- 1250 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Şair Güzel Duygularla Bir Hazinedir, Açın Okuyun Gönlünü-1. Bölüm
İnsan âlemde var olduğu günden bu yana, hem kendini anlamak hem de bu âlemi anlayarak anlamlı kılmak için yaşadı… Bazen bir ağacın tazeliğinde canlılığında, bazen yazılan bir şiirde bir gülüşte, kendini ve kâinatı anladı ve yaşadı yaşattırdı. Kimisi aptalca savaşlar çıkardı ve insanlığın yok oluşuna seyirci kalınmasını sağladı, kimisi kendini şiirle, anlattı, kendini insanlığı gönlünü gönüllerini yazdı, sayısız güzellikleri âlemi gönlünü kendin yaratanını keşfetti buldu… Kimisi hayata dair soruları yanlışta buldu yaktı yıktı, bazısı şiirle sordu şiirle cevabını buldu, sormayanlara sordu sormayı bilmeyi anlattı öğretti. Kimisi cevabı insanlığı ilgilendirir mutlu eder gibi sormaktan uzaklaştı, soruları unutturmaya çalıştı, ama başarılı olamadı, çünkü şair mütemadiyen durmaksızın yazdı, durduranlara karşı çıktı zindana atıldı, memleketinden uzaklaştırıldı yine yazdı… Mevla gönül’e sen yaz dediği andan itibaren, o gönlü o şairi durdurmaya Mevla’dan başkasının gücü yetmez, bu böyledir yazmak aşktır, şair o aşkı bir tattı mı kimse ona acıyı tattırsa da, o tadın peşini bırakmaz, zehir verseler de ölümü ile şiirler yazar…
Gönüller Mevla’nın uğrak yeridir kutsaldır bildi ve gönüllere yazdı hecesinde mısrasında hep bunları ifade etti… Gönlün Mevla’nın nazargâhı olduğu gerçeğini hep bildi bu yönde yazdı, yaşadı yaşattırdı bunu kalbi ile yani gönlü ile bilen şair bilir, okuyanda bilir bu coşku ile yaşar ve yazar. Bunu her an duyan kalbi ile duyan insan ve şair için coşkulu bir yaşamdır bu kâinat insan ömrü… Kimi kendini şiirde bulur kimi bir gülüşte bir gönülde, aslında hepsi bir şiirdir gönül gibi gülümseyen ve gülümseten. İşte şair bu duygularla bir hazinedir, açın okuyun gönlünü, sizi yokluğa yokuşa çamura götürmez. Susanmışsanız berrak bir pınarın başına, yalnız kalmışsanız bir dostun durağına, yar size küsmüş işe barıştırmaya, dert sıkıntı varsa birlikte çözmeye alır götürür. Gönül bu şair bu onun ne çatısı var nede kapısında vurulacak bir kilit, insan kendi eliyle çakma Çin malı bir kilitle kapatmaya çalışır, bu kilit ise o gönlü ve kapısını çürütür ama bazıları görmez bilmez, anlatsan da bilmez. Zaten şair bilene görene hissetmek isteyene yazar, hayatta hissedenler bilenler görenler için bir dünya cennet değimlidir, hala onu elimizle cehenneme çevirmek isterken.
Uyan gözün aç durma yalvar güzel Allah’a
Yolundan izin ayırma yalvar güzel Allah’a
Her geceyi kaaim ol her gündüzü saim ol
Hem zikr ile daim ol yalvar güzel Allah’a
Bir gün bu gözün görmez hem kulağın işitmez
Bu fırsat ele girmez yalvar güzel Allah’a
Aslığı ganimet bil her saati nimet bil
Gizlice ibadet kıl yalvar güzel Allah’a
Ömrünü hiçe sayma kendini oda yakma
Her şam u seher yatma yalvar güzel Allah’a
Hey nice yatırsun dur olma bu safadan dur
Bahr-ı keremi boldur yalvar güzel Allah’a
Her vakt-i seherde bir lütfu gelir Allah’ın
Ol vakt uyanır kalbin yalvar güzel Allah’a
Allah’ın adın yadet, can ile dili şâd et
Bülbül gibi feryat et yalvar güzel Allah’a
Gel imdi Niyaziyle Allah’a niyaz eyle
Hacatı dıraz eyle yalvar güzel Allah’a
Niyazi Mısri
Seferdedir aşk eri¸
Dostdur dilde ezberi¸
Verince cân u seri¸
Gönül yâra yâr olur.
Âşık aç susuz gerek¸
Her dem uykusuz gerek¸
Gamsız kaygusuz gerek¸
Gönül yâra yâr olur.
Âşık olan post olur¸
Mevlâ ile dost olur¸
Gece gündüz mest olur¸
Gönül yâra yâr olur.
Hulusi Efendi ( Ateş Divanı s.81)
Utansın
Tohum saç, bitmezse toprak utansın!
Hedefe varmayan mızrak utansın!
Hey gidi Küheylan, koşmana bak sen!
Çatlarsan, doğuran kısrak utansın!
Eski çınar şimdi Noel ağacı;
Dallarda iğreti yaprak utansın!
Ustada kalırsa bu öksüz yapı,
Onu sürdürmeyen çırak utansın!
Ölümden ilerde varış dediğin,
Geride ne varsa bırak utansın!
Ey bin bir tanede solmayan tek renk;
Bayraklaşamıyorsan bayrak utansın!
Necip Fazıl Kısakürek
İşim Acele
Gökte zamansızlık hangi noktada?
Elindeyse yıldız yıldız hecele!
Hüküm yazılıyken kara tahtada
İnsan yine çare arar ecele!
Gençlik... Gelip geçti... bir günlük süstü;
Nefsim doymamaktan dünyaya küstü.
Eser darmadağın, emek yüzüstü;
Toplayın eşyamı, işim acele!
Necip Fazıl Kısakürek
Zulmü Alkışlayamam
Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
Biri ecdadıma saldırdımı, hatta boğarım! ...
-Boğamazsın ki!
-Hiç olmazsa yanımdan kovarım.
Üçbuçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!
Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!
Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!
Adam aldırmada geç git! , diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu...
İrticâın şu sizin lehçede ma’nâsı bu mu?
Mehmet Akif Ersoy
Ey Uyan Yolcu
’’Allah’a dayandım! ’’ diye sen çıkma yataktan...
Ma’na-yı tevekkül bu mudur? Hey gidi nadan!
Ecdadını, zannetme, asırlarca uyurdu;
Nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu?
Üç kıt’ada, yer yer, kanayan izleri şahid:
Dinlenmedi bir gün o büyük nesl-i mücahid.
Alemde ’’tevekkül’’ demek olsaydı ’’atalet’’
Miras-ı diyanetle yaşar mıydı bu millet?
Çoktan kürenin meş’al-i tevhidi sönerdi;
Kur’an duramaz, Nezd-i İlahi’ye dönerdi.
’’Dünya koşuyor’’ söz mü? Beraber koşacaktın;
Heyhat, bütün azmi sen arkanda bıraktın!
Madem ki uyandın o medid uykulardan,
Bir parçacık olsun, hadi, hiç yoksa, kımıldan.
Dünya koşuyorken yolun üstünde yatılmaz;
Davranmayacak kimse bu meydana atılmaz.
Müstakbeli bul, sen de koşanlarla bir ol da;
Maziyi, fakat, yıkmaya kalkışma bu yolda.
Ahlafa döner, korkarım, eslafa hücumu:
Mazisi yıkık milletin atisi olur mu?
Ey yolcu, uyan! Yoksa çıkarsın ki sabaha:
Bir kupkuru çöl var; ne ışık var, ne de vaha!
Mehmet Akif Ersoy
Bende bir şiirler katılayım.
Gönülde açan değil mi gül ağacı
Hepimiz değil miyiz kardeş bacı
Gelin canlar bu şenliğe gelin
Kardeşlik işte gönüllerin tek ilacı
Bu dünyada kardeşlik imanla gerçek
Yalanlar şeytanla bizleri bitirecek
Ölüm elbet bir gün kapımıza gelecek
Kardeşlik işte gönüllerin tek ilacı
Hepimiz yola çıkalım bacı kardeş
Hepimiz değimliyiz hakka giden yolda yoldaş
Sırrımız varsa saklarız oluruz biz sırdaş
Kardeşlik işte gönüllerin tek ilacı
Ayrı kalırsak yaralarımız sızlıyor
Zalim karşımızda sırıtarak oturuyor
Bizi birbirimizde ayrı görünce vuruyor
Kardeşlik işte gönüllerin tek ilacı
Aşık Gülveren’im gönülde olsun yerin
Gönülde olursan olur yerin serin
Zalim ile şeytan ister olsun ister yerin derin
Kardeşlik işte gönüllerin tek ilacı
Aşık Gülveren
Devam Edecek İnşallah
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.