- 468 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
duvardaki yüzler
Yağmurda yürüdüm bugün,içime çeke çeke tüm o ağaçların kokusunu,panjurlara vuran yağmurun sesini dinleye dinleye..Adımlarımı uydurmaya çalıştım melodiye,ortak oldum yağmurun oyununa.
Sonra ağaçların arasında içinden mutlu insanların gülüşmeleri gelen bir yer gördüm.Gittim,çaldım kapıyı.Hemen buyur ettiler içeri,hiç birşey sormadan;sanki herşeyi biliyormuş,herşeyi anlıyorlarmış gibi.Yüzlerinde de yoktu o sorgulayıcı ifade.Tuttular elimden,aldılar beni içeri.
Yüzler vardı içerde,duvarlarda.İnsana dair bütün duyguları taşıyan yüzler...İnsana garip bir ürperti ama aynı zamanda güven veren,insanı birden hüzünlendirip,birden huzura boğan yüzler.
Ben seyre dalmışken duvarları,bir el uzandı bana doğru.Baktım;elinde çay,gülümsüyor.Ben de gülümsedim.Ne kadar oldu gülümsemeyeli?
Oturduk öylece hiçbirşey konuşmadan,sorgusuz sualsiz.Sonra biri kalktı,şovalesinin başına oturdu.Yüzümü çizmeye başladı tuale.Hİçbr şey yapmadan oturdum öylece,bekledim sabırla.O bitirdi resmi,astı duvara.
Şimdi kendi yüzüme bakıyordum diğerlerinin arasında.İnsana dair hangi duyguydu bu?Endişe,yorgunluk?Ama değişti yüzüm diğer yüzlerin arasında.Öğrendi huzur vermeyi,güven vermeyi.
O değitikçe ben de değiştim sanki.Kalktım,gülümsedim.Boya kokusunu içime çeke çeke kapıya yürüdüm.Son bir kez dödüm baktım yüzüme.Hiçbir şey söylemeden çıktım,karıştım yağmura.