- 458 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YASEMENLER DİLE GELDİ
Zamanın müthiş ve zalim yapaylığı okşamaya kıyamadığımız çiçeklerin dahi birtakım doğal özelliklerini yitirmelerine neden olsa da acımasızca…
İçin için şakıyan anlamlı dillerine, seyrine doyulmayan soylu duruşları ve anılarda ölümsüzleşen efsunlu adlarına dokunmaya güçleri yetmemiştir yine de.
Perde alkışlarla açıldığında her birini şarkılarla birlikte terennüm etmek isteyeceğiniz ışıl ışıl ve çok zarif bir dinleyici topluluğuyla göz göze geldik.
Uzun yılarını musikiye vermiş, ayrıca yüksek mimar ve gerçek bir Beyefendi olan hocamız ve benim için her daim elleri öpülesi çok değerli saz üstatları ve de özenle seçilmiş eserlerden oluşan renkli bir repertuarla başladı konserimiz.
Koronun okuduğu eserler ağırlıkta olmakla birlikte solistler de kendilerine verilen parçaları seslendirdiler sırayla.
Benim payıma ise hayranı olduğum değerli Güftekar/Bestekar Zeki DUYGULU’ nun güftesi ve bestesi yine kendisine ait çok eski ve baş sırada yer alan beğendiğim Uşşak makamındaki içli bir eseri düştü.
Aslında yaşamım boyu bana yol arkadaşlığı etmiş olan hüzün ve yalnızlığın doğuştan bana verilen ve üstesinden gelinmesi hiç de kolay olmayan özel duygular olduğunu düşününce bu şarkının da ruhuma ne kadar yakıştığını gördüm.
Yasemenler dile geldi
Bülbül uçtu güle geldi
Bahçeler hep yeşillendi
Yine cananım gelmedi
Bilmem/bilmem
Neden bilmem
Gitti cananım gelmedi.
Yasemenler dizi dizi
Kimse bilmez halimizi
Kavuşmadan öldürecek
Bu sevda her ikimizi
Bilmem bilmem neden bilmem
Ah nazlı canânım gelmedi
Konserin birinci bölümünü hiçbir aksaklık olmadan dinleyicimizin gönülden alkışları ve yüzlerindeki sıcacık gülümsemeyle tamamladık.
Benim solom konserin ikinci bölümdeydi. İsmim anons edildiğinde diğer arkadaşlarım gibi mikrofona kaç adımda ve nasıl gittim bilmiyorum.
Şarkının ikinci kısmının son kuplesi olan “gitti cananım gelmedi” sözleriyle birlikte siyah eldivenli ellerimi yukarıya hafif kaldırmamla birlikte, bir kısmı Adalar’ dan bir kısmı Kocaeli’ den gelen canımın ta içi can dostlarımın yoğun sesli tezahüratlarıyla salon ayağa kalktı adeta..
Sizi ölesiye seviyorum şarkılar…
Ve sizleri de çok değerli musikişinas insanlar..
Çünkü biliyorum ki sizler kalbi incecik taze bir gül yaprağı kadar narin, ruhu hayatın en büyük gerçeği sevgi aşk vefa ve içli sevdalarla kanatlı nadide insanlarsınız. Bir granit duyarsızlığına sahip sıradan insanlara karşın..
Bu yazımı çok daha önce kaleme almıştım. İkinci kez yayınlamamın nedeni ise; bu gün kurdeleli şiirin başlığına gözümün takılmasıyla oldu.
“Yine Hazan Mevsimi Geldi.”
Şiir çok çok değerli öncesinde insan sonrasında kıymetli müzik öğretmeni bestekar şair ve yazar üstadımız sayın Halil Şakir’ e aitti.
Bir kez daha saygı ve sevgilerimi yolluyor um kendilerine. Ayrıca kendilerine ait besteyi Face sayfasında görmeniz de mümkün.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.