- 664 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Eski Kadirli Yılbaşı Geceleri
Kadirli’de yılbaşı denildi mi çocukluğumdan kalan hatıralarda, hep patlamış mısır geliyor aklıma. Evde otururken soğuk kış gecelerini yırtan sesler duyulurdu: "Patlamış Mııısııır", "Kemunnuuu!" diye bağırırdı bir satıcı... Küçük çay bardağı dolusu patlamış mısır o zamanlar yanılmıyorsam 15 veya 25 kuruş idi. Mutlaka alırdık. Tadımlık da olsa o patlamış mısırlar, bizlere, büyük bir mutluluk verirdi. Evde komşular toplanır "Cız-Bız" adını verdikleri bir oyun oynarlardı. Hele de yılbaşı gecelerine özel olan tombala oyunlarını hiç unutmam. Komşular büyük bir eğlence içinde toplanıp tombala oynarlardı. Tavşan kanı demlenmiş çayların içimi ise hala dudaklarımızdaki tadını koruyor. Büyükler, tombala için kahvehanelere gider orada şanslarını denerlerdi. Eve geldiklerinde de ballandıra ballandıra anlatırlardı. Dönüşte, yolda, soğuk kış gecelerinde satılan kestanelerden alıp gelirlerdi. Kestane kebabı da ayrı bir dünya idi biz çocuklar için. Tadına doyamazdık. Yedikçe yemek isterdik. Ama kısıtlı olduğu için, 2 veya 3 taneyi geçmezdi. Fazla isteyince büyükler kızardı bize. Hatta elimizi uzattıkça annelerimiz, ellerimize vurup "Yeter artık, ayıp" derdi. Bir samimiyet, bir içtenlik vardı. Kimse diğerine hak geçsin istemezdi. "Tatmak da bir doymak da bir" derlerdi. Sevgi taşırdı kalpler... Biz, çocukların en çok sevdiği yiyeceklerden biri de şüphesiz tatlılardı. Tabii yapılan tatlılara diyecek olmazdı. Bayanlar hünerlerini konuştururlar yapabildikleri en güzel, en iyi tatlıları o gece toplananlara sunarlardı. Biz de çocukluk ruhu ile o tatlıları yer, günlerce tatlarını unutmazdık. Tatlı deyince de aklıma hemen ilk gelen Rahmetli Tatlıcı Veysel Cinkara Amcamızın yaptığı halka tatlılar geliyor. Bu tür yılbaşı gecelerinde Rahma Teyze halka tatlılardan getirir bizler de bayıla bayıla yerdik. Televizyonlarda Müzik eğlence programları başladığı zaman, herkes oyunları bitirir ve oturup programı izlerdi.Tabii o zamanlar TV çok kimsede yoktu. Bu nedenle genelde TV olan evlerden birinde toplanılırdı. Kimler çıkmazdı ki TV’ye, Zeki Müren, Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur, Emel Sayın, Neşe Karaböcek... Bu sanatçılar yılda bir kez sadece yılbaşı gecelerinde sahneye çıkar, 3-5 şarkı söylerlerdi. Ertesi gün olay olurdu. Herkes bu sanatçıları konuşurdu. Tabii çarşıya çıkanlar için, sokaklarda bulunan ocaklarda sucuk- ekmek ve yanında şalgam suyu Kadirli’nin vazgeçilmeziydi. Ben, hala o tadı arıyor, o tadı özlüyorum...
Yıllar sonra çok uzaklardan, denizler ötesinden bir yılbaşı gecesi oturmuş Kadirli’nin 1970’ lerdeki yılbaşı gecelerine bir özlem duyuyorum...
Kadirli sevgisi bitmiyor...
İçimde büyüdükçe büyüyor. Özlem, hiç dinmiyor... Yıllar, bu yarayı kapatmıyor, sarmıyor... Hiç bir merhem de fayda etmiyor...
Hasret ancak ve ancak vuslatla sona eriyor... Ben gidemesem de internet vasıtasıyla Kadirli bana geliyor. Bir nebze de olsa insan, vuslata ermiş oluyor...
Bu vesile ile Tüm Kadirlili Hemşehrilerimin, orada yaşayan, akraba ve dostlarımın, arkadaşlarımın Yeni yılını kutluyor, 2018 yılının tüm Kadirli halkına sevinç, mutluluk, huzur, sağlık, barış ve bol kazanç getirmesini diliyorum...
Nice mutlu yıllara Kadirli...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.