- 402 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
NAMLUNUN UCUNDAKİ BEN- KISIM -2 Bölüm-2
NAMLUNUN UCUNDAKİ BEN- KISIM -2 Bölüm-2
Sabah mesai saati başladığında Sedat amirin odasında buluştuk. Dün yaşadıklarımızı atlamadan anlatmaya çalıştım. Eksik kalan yerleri de Rıfat tamamladı.
Sedat Amir_ Rıfat yavaş, yavaş güvenimi kazanmaya başladın. İnşallah böyle devam edersin.
Kayserili_ Daha yeni başladık Amirim. Farkında değilsiniz ama operasyon başladı. Dün ilk adımı attık. Bugün sırada ikinci adım var.
Sedat Amir_ İkinci adımda hedef neresi?
Kayserili_ Hedef İzmit. Bugün yanımızda Heval Baş komiserde bulunacak. Şimdi Ben Heval Baş komiserime bir adres vereceğim bizden evvel yola çıkıp orada bizi bekleyecek. Ama bizden uzak duracak ve biz nereye gidersek gölge gibi takip edeceksin.
Heval Baş komiser_ gideceğim yer kahve mi?
Kayserili_ Evet ama merak etme o kahveye kadınlar da gidiyor. Dikkati çekmeyen bir yere otur. Ha Büşra Baş komiserime verdiğim elbiselerden bir takımda sana aldım. Kıyafetini değiştir.
Heval Baş komiser _ Tamam anlaşılmıştır.
Kayserili_ Biz nereye girersek arkamızdan bir şey uydurup sende gireceksin. Ve gördüklerini Sedat Amire bildireceksin. Anlaşılmayan bir şey var mı? Eğer soracağın bir şey yoksa yola çıkabilirsin Baş komiser.
Aradığımız kahvenin önünde durduğumuzda saat On biri geçiyordu kapıyı açıp içeri girdik. Soysuz Zekeriya tezgâhın arkasında uyuklayıp duruyordu.
Kayserili_ Soysuz sen hala yaşıyor musun? Senin için öldü diyorlardı.
Soysuz_ Bana bakma kalbim ikide bir teklese de sapa sağlam ayaktayım.
Kayserili İnsan misafirlerine kahve ikram etmez mi?
Soysuz_ Kahveler nasıl olsun?
Kayserili _ Biri şekerli diğeri sade olsun.
Soysuz Kendi ellerimle yapıp getireceğim.
Biraz sonra kahveler geldi Soysuzda yanımıza oturdu. Ben yan gözle hemen kapının yanı başında oturan Heval Baş komisere baktım.
Kayserili_ Sinek hala yerinde mi?
Soysuz_ Yerinde, yerinde ama şimdi onu boş ver. Seni içeri girdiğini duyduk. Nasıl oluyor da şimdi buradasın?
Kayserili_ Orasını fazla karıştırma bir yolunu bulup çıktık. Şimdi buradayım. Tezgâhı yeniden kuracağım. Bu sefer daha güçlü geliyorum. Bana Maksut lazım.
Soysuz_ Artık Maksut sana iş vermez deşifre oldun.
Kayserili_Göreceğiz hadi çıkalım Selma.
Dışarı çıktık. Kayserili düşünceli görünüyordu. Dalgın, dalgın birkaç adım attıktan sonra, birden bana dönerek Gel şu sineği bulalım.
Birkaç sokağı geçerek bir nalbur dükkânının önünde durduk. Heval fark ettirmeden bizi izliyordu. Dükkândan içeri girdik
Kayserili_ Evlat Sinek yok mu göremiyorum?
Çırak_ Patronu arıyorsan mal almaya gitti.
Kayserili _ Ne zaman gelir?
Çırak_ Bilmiyorum efendim
Dükkandan çıktıktan sonra Kayseri’li ‘’ Heval’i ara nalbur dükkânına girsin çaktırmadan dükkânı kontrol etsin. Hadi bir yere girip karnımızı doyuralım’’ Yemek yerken Kayserili konuşmaya devam etti ‘’Heval çıkmıştır nalburdan ara Sedat Amiri arasın bu gece orası basılsın. Orada tahmin edemeyeceğin kadar çok silah var.’’ Tamam, Kayserili hemen arıyorum.
Kayserili_ Şimdi benim vereceğim numarayı ara. Açılınca telefonu bana ver.
Telefon açılınca hemen Kayseriliye uzattım. ‘’ Alo sinek sen misin?’’ ‘’ Evet, benim’’
Kayserili_ Beni iyi dinle çok önemli bir yerden istihbarat aldım senin depoyu bu akşam basacaklar hemen ne var ne yok kaldır ortadan’’
Sinek_ Tamam, hemen depoya gidiyorum yarın görüşürüz. Sen neredesin
Kayserili_ İzmit’teyim ama İstanbul’a döneceğim daha sonra görüşürüz.
Büşra Baş komiser_ Bu ne demek oluyor. Sen bizle dalga mı geçiyorsun?
Kayserili_ Hiçbir şey anlamadın değil mi?
Büşra Baş komiser_ Anlat o zaman.
Kayserili_ Ben şu anda dilimle kuş tutsam kimseyi inandıramam. Ama bu silahlar benim sayemde biraz daha sinekte kalırsa Kalmuğun yolu açılır bana. Anladın mı? Nasıl olsa silahlar yerinde duruyor bir yere gitmez.
Büşra Baş komiser_ Plan yürürse fena değil başarılı olur.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.