- 296 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
NAMLUNUN UCUNDAKİ BEN- KISIM -2 Bölüm-4
NAMLUNUN UCUNDAKİ BEN- KISIM -2 Bölüm-4
Sedat Amirimin söylediği gibi yolculuk iki saate yakın sürdü. Otelde odalarımıza yerleştiğimizde neredeyse akşam olmuş ve hava kararmaya başlamıştı. Yapacak başka işimiz olmadığı için odalarımıza çekilerek bize katılacak iki arkadaşımızı beklemeye ve bu arada biraz dinlenmeye karar verdik. Yorgunluğun verdiği ağırlıkla hepimiz sabaha kadar deliksiz bir uyku ya daldık. Sabah sekiz dolaylarında yorgunluğumuzu atmış zinde bir şekilde uyandık. Otelin iki bina yakınında bir çorbacıda neşe içinde kahvaltımızı yaptıktan sonra otel lobisine bir not bırakıp etrafı dolaşmaya başladık.
Tugay Baş komiser_ Hanımlar dolaştığımız yeter. Otele dönsek nasıl olur?
Saate baktım otelden ayrılalı neredeyse iki buçuk saat olmuştu. ‘’ Vay canına vaktin nasıl geçtiğini anlamadık. Hadi dönelim artık’’.
Otelden içeri girdiğimiz anda Heval’in gözleri fal taşı gibi açıldı. Hızlanarak esmer bir kızın önünde dikildi.
Heval Baş komiser_ Senin burada ne işin ver Hazal?
Hazal Komiser_ Ben görevle buradayım. İstanbul’dan gelen sivillerle buluşacağız.
Heval Baş komiser_ Allah’ın belası burada da mı karşıma çıkacaktın? Büşra bu şerefsizin yüzünden sürüldüm İstanbul’a.
Hazal Komiser_ Şerefsiz sensin ağzını topla. Bende Vana sürüldüm.
Büşra Baş komiser_ Nedir bu haliniz yakışıyor mu size?
Heval Baş komiser_ Bu var ya bu..
Hazal Komiser_ Lütfen sus önce işimizi yapalım ondan sonra ne anlatırsan anlat.
Heval Baş komiser_ Hadi öyle olsun bakalım. İş bittikten sonra sende biteceksin.
‘’ Kavganız bittiyse tanışalım, Ben Van Asayişten Hansa Baş komiser. Sizin ekibe takviye olarak katılmak üzere görevlendirildik.’’
Büşra Baş komiser_ Tanışma faslı sona erdiğine göre yukarıya odama çıkalım Kürtçen nasıl Hansa?
Hansa Baş komiser_ İşimizi görür merak etme
Heval Baş komiser_ Çok iyi.
Odama çıktık her birimiz bir yere oturduktan sonra, niçin burada olduğumuzu geniş bir şekilde özetledim.
Hazal Komiser_ Hayret buralarda Rıfat için buralarda çok başka şeyler anlatılıyor. Sahi Rıfat nerede?
Haval Baş komiser_ Bu da planın bir parçasıydı.
Hepimiz o anda Rıfat’ın aramızda olmadığını fark ettik.
Büşra Baş komiser_ Tugay, şunun odasına bir baksana bizimle gelmedi hala yatıyor mu?
Tugay bir koşu gitti. Gitmesiyle dönmesi bir oldu.
Tugay Baş komiser_ Allah kahretsin odasın da yok. Lobiye sordum bizim arkamızdan çıkmış. Eğer ortadan kaybolursa… Düşünmek bile istemiyorum. Tam bir fiyasko olur bu operasyon.
Tam bu sırada kapı açıldı ve Rıfat içeri girdi. Herkes Rıfat’a yiyecekmiş gibi bakıyordu.
Rıfat_ Ne? Haa benim ortadan kaybolduğumu sandınız. Anladım. Bir ara düşünmedim değil ama aha şu Baş komiser var ya ona sözüm var. Bana lahmacun ısmarlayacak hele ısmarlasın ondan sonra firar etmeyi düşünürüm.
Büşra Baş komiser_ Yine mi lahmacun Allah’ım bu adam beni batıracak.
Hepsi kahkaha ile gülmeye başladı. Yeniler bize şaşkın, şaşkın bakmaya başladılar.
Rıfat_ Siz gezerken ben bir arkadaşla buluştum ve Kalaycı Musa’ya haber gönderdim. Gittiğimizde orada olacaktır. Şemdinli’ye yolculuk başlıyor. Hazır mıyız?
Hep bir ağızdan cevap verdik hazırız.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.