YAŞAMIN YAP_BOZLARI
Bu gün,yaşamımı geçmiş ayrıntıları ile hatırlamaya çalıştım.Sanki bir puzzle oyunu oynar gibi...Önce manzaranın ne olması gerektiğini düşündüm.Düşledim belki de...Renkli-renksiz,puslu-net,değerli-değersiz,önemli-önemsiz bir sürü parça.Düşlerimin,hayalleriminbeklentilerimin,yitirmiş olduğum pek çok şeyin kaybolmuş parçaları.Neşemin,hüznümün,sevinçlerimin,acılarımın şimdi yerine oturtmayı başaramadığım,yap boz parçaları...
Boşlukları yaşamak mı daha anlamlı,yoksa doldurmak mı.?Boşlukların ne olduğunu bilmek mi daha eğlenceli,yoksa hissedip bilememek mi? Eksik kalmışlık duygusunu yaşamak,çelişkilerle yoğrulmak ve tamamlanamamak...Bazen yaşam dolduruyor boşlukları,sizin çabanıza gerek kalmadan.Bazen siz çabalıyorsunuz,bulamıyorsunuz doğru parçayı.Ya da bulduğunuz doğru bir parçayı yanlış bir yere oturtuyorsunuz,saniyelerle.Bazen ,doğru parçalar bir türlü yerini bulamıyor, koşulların etkisi ile...Bozmak istiyorsunuz bazen,güzel olan bir şeyi.kendinizin bile anlayamadığı pek çok nedenle.
Mutluluğun,aşkınkazanmanın,kaybetmenin,sevincin,acının yap-bozlarını yaşıyoruz tanımsız.Bazen itinalı,bazen alalacele.Daima eksik kalmışlık duygusu ile.Parçalar tutuşturuluyor elimize...sistemin,düzenin istediği,görmeyi arzuladığı manzaralar yaratıyoruz bize ait olmayan.Ellerimiz isteksiz,ellerimiz tutuk,ellerimiz beceriksiz.Hayallerimiz başka oyunlar da,düşlerimiz bir küçücük çocuk özgürlüğünde ki oyunlarda.Yollar işaretli,yollar yön gösterici,yollar alabildiğine dar. ıysa yaşam karışık,yaşam milyarlarca yap-boz parçası ile önümüzde.Bütünlüğü,düzeni,tamamlanmışlığı istemiyor yaşam...Çelişki istiyordüşünceler,çalkantı istiyor yürekler.
Bazen,çok uzaklardan alıp bir parçayı,yüreğinin bir köşesine yerleştiriyorsun,hiç oynatmamacasına.Bazen,seninle çok uzun bir zaman diliminde var olmuş bir parçayı,gömmek istiyorsun okyanusların en derinlerine.Bazen kırıp attığın,küçücük bir puzzle parçası intikamını alıyor yıllar sonra.Ve oynadığın ve bozduğun ve yerleştirdiğin parçalar yeniden,yeniden çıkıyor karşına,beklediğin ya da beklemediğin zamanlarda.Bazıları hayatının dama taşları oluyor,kimsenin oynamasına izin vermeyeceğin.Bazıları derinlerde ki nadide taşlar misali saklanıyor titizlikle.Bazıları küçük,değersiz kum taneleri...
yaşam bir yap-boz mu?
Bozmadan yaşayacağımız aşklar,bozmadan yaşayacağımız sevgiler,inançla tamamlayacağımız puzzle-ler dileğim ile...
YORUMLAR
" Bu gün,yaşamımı geçmiş ayrıntıları ile hatırlamaya çalıştım.Sanki bir puzzle oyunu oynar gibi..."
BU HAYAT BİZİM LİLİ...
KENDİ HAYATIMIZ...
BENLİĞİMİZ...
ACISIYLA , TATLISIYLA...
HAYATIN KENDİSİ BİLE ZATEN BİR OYUN DEĞİL Mİ...?
DEMİŞSİN YA; PUZLE GİBİ...
ÖNEMLİ OLAN , BU OYUNDAN ZEVK ALABİLMEK...
HAYAT OYUNUNDA YANİ...
SEVGİLERİMLE LİLİ...
zekice tarafından 4/20/2007 5:34:03 PM zamanında düzenlenmiştir.
"Bazen,çok uzaklardan alıp bir parçayı,yüreğinin bir köşesine yerleştiriyorsun,hiç oynatmamacasına.Bazen,seninle çok uzun bir zaman diliminde var olmuş bir parçayı,gömmek istiyorsun okyanusların en derinlerine.Bazen kırıp attığın,küçücük bir puzzle parçası intikamını alıyor yıllar sonra.Ve oynadığın ve bozduğun ve yerleştirdiğin parçalar yeniden,yeniden çıkıyor karşına,beklediğin ya da beklemediğin zamanlarda.Bazıları hayatının dama taşları oluyor,kimsenin oynamasına izin vermeyeceğin.Bazıları derinlerde ki nadide taşlar misali saklanıyor titizlikle.Bazıları küçük,değersiz kum taneleri..."
.......
YAŞAM GERÇEK BİR YAP-BOZ OYUNU..
HER GÜN OYNANIR VE GECE BİTER SABAH YENİDEN BAŞLARIZ
OYUNU KURALSIZ OYNAYANLAR CEHENNEME ÇEVİRDİ YAŞLI DÜNYMIZI..!
TEŞEKKÜRLER HARİKA BİR YAZI..
Haklısınız...
Yaşam tıpkı yap boz misalinizdeki gibi bizler yaptıkça irademiz dışı bozulan, bazen de kendi isteğimizle itilerek devrilen taşlarla örülü.
Marifet, bozulan taşların altında kalmadan yürüyebilmek kaçınılmaz sona.
Aslında kaçınılmaz son dediğimiz yol, öyle sanıldığı kadar uzun da değil hani. Maratona soyunmuşken bir anda slaloma dönüşebilecek kadar belirsiz bir koşu bizimkisi.
Zaten her şey öyle değil midir? Sevinçlerimiz, kederlerimiz, sevdalarımız da tıpkı maraton/slalom misali beklenmedik anda start alır ve yine beklenmedik bir anda son bulmaz mı?...
Tebrik ederim. Yazdıklarınız işte bütün bunları düşünmeme vesile oldu.
Sevgi ve saygılarımla...
Tamer Duran