- 1292 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SİYAHİ BİR GECE*
SİYAHİ BİR GECE
Hayallerin ötesinde, mum ışığı eşliğinde zaman geçerken, hayatın acılı sert darbeleri yankılanıyordu yüreklerde. Siyahi bir gece, zifiri karanlığa zehir katıyordu, ardından saatler ilerlerken, hayaller, bir dağın yamacında hüzün dağıtıyordu. Yürekler derin derin sessizliklerin nefesini soluyordu...
İşte o gece, mutluluk perdesi kapanarak, zamana ağır darbeler vuruyordu. Kilit vurulan kapılar bir bir kapanıyordu sevgilere ve içimizde biriken matem damlacıkları yürekleri dağlıyordu...
Karanlıklara gebe bir bulut beliriyordu, yorgun bedenler “hunharca” katlediliyordu. Bir yetimin gözlerinde beliriyordu yalnızlığın kahreden yüzü. Daha ne olsun dercesine, gönüller isyan ediyordu bitip giden kocaman değerlere ve aniden siyahi bir gece karanlığına gömülüyordu yüreklerin kanuni sırları...
“Gel zaman, git zaman, umutları fidan ekip, yüreklere dikmeyi bile beceremedik!”
Şimdilerde; bir kaşık çorbanın kıymetini süzüyordu minicik çocuğun gözleri. Sevdaların haykırışlarıyla zeminler tir tir titrerken, aldanışlar kabuk tutmuş bedenleri kirletirken, her tarafı alevler gizliden sarıyordu...
Hiç bitmeyen özlemlerin, sevgilerin yaralarına, yarınlar bile tuz basamıyordu. Umutlar tükenmeden, geleceğe bembeyaz ışık saçarak dim dik kanatlanan güzellikler eksilmesin asil bedenlerde...
Mehmet Öksüz
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.