Ugrunda olen varsa VATANDIR..
Sabriniza saygilarimla.
Ersal Demir
ersaldemir tarafından 10/19/2008 8:23:07 PM zamanında düzenlenmiştir.