- 420 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ALTIN KOZA İÇİNDE SAKLANAN HAZİNE
ALTIN KOZA İÇİNDE SAKLANAN HAZİNE
Bundan beş sene önce Yeni Bosnaya Türkçe öğretmeni olarak atanan kızıma ev bakıyorum.Üç beş gün oldu ev bulamadım bulduklarımda ya pahalı yada içi harabe olmuş evler.Derken bunalmışım bir öğlen vakti kızıma dedim ki sen şu caminin avlusunda otur ben namazımı eda edeyim. Tam abdest alacağım yanımda sevecen bir güleryüz, sordu ve kızıma bir çay söyledi. Bu vesileyle tanıştık.Emekli Edebiyat öğretmeni olduğunu bu çevreyi iyi bildiğini ve bana ev bulma konusunda yardımcı olacağını söyledi. Onunla arkadaşlığımız böyle başladı. Edebiyat öğretmeni olduğu için şiire meraklı olduğunu anladım zaman zaman şiirler okuyor yorumluyorduk.Her yıl İstanbul’a gelişimde onu arıyorum vakıflardaki konferanslara panellere katılıyorduk. Bir gün "1989 yılında Hayvan Sevenler ve Tabiatı koruma Derneğinin Milli Eğitim Bakanlığı ile ortaklaşa düzenledikleri Liseler Arası Şiir Yarışmasın katılmak için öğrencisi olan Sevinç Karacayı teşvik eder ve bu yarışmada ’Dinleyin Lütfen’ isimli şiir birinci olur ve bir dergide yayınlanır"
Benim de pek güzel yazamasam da şiire karşı ilgim vardır.
-Ağabey o şiiri bana yaz getir.
-Tabi
Ertesi gün Sultanahmet’te Türk Edebiyat Vakfın da buluştuk.Baktım elinde kuyumcudan aldığı güzel bir poşetin içinde bir dergi.
-Buyur.
-Teşekkür ederim.
Dergiyi aldım kırdım.
- Ne yapıyorsun o dergiyi ben otuz yıldır gözüm gibi saklıyorum.
- Kusura bakma.
İçimden dedim ki " Demek ki bazı emanetlere karşı daha dikkatli olmalıyım"
Onun için bu hikayemin başlığını Altın Koza İçinde saklanan Hazine koydum.
Yusuf Yılmaz.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.