- 663 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
GÜLHANE PARKINDA BİR GÜN
GÜLHANE PARKINDA BİR GÜN
Yol arkadaşımla kısa bir yol hikâyesi.
03.09.2017/ Pazar
GÜLHANE PARKI HAKKINDA KISA BİR BİLGİ
Gülhane Parkı Nerede, Gülhane Parkı’na Nasıl Gidir, Gülhane Parkı’na Ümraniye’den Nasıl Gidilir, Gülhane Parkı’nın Tarihi, İstanbul Gülhane Parkı Hakkında Bilgi, Gülhane Parkı İstanbulun Neresinde?, Gülhane Parkı’na Anadolu Yakası’ndan Nasıl Gidilir?, Gülhane Parkına Pendik’ten Nasıl Gidilir,
Gülhane Parkı’nın Son hali, Gülhane Parkı’nın Tarihi Hakkında Bilgi…
Gülhane parkı – Fatih Gülhane parkı istanbul ilinin Fatih ilçesinde bulunan bir tarihi bölgedir. Gülhane parkı tarihi ve resimleri hakkında bilgileri bu makalede bula bilirsiniz. Gülhane parkı istanbulun fatih ilçesinde bulunan en eski tarihi yapıtlarından biridir. Geçmiş yıllarda gülhane parkı hayvanat vahçesi olarak kullanıyordu son yıllarda hayvanat bahçesi gülhane parkından kaldırılıp doğal bir park haline getirildi.
Gülhane parkı – Fatih
Gülhane parkı istanbul ilinin Fatih ilçesinde bulunan bir tarihi bölgedir. Gülhane parkı tarihi ve resimleri hakkında bilgileri bu makalede bula bilirsiniz.
Gülhane parkı istanbulun fatih ilçesinde bulunan en eski tarihi yapıtlarından biridir. Geçmiş yıllarda gülhane parkı hayvanat vahçesi olarak kullanıyordu son yıllarda hayvanat bahçesi gülhane parkından kaldırılıp doğal bir park haline getirildi, eşsiz benzersiz bir güzellikte olan gülhane parkı tarihi bilgilerini değerli okurlarımız için araştırdık.
Gülhane parkı osmanlı zamanlarında topkapı sarayının bir bahçesi olarak kullanılıyordu, osmanlı zamanlarında Gülhane Hatt-ı Hümayunu adıyla anılıyordu parkın adı bunun sebebi ise türk tarihinde demokratikleşmenin ilk adımı Tanzimat Fermanı, 3 Kasım 1839′da Abdülmecit döneminde Hariciye Nazırı Mustafa Reşit Paşa tarafından Gülhane Parkı’nda okunmuştur ve bu nedenle Gülhane Hatt-ı Hümayunu da denir. İstanbulun en gözde parklarından biridir gülhane son yıllarda çok sayıda değişime uğradığı için belediye tarafından restore edildi artık eski günlerini aratmayacak şekilde güzellikler bulunuyor.
GÜLHANE PARKINDA BİR GÜN
Sabah on bir otuzda yol arkadaşımla bizim evde buluştuk. Uzun bir aradan sonra yol arkadaşımla yine bir aradaydık. Evde yarım yarım saat kadar oyalandıktan sonra yola çıkmaya karar verdik. Önce sokağın başından minibüse binerek Kale centera gittik. Oradan da tramvaya Sultanahmet’e kadar laflayarak vakit geçirdik. Sultanahmet’te Durakta inip yolun karşısına geçtik ve Kafe Hakkızade’ye girerek boş bir masaya yerleştik. Birer yorgunluk çayı içtikten sonra kütüphanesine girerek kitapları incelemeye başladık. Biraz oyalandıktan sonra kafeden çıkarak ağır, ağır Gülhane parkına doğru yürümeye başladık. Hava çok güzel olduğu için Gülhane parkının önü tahminimden de kalabalıktı. Arkadaşım parka girmeden önce yan yoldan çıkarak müzeleri ziyaret etmemizi teklif etti. Bende makul bularak teklifini kabul ettim. İstanbul Arkeoloji müzesinin önüne gelince hayal kırıklığına uğradık. Zira giriş ücreti bütçemizi aşıyordu ( 20 lira) Yüzümüz düşmüş bir şekilde yeniden parkın girişine döndük ve parktan içeri girdik.
Askerliğimi parktaki hayvanat bahçesinin yan tarafında yapmıştım. En hoşuma giden şey hayvanat bahçesinin yerinde yeller esiyordu. Aradaki duvar yıkılmış ve binalar olduğu gibi ortaya çıkmış. Asırlık bir çınar ağacının altına oturduk. Yol arkadaşımın dizlerinde yatarken çınar ağaçlarının dalları arasından gökyüzünü seyrederken temiz havayı teneffüs etmek harika bir duyguydu. Parktan çıkarken mısırcı dan mısır alarak para harcama lüksümüzü kullandık. Eminönü’ne kadar yürüdük. Doksan yedi numaralı otobüse binerek eve geldik. Evde yarım saat kadar oyalandıktan sonra arkadaşımı yolcu etmek için evden çıktık dükkanın önünde vedalaştık. Arkadaşıma teşekkür etmek için yanaklarına birer öpücük kondurdum. Bana harika bir gün yaşattığı için bunu hak etmişti.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.