- 796 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
KUDÜS YÜZÜNDEN BİR SAVAŞA GİRERSEK SONUÇ NE OLUR?
Aslında başlıktaki sorunun cevabını hepimiz gayet iyi biliyoruz ama dilimizin ucuna kadar gelen cümleleri söylemek yerine çok farklı cümleler kuruyoruz.
Öncelikle duam şudur: Allah bu ülkeye bir savaş yaşatmasın. Eğer bir savaşa girecek olursak amiyane tabirle boku yeriz. Gayet açık, gayet net.
Ha bu arada yanlış anlaşılmasın. ’’Dış düşmanlarımız bizim anamızı beller.’’ Manasında demiyorum. Daha dış düşmanla en küçük bir sıcak temas sağlanmadan biz birbirimizi hallederiz. Yani daha da açık anlatmak gerekirse eğer ki Kudüs sebebiyle ya da bir başka sebeple bir dış düşmanla resmen harbe girdiğimiz takdirde düşmanın bizi yok etmesi için tek bir mermi bile kullanmasına gerek yoktur. Biz kendi kendimizi hallederiz.
Bu söylediklerimi öyle işkembeden attığımı sanmayın. Yukarıdaki 1. resim ve o resme yapılan yorumlar her şeyi açıklıyor aslında.
Şimdi o resmi ve yorumlarını tahlil edelim:
Resimde belli ki bir grup vatandaşımız ( ki resme göre bunlar Trabzon ilimizin Of ilçesi halkından ) Trump’un Kudüs’ü İsraili’in başkenti ilan etmesi üzerine protesto gösterileri yapıyorlar ve Cumhurbaşkanımıza hitaben ’’Başkomutanım ! Madem Kafir, Kudüs’ü İsrail’e verdi Filistin’i de 82. İl olarak ilan edip Bizleri Filistin’e yerleştir ’’ Demişler.
Aynı resimde gruptan bir kişinin elinde ise ’’ Başkomutanım 15 Milyar Müslümanın tek umudu 80 Milyon Türk askeri hazır--Of’’ Yazan bir pankart var.
Her şeyden önce belirtmek gerekir ki bu vatandaşlar halt etmişler ülkenin tamamının savaşa hazır olduğunu söylemekle. Hele de Kudüs için...
Öte taraftan sürüsüne kurt yanaştığını gören çoban köpeği , çobanın ’’Saldır ’’ emrini beklemez. O bakımdan resimdeki hazretlerin başkomutana ( yani Cumhurbaşkanına ) hitaben yaptıkları o çağrı hava civa. Ama yine de olaya bir devlet düzeni ve disiplini açısından baktığımızda evet, başkomutan ’’ İlk hedefiniz Kudüs’tür. İleri’’ Demedikçe kımıldamak ülke menfaatlerine aykırı bir davranış olur. Başkomutanın emriyle kımıldamak ülke menfaatlerine uygun olur mu peki? O tamamen ayrı bir tartışma konusu. Hatta anayasımıza göre Cumhurbaşkanları aynı zamanda başkomutan oldukları halde bazı vatandaşların ’’ Baş komutan mı? o da kim?’’ Diye sormaları bile ayrı bir tartışma konusu.
Hele hele de ’’Filistin’i 82. Vilayet yap, bize ver, yerleşelim ’’ daha da salakça bir söylem. Misak-ı Millimizin ayrılmaz bir parçası olan Musul ve Kerkük’ü bile 1926 dan bu yana kendi sınırlarımız içine alamamışız, kaldı ki Kudüs’ü alacağız. Pöhhh.
Yani protestolarda dile getirilen konu absürtlükten öte bir mana taşımıyor aslında ama yine de gönül 100 sene öncesinde bizim olan toprakların yine bizim olmasını istemez mi? Bu vatandaşların dile getirdiği de aslında böyle bir dilek..Hayal olsa da.
Şimdi gelelim bu Oflu vatandaşlarımızın protestoları, Cumhurbaşkanına hitaben yaptıkları seslenişlerin nasıl karşılandığına, yani bu harekete ne gibi tepkiler verilmiş?
Verilen tepkilere baktığımızda tepki verenlerin nazarında Kudüs’ün hiç kıymet-i harbiyesi yok. Yani Türk vatandaşları olarak bazılarımızın ( Ki büyük bölüm ) ’’Kudüs için savaşırız’’ demesi ile bizle hiç alakası olmayan diyelim ki ’’Yenizelanda’nın başkenti Wellington’u almak için savaşmaya hazırız’’ demesi arasında hiç bir fark yok. O bakımdan da yorumlarında Kudüs kelimesi hiç geçmiyor bile. Kudüs onlar için o denli yabancı, o denli uzak, o denli bizle alakasız bir şey...
Peki Kudüs’ü söz konusu etmediklerine göre neye yorum yapmışlar?
Resimdeki pankartlardan birinde olması gerektiği halde olmayan bir virgüle yorum yapmışlar.
Evet evet, bir virgüle...
Vatandaş ’’ 15 Milyar Müslüman’’ yazmış. 1 ve 5 rakamları arasına virgül ( ya da nokta ) koymayı unutup ’’ 1,5 Milyar Müslüman’’ yazacağı yerde ’’15 Milyar Müslüman’’ yazmış ya bunlar da bu hatayı görmüş ya, Kudüs müdüs tiklerinde değil artık. Saldırılacak hedef belirlenmiştir. O hedef de ne İsrail, ne de ABD...O resimdeki vatandaşlar...Hele de içlerinde iki tane sakallı, sarıklı, cübbeli vatandaş var ya tamam... ’’Saldır Co...’’
Görüyorsunuz değil mi? Düşman tek kurşun atmadan nasıl zafer kazanıyor?
Ne demişler o olmayan virgül yüzünden peki?
’’Kardeş, sizin badelenmekten beyniniz mi zedelendi? Dünyada 7 milyar insan yaşarken, bunlar 15 milyar Müslümanı nerede saymışlar acaba?’’
Aslında kendileri de yazdıkları yorumda bir imla hatası yapmışlar. Çünkü ’’ Badelenmek ’’ değil o dedikleri şey ’’ Bademlenmek ’’
Neyse...Onların imla hatalarına aldırmıyorum. Yalnız -en azından- biri bile ’’Kudüs’te yaşayan Müslümanlar ABD ve İsrail’in merhametine terk edilemez’’ Demiyorlar. Konu Küdüs filan değil. Kim takar Kudüs’ü, hazır saldıracak asıl düşmanı (!) bulmuşken... Oysa o düşmana saldıracaklarına, enerjilerini İsrail ve ABD için harcasalar belki bir ihtimal Kudüs’te bir tek çocuğun bile olsa ölümüne mani olacaklar ama o da umurlarında değil. Rachel Corrie olmanın ne alemi var değil mi?
Bildiğim halde kasıtlı olarak soruyorum: ’’Bademlenmek nedir?’’
Cevap yine ’’Badelenmek’’ olarak gelse de beklediğim cevaba çok mu çok yakın. Aynen şöyle:
’’yel estikçe şıh patlaması yaşanan canım ülkemde kendi cinsel isteklerini de kandırdığı insanlar üstünde gideren bir şarlatan lafıydı bu. O gün öğrendik şeyhe kayıtsız şartsız itaatin şart olduğu. Allah’tan önce şığ.Badelenmek de o şığın müridleriyle (kadın erkek) cinsel münasebetinin adıydı. İyi malzeme... Asır geçse ben bile laf sokmak için kullanırım. Topu sapık, hepsi sapık sapkın, şirkle burun buruna...’’
Bademlenmek tam olarak bu değil ama bu iğrenç iftiranın ne olduğunu anlatıp daha fazla midelerinizin bulanmasına sebep olmayacağım. Yalnız hemen şunu söyleyeyim. Eğer ne olduğunu araştırır da bulursanız bilin ki bu iftira aslında en başta Peygamberimize atılmış bir iftiradır.
Peygamberimize ’’ Bademlenmek ’’ İftirasını atan sapık müfterilerin lafını alacaksın, Pkk severlerin sayfalarından aldığın resmi paylaşacaksın sonra da hiç bir sosyolojik araştırma yapmadan, elinde hiç bir veri olmadan resimdeki insanlara -içlerinde sadece iki tanesi sakallı, sarıklı, cübbeli olduğu için yani bir ihtimal bir şeyhin müridi olduklarından ’’ Topu sapık, hepsi sapık’’ Diyecek ve Peygamberimize iftira atan bu hainlerle aynı dili kullandığın halde bir de şirkten bahsedeceksin. Kaldı ki eğer resim üzerinden konuşuyorsak o insanların şirk içinde olduğunu gösteren hiç bir ifade yok taşıdıkları pankartlarda.
Neden ’’Dış düşmana ihtiyacımız yok ’’ dediğimi anlıyorsunuz mutlaka.
Yarın bir savaş olsa bu ülkede bazı vatandaşlar ellerine verilecek olan silahı ABD ya da İsrail’e değil, 1 ve 5 Rakamları arasına bir virgül koymayı unutan bu ülkenin insanına doğrultacaklardır.
En azından ’’ Kudüs her din için önemlidir. Eski statüsü korunmalıdır ’’ Diyecekleri yerde ’’ Laf sokmak için bir fırsat buldum. Sokayım lafımı ’’ Diyeceklerdir.
Kudüs için bir şeyler yapmak, savaşmak istemiyorsa bile iyi bir fikir üretmek yerine kendi ülkesinin vatandaşına saldıracaktır sırf ya içlerinde iki sakallı, sarıklı, cübbeli gördüğü için ya da ülkenin cumhurbaşkanına ’’ Başkomutanım’’ dedikleri için.
Kendi karakterini ’’ Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir ’’ Diye ifade eden Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde olduklarını sık sık dile getirmek ama ülkemizin Cumhurbaşkanının ’’ İsrail bir terör devletidir ’’ Sözünden bile rahatsız olup onun bu sözlerine karşılık olarak Netenyahu’nun ’’ Kürt köylerini bombalayan bir liderden ahlak dersleri alacak değilim’’ sözlerini ’’Netanyahu, bunu neden dedin yahu? Sesi kesiliverecek şimdi..’’ yorumuyla ve büyük bir zevkle sunan alçakların kuyruğuna takılıp bilerek ya da bilmeyerek İsrail borazanlığı yapmak Atatürk ilke ve idealleriyle ne derece bağdaşır onu da ayrıca sormak lazım.
Ha bu arada...
Yazımda, yukarıdaki resimle ilgili olarak ’’ İçinde Kudüs kelimesi geçen tek yorum yok’’ Demiştim ya, bir tane var. Aynen şöyle:
’’ULAN GAVATLAR HAYATLARI BOYUNCA TÜRK MİLLETİNİ SIRTINDAN VURANLAR İÇİN Mİ EVLATLARIMIZI KURBAN VERECEĞİZ.SİZ KİMSİNİZ Kİ 80 MİLYONUN ADINA KONUŞUYORSUNUZ.ÇOK MERAKLIYSANIZ KİM TUTUYOR SİZİ SÖYLEYİN SİZİ DE MAVİ MARMARA İLE ATIVERSİNLER KUDÜSE’’
Evet...Allah bu millete bir savaş yaşatmasın. Düşmandan önce birbirimizi boğazlarız Allah muhafaza. O yüzden ben dindar vatandaşlarımıza da derim ki el açıp da ’’ Bir savaş olursa bize feth-i mübini ihsan et Ya Rab !’’ diye dua edeceğinize ’’Ey Allahım ! Bu ülkeye bir savaş yaşatma. Yoksa düşmanı bırakıp birbirimizi yiyeceğiz ’’ Diye dua edin.
Son bir mesajla noktalayayım.
’’Kudüs yüzünden savaş olacak. Eyvah eyvah rahatımız kaçacak ’’ diye uykuları haram olanlar !
Korkmayın ! Rahat olun !
28 Mart 1949 da Milli şefimiz döneminde İsrail Devletini tanıyan ilk Müslüman devletin Türkiye olması ve o gün bu gündür Filistin topraklarında bir İsrail Devletine başta Türkiye olmak üzere tüm Müslüman devletlerin alıştığı gibi Kudüs’ün, İsrail’in başkenti olmasına da zamanla alışırız. Hiç kimse savaş mavaş yapmaz Kudüs yüzünden. Rahat rahat uyuyabilirsiniz.
Ama şuna özellikle dikkat edin hele de kendinize Atatürkçü diyorsanız: 1. Resmi alıp paylaştığınız kişi yani Arman Salepçi denen ve profil resmi olarak hâla ’’Gezi ’’ yazısını kullananan Gezi zekalı kendi sayfasında başka neler paylaşıyor?
O zaman belki göreceksiniz bu hainlerin özel harekatçılarımıza ’’ Oğlan ’’ diye hakeret ettiklerini ve ’’ Hemen ölüyorlar ’’ Diye dalga geçtiklerini...
O zaman belki göreceksiniz bir resmini paylaştığınız bu hainin ve bunun gibilerin İsrail’e ’’Terörist devlet ’’ Denilmesine nasıl tahammül edemediklerini...
YORUMLAR
Değerli hocam, savaş ölümü ve ölümden beter zulümleri göze almayı gerektirdiği kadar, sizin de bu yazıyla belirttiğiniz gibi birleşilen iradenin yolunda yüksek bir bilinç de gerektirir...
Zaten şimdi olup biten de 'irade'de birleşilmemesi için algı yönetiminden, provakasyondan başka şey değil...
Yani 'yüksek bilinç'in ortaya çıkmaması için...
Yazı, buna nasıl çanak tutulduğunun örneklerini içeriyor...
Dolayısıyla, bir savaşın öncesinin ne kadar önemli olduğunu, savaşı ve sonucunu ne kadar belirlediğini çıkarsamak güç değil...
'Yüksek bilinç'te birleşmek zorunda olanlar bu kadarını idrak etseler, yeter...
Sanırım, murat edilen de bundan ötesi değil...
Selam ve saygılarımla.