YAŞLI ADAM VE GENÇ KIZ
Genç kızdan yaşlı adama
6.Mektup - 1


EN MAVİ OKYANUS’A,

HELLO! Yine ben nasılsın. Mektubunu ve kitabını aldım. Beni çok heyecanlandırdı. Bu kitabı hatırlıyorum. Bir kere daha göstermiştin. Şimdi elimde ve benim okuma imkânım var. Bu tarif edilemez bir mutluluk. Bana böyle duygular yaşattığın için sana çok teşekkür ederim. Söyler misin nasılsın, nasıl gidiyor? Ben İstanbul’a gelmeyi iple çekiyorum.
Sınavlarım başlayacak, onlara çalışıyorum. Bazen modum çok düşük oluyor. Tıpkı şu an ki gibi. Bana iyi hissettiren şeyi yapmak istedim. Yazdım. Ha bu arada okulun içindeki PTT bir süreliğine kapalı olacakmış. Ya o hemen açılır, ya da ben merkeze giderim bir an önce.
Burada pek bir değişiklik yok: Ben hariç. Çok canım sıkılıyor şu ara. Sana yansıtmak istemezdim ama nedensizce sana anlatmak istiyorum. Bazen çok hayalperest olduğumu düşünüyorum aslında, Daha bence, bu o kadar kötü bir şey değil. Sadece abartıyorum sanırım bazen. Ne çok saçmaladım değil mi? Ya iç sesimle o kadar konuşuyorum ki, artık iç sesim uykumdan bile kaldırıyor beni. Kendi kendime sus artık Büşra diyorum bazen odamın camından gözüken deniz gibi hissizleşiyor, renksizleşiyorum. Gri oluyorum. Oysa ben grilerden nefret ederim. Ne o öyle, siyah desen siyah değil, beyaz desen hiç değil, arada kalmış gibi.—Aslında şu anda içimden konuştum--
Geçen yılı özledim. Çok sıkıntı çekmiştim ama yine de buradaki en güzel günlerimdi. Neyse dilerim göreceklerimde iyi olur. Hoş bu kadar depresifsem?
Sen bana bakma. Dünyanın merkezi kaydı bu ara sanırım. Ama hiçbir deprem uzun sürmez biliyoruz. O yüzden sen bana kendinden bahset, bahset ki getir güzellikleri sevdiğim şehirden.



Hoşça kal Okyanus’um










YAŞLI ADAM VE GENÇ KIZ
Genç kızdan yaşlı adama 09.01.2017
6.Mektup – 2


Uzun zamandan sonra ‘’yeniden merhaba’’

Umarım postacı geldiğinde tekrar mutlu olmuşundur. Senden çok özür dilerim, seni çok ihmal ettim. Söylesene nasılsın? Annemle konuştum, çok kar varmış. Üzerini sıkı giyin aman hasta olayım deme. Burada hava yeni, yeni kapanıyor. Hele de oraya ilk kar yağdığında biz burada tişörtle geziyorduk- yer, yer rüzgâr esiyordu tabi- yine de hava güzel diye Akçaabat’a gittik. Hatta ayaklarımı denize soktum. Hava o kadar iyiydi yani. Bu arada o gece Sürmene’de orman yandı bilmiyorum haberlerde gördün mü? Sonra, sonrada hava iyice bozdu. Bakalım bizde kar görürüz umarım.
Derslerim şu an çok iyi. Bir tanesi hariç. İngilizce politika oda. Ondan bütünleme sınavına kaldım ( Sanırım ) Eğer öyle olursa biraz geç döneceğim İstanbul’a. Bu beni biraz üzdü. Çünkü ilk kez ailemden ayrı yeni yıla girdim. Üstelik bu sefer doğum günümü de onlardan ayrı burada tek geçireceğim. Yine de önemsememeye çalışıyorum. Çünkü buraya gelirken babam bana ‘’ Unutma kalbin neredeyse evin oradadır’’ Dedi. Benim evim İstanbul’da sizle.
Yurtta üç kişilik odada kalıyoruz, biri ile aramız açıldı biraz değişik bir tip. Diğeriyle aramız çok iyi. Yurtta iken canım sıkılmıyor. Okuldaysa şu an ders yok. Sınavlara git gel yapıyorum o kadar. Diğer arkadaşlarımda iyi. Ama yine de bunalıyorum. İçimde anlamlandıramadığım bir sıkıntı var. Sanki evime bir dönsem geçecek. Biliyor musun, eve gittiğim zaman yastığımı yorganımı alıp Tv nin karşısına kurulmayı ve gece boks ve basketbol maçı izlemeyi o kadar özledim ki.
İnsan buradayken, metrobüsün kalabalığını bile özlüyor. Oysa İstanbul’u bu kadar sevdiğimi bilmezdim. Her fırsatta Ankara’da yaşamak isterdim ki hala da istiyorum.
Bilemiyorum yahu, bazı şeyleri sebepsiz çok seviyorum. Seni ve sen kadar değerli kitap dükkânını da, pasajın demli çayını da seviyorum.
Bu arada iki mektup yollamış oldum. Öncekini geciktirmiş olduğum için çok üzgünüm. Bugün yazıyorum ama ertesi gün sınav çıkışı yollayacağım. Ben çok konuştum. Ne olur sen anlat bana uzun, uzun. Kitaplardan bahset, Marmelattan yazdıklarından çizdiklerinden.
He az kalsın unutuyordum. ‘’ Kavin ve Okyanus ‘’ benim için sürpriz oldu. Postan var dediklerindeki heyecanım had safhadaydı. Elime aldığımda, açmak için sabırsızlandım. Bir başlangıç yaptım lakin sınavlarım başladı diye okumalarım biraz azaldı. Ama hakkını vereceğim.
O vakit sona gelmiş gözüküyoruz. Kendine çok iyi bak. Dünyanın en tatlı kitapçı amcası.



Hoşça kal…
Dünyasından Okyanusuna…


Not 1: Sağlığından haberdar et
Not 2: Kendine dikkat et
Not 3: İyi ki varsın.