- 933 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
HEDİYELEŞME=ARMAĞAN
HEDİYELEŞME=ARMAĞAN
Hediyeleşme Müslüman kardeşliğini tesis eden en büyük etkenlerden biridir. Müslümanın yol göstericisi Kuran ve sünnet; gerçekten iman etmenin temelini Müslümanların birbirini sevmesin de ve Müslüman kardeşliğinde görmüştür.
Hediye, insanların birbirlerinin kusurlarını görmemesine ve yakınlaşmasına vesile olur. Sözle dile gelmeyen sevgi, hediye ile kalbe girer. Dostluklar kurar.
Peygamber Efendimiz’in (asm) sünnetidir. Cenab-ı Hakk’ın muhabbetini kazanmaya vesiledir. İnsanlar arasındaki sevgiyi pekiştirir. Gönüllerdeki kırgınlığı, düşmanlığı giderir. Maişet işinde yardımlaşmaya vesiledir. Sıla-i rahim bağlarını güçlü tutar. Rızıkta berekete vesiledir. Komşunun komşu üzerindeki hakkıdır.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Müsafeha edin, müsafeha kini, kırgınlığı giderir. Hediyeleşin, çünkü hediye, sevgiyi artırır, düşmanlığı giderir.) [İbni Asakir]
(Hediyeleşin, çünkü hediye, aradaki muhabbeti artırır.) [Beyheki]
(Hediyeleşin, çünkü hediye, dostluğu artırır, kini, düşmanlığı giderir.) [Taberani, Ebu Nuaym]
(Talep etmeden verilen hediyeyi kabul edin!) [Hakim]
(İstemeden verileni alın! O, Allahü teâlânın gönderdiği rızktır.) [Beyheki]
(Hediyeyi reddeden, Allahü teâlânın verdiğini reddetmiş olur.) [Ramuz]
(Davete icabet edin, hediyeyi reddetmeyin!) [Buhari]
(Hediye, Allahü teâlânın gönderdiği güzel bir rızktır. Hediyeyi kabul edin ve karşılığında daha güzelini verin!) [H.Tirmizi]
(Hediye verene, siz de hediye verin! Eğer verecek bir şey bulamaz iseniz, onun için dua edin ki hediye karşılıksız kalmasın!) [Nesai]
(“Efendimiz (asm), hediyeleşmenin insanlar arasındaki saygı ve dostluğu geliştirdiğini, kıskançlık, bencillik ve cimrilik gibi kötü duyguları giderdiğini ve rızkın genişlemesine vesile olduğunu ifade eder.”) (Muvatta, Müsned, Tirmizi)
Günümüzde hediyeleşme rüşvet ve kardeşliğin bozulmasında en büyük etken olarak kullanılmaktadır. Art niyetli hediye reddedilmelidir. Karşılık beklenmeden verilen hediye daha makbuldür. Az da olsa hediyeye karşılık verilmeli verilemiyorsa, verene dua ederek ödenmelidir. Selam vermek, güzel sözler söylemekte en güzel hediyedir. Karşılıksız hediyeleşme, insanları kardeş etmez uzaklaştırabilir. Müslüman hediyesini, varlığı ve imkânı ölçüsünde, canı gönülden -karşılık beklemeden- verecektir. Hediyeyi alan da “imkânı ölçüsünde” en iyisini vermesi güzel görülmüştür.
Cemiyetlerde hediyeleşme,
Cemiyetlerde hediyeleşme; karşılık beklenir hale, borca dönmüş, imkânı olmayanlara da eziyet haline gelmiştir.
İmkânı olanlar, olmayanlarda, imkân sınırlarını aşarak borçlandırma ve borç ödeme yarışına dönüşmüştür. Gösteriş aracı haline getirilmiştir. Bu kardeşliği zedeleyen, istenmeden borçlandırılan halin birbirinin ihtiyacını karşılamada yükünü paylaşmada katkısı olmadığı aşikârdır.
Altın hediye değil borçtur. Hediye ya da ihtiyaç halinde kolaylaştırıcı unsur değildir. Dar gelirli altın hediyeden korkar hale gelmiştir. Belki de zulüm aracıdır. İmkânlar eşit değildir, onun için karşılık beklenmemelidir.
Cemiyet yapan herkes bilir ki; Altın getirene altın götürmek zorundadır. Altın borçtur. Karşılığı verilmezse genelde sabittir, dedikodusu olur söylenir. Dile düşürür, ruhu şeytanlaştırır. En yakınlar arasındaki kardeşliği zedeler, amacından sapar.
Yaşanmış bir hikâyedir.
“İki kardeş miras yüzünden dargın oluyor, birisi diğerine diyor ki” senin çocuklarının sünnet ve düğününden 3 çeyrek altın borcunu da ver diyor. Borç ödeniyor." Hepimiz benzer hikâyelere şahit olmuşuzdur.
İşin sonunda borçlu gitmekte var.
Altın hediyenin, Müslüman kardeşliğine de, kan kardeşliğine de bir faydası olmadığı görülmektedir. Cemiyetler de maddi olarak daralanlara, hediye değil borçtur. Fakir varlıklı birini cemiyetine davet etmekten çekinmek zorunda bırakılmamalıdır. Gösteriş için hiç kimse imkânını zorlayarak altını hediye vermemelidir. Veren de susmalıdır. Bazen susmak ta insanlığa ve kardeşliğe en büyük hediyedir.
RK
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.