- 1969 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
KONUŞAMADIĞIMIZ ENSEST----1. BÖLÜM----
ALTI SENEDEN UZUN BİR ZAMANDIR ÜYESİ OLDUĞUM BU SİTEDE İLK OKUDUĞUM VE YORUM YAZDIĞIM YAZI ENSEST ÜZERİNEYDİ. O ZAMAN YAZARA TEPKİ GÖSTERMİŞ VE ’’ YAZACAK BAŞKA KONU BULAMADIN MI KARDEŞİM?’’ DEMİŞTİM. ALTI SENE SONRA GÖRÜYORUM Kİ ASIL YAZILACAK KONU BUYMUŞ. MAALESEF SUSA SUSA MİNİK BİR KAR TOPUNU BİR ÇIĞ HALİNE GETİRDİK VE ALTINDA BOĞULUYORUZ TÜM DÜNYA OLARAK.
Ben deyim kurgu siz deyin gerçek. Ya da ben deyim gerçek siz deyin kurgu...
...............................................................................................................................
Feride her sabah olduğu gibi o gün de sahip oldukları bir inek ve iki keçinin sütünü sağmak üzere elindeki kovayla ahıra yönelmişti. Ama bir gariplik vardı. Her sabah bu saatlerde böğürtüleriyle ortalığı inleten ne inek, ne keçiler ne de minik buzağının hiç sesi gelmiyordu. Ahır tam bir sessizliğe bürünmüştü.
Yavaşça kapıyı açtı ve açtığı anda gördüğü şey karşısında buz kesti adeta. Elindeki kova yere düştü. Kendisi sendeledi. Boğazına bir yumruk tıkandı adeta. Gözleri kocaman kocaman açılmıştı bu dehşet sahnesi karşısında...
Yaklaşık beş dakika heykel gibi karşısındaki manzarayı seyrettikten sonra canhıraş bir feryatla bağırdı:
-Seviiiimmmm. Kızımmmm.
On dört yaşındaki kızı Sevim’in cansız bedeni hükmü infaz edilmiş bir idam mahkumu misali ipin ucunda sallanıyordu. Kim bilir kaç saattir bu vaziyetteydi. Çünkü ceset tamamen morarmış, dünyalar güzeli Sevim adeta bir zombiye dönüşmüştü.
Tekrar ağzını açtığında ilk olarak kocasına seslendi.
- Osmaaannn. Yetiiişşş. Sevim kendini asmış.
Daha sonra komşulara seslendi.
-Yetişin komşular. kızım kendini asmış. Ben yandım komşular yetişinnnn...
Osman’ın, komşularının ve yedi yaşındaki diğer kızı Ümmühan’ın ahıra koşması bir dakikayı bile bulmadı. Herkes dövünüyor, herkes ağlayıp duruyordu ’’ Vah zavallı kuzum. Vah zavallı Sevim’’ Diye.
Sevim’i ipten indiren babası, bir avucunun sıkı sıkı kapalı olduğunu gördü. O eli açtığında avucunda bir kağıt vardı ve kağıtta ’’ Bu kahpe dünyaya artık daha fazla dayanamayacağım.Elveda Ümmühan. Dilerim bana olanlar sana da olmaz’’ yazıyordu.
İki saat kadar sonra polisler de eve geldiler ve Ümmühan’ın bile ifadesini aldılar. Hane halkı da Sevim’in yakın akrabaları da hep aynı şeyi söyledi polislere:
-Bir sevdiği varmış. Babası bu ilişkiye karşı çıkıp kızı sık sık azarladığı, hatta son olarak konuştuğu oğlanı dövdüğü için intihar etmiş.
Polis, Osman ve Feride’ye ’’ Ölmeden önce bir not bırakmış mı peki’’ Diye sorduğunda her ikisi de ’’ Herhangi bir not görmedik ’’ Diye ifade verdiler. Böylece olay kayıtlara ’’ intihar’’ olarak geçti ve başka herhangi bir araştırma, soruşturma yapılmadan dosya kapandı.
7 SENE SONRA....
- Allah Allah...Yani şimdi bu fotoğraftaki kız Ümmühan değil de Sevim mi?
-Evet...Ümmühan da büyüyünce aynen ablası Sevim’e benzedi.
-Gerçekten de şaşılacak derecede benziyor. Yazık...On dört yaşında bir kız bir sevgili yüzünden intihar ediyor. İnsanın aklı alacak gibi değil.
-Bak Sami. Sana bir sır vereceğim ama hiç kimseye söylemeyeceksin tamam mı?
-Sır mı?
-Evet sır...Sevim bir sevgili yüzünden intihar etmedi.
-Neden intihar etti peki?
-Babasının tacizleri yüzünden intihar etti.
-Çüşşşşşş. Tamam, Osman serserinin teki. İçki, kumar, zamparalık, hatta uyuşturcu bile var herifte ama kendi öz kızını taciz edecek kadar alçak olamaz.
-Maalesef o kadar alçak biri.
-İyi de sen nereden biliyorsun?
-Sevim bana herşeyi anlatmıştı ölmeden önce
-Sevim sana herşeyi anlattı ve sen onun halası olduğun halde sustun öyle mi?
-Osman’dan bahsediyorum Sami. Bunlar akrabalarım ama alayı tavuk keser gibi adam keser bunların. Hem annesinin bile bilip de sustuğu bir şeyi ben niçin söyleyeyim ki?
-Annesi de mi biliyordu?
-Düşünsene. Bilmese polise ’’ Hiç bir not görmedim ’’ der miydi? O notu ben de gördüm, annesi de hatta tüm komşular da...
-O kadar insan gördünüz ve polise bir şey söylemediniz ha?
-Kim söyleyebilirdi ki. Buradaki kadınların kızların en az yarısı babasının, amcasının, erkek kardeşinin, dedesinin, kayın pederinin tacizine tecavüzüne uğramıştır. Kim kimin ayıbını günahını ortaya dökebilir ki?
-Dur dur..Beynimin içine sıçtın resmen. Tamam, bura halkının yarısı ayyaş, kumarbaz ama diğer yarısı kış sabahlarında dışarı koydukları su kovası üzerindeki buzu kırıp o buz gibi suyla abdest alan insanlar. Ayrıca sarhoşu, kumarbazı hepsi Cuma namazına geliyorlar, hepsi Kurban Bayramlarında kurban kesiyorlar. Yahu bu memlekette Kurban bayramlarında kurban dağıtacak hiç kimse bulunamadığı için millet kestiği kurbanların etini Kur’an Kurslarına vermiyor mu? Nasıl olur böyle bir rezalet?
-Nasıl olur bilmem. Ama oluyor maalesef. En rezil günahı işledikten sonra kestikleri kurbanın sırtına binip Sırat Köprüsünü rahatlıkla geçeceklerini düşünüyorlar herhalde.
-Yahu herkesi anlarım da annesi nasıl susar?
-Susmak zorunda Sami. Yoksa kendisi de Ümmühan da açlıktan sürünürler.
-Bu kadar basit yani?
-Maalesef bu kadar basit.
Beynim, duyduklarım karşısında resmen durmuştu. Sofrasına oturduğum, yemeğini yeyip çayını içtiğim, zaman zaman zaman da benim evime misafirliğe gelen Osman bir sapık olabilir miydi? Haydi o sapıktı peki Feride tüm bunları bildiği halde susmuş olabilir miydi? Öfkeyle haykırdım.
-Olamaz...İnanamıyorum. Haydi diyelim ki sen sustun. Annesi nasıl susar yahu?
Saadet acı acı güldü.
-Şimdi sen de öğrendin işte. Peki konuşabilecek misin?
Beynime balyozu yemiştim adeta. Öyle ya artık ben de biliyordum gerçeği. Gerçek olmasa bile ortada çok ciddi bir iddia vardı. Peki ben konuşabilecek miydim?
Hayır..Ben de konuşamayacaktım. Kendi kendime o kadar çok mazeret buldum ki...Osman’ın sülalesi beni kıtır kıtır keserdi her şeyden önce. Sonra üzerinden yedi sene geçmiş ve dünyanın en zor davalarından biri olan ensest tacizi nasıl ispat edebilirdim ki? Ayrıca ya Sevim gerçekten de aşk davası yüzünden intihar ettiyse? O zaman bir daha Osman ve ailesinin yüzüne nasıl bakardım? İyi de Osman niçin polise ’’ Hiç bir not bırakmamış’’ Demişti? Sevim neden sadece Ümmühan’a ’’ Elveda’’ demişti de annesine ve babasına dememişti? Offff offf. Allah belanı versin Saadet. Niçin bunları bana anlattın ki? Bunca sene susmuşsun yine sussaydın olmaz mıydı?
Karmakarışık duygular içindeydim. Bir tarafta kendi ailem, biri özürlü, biri kız olan dört evladım, eşim, öte tarafta içimi kurt gibi kemiren bir şüphe. Ne yapmalıydım Allahım?
Konuşmadım. Ben de herkes gibi ağzıma kilidi vurdum...
BİR SENE KADAR DAHA SONRA...
Bir sene kadar sonra Ümmühan’ı daha on beş yaşındayken bir delikanlı ile nişanladılar. Oralarda zaten kızlar on sekiz yaşını geçtiği halde halen evlenmemişse ’’Evde kalmış’’ gözüyle bakılırdı. Kız kaçırma ve erken yaşta evlenme konusunda rekor öyle sanıldığı gibi Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da değil oradaydı. Yalnız Ümmühan’ın hiç yüzü gülmüyordu. Bu nişanlılıktan belli ki mutlu değildi. Belki de zorla evlendiriliyordu. Bunu hiçbir zaman öğrenemedim.
Nişandan bir kaç ay sonra Ümmühan’ın düğünü yapıldı. Ancak dışarıda davullar zurnalar çalarken Ümmühan birden bire ortadan kayboldu. Bir başka delikanlı ile kaçmıştı.
Şaşılacak bir şekilde Ümmühan’ın evleneceği genç ve ailesi ’’Kızı bulup getirin. Kızlığı bozulmamışsa biz razıyız ’’ dediler.
Ümmühan bulundu. Kızlık mızlık kalmamıştı tabii ki. Ama yine de ilk nişanlandığı gençle tekrar düğün dernek kuruldu. Lakin Ümmühan bir kez daha kaçtı. Bu sefer koca evinden kaçmıştı. Hem de gerdek gecesi.
Damadın babası ille de ’’ Düğünde taktığım altınları geri isterim’’ diyordu. Namus mamus düşündüğü yoktu. Kan davası, cam davası peşinde de değildi. ’’İllede altınlarım’’ diyordu.
Ümmühan’ın ilk kaçtığı delikanlı hapiste olduğundan bu sefer kime kaçtı, kimle kaçtı bilinmiyor. İkinci kez kaçtıktan sonra bir daha ne yüzünü ne izini gören olmadı. Herkes ama herkes onu uyuşturucu satmaktan hapiste olan amcası Tahir’in öldürdüğünü ve kimsenin bulamayacağı bir yere gömdüğünü fısıldadı ama hiç kimse yine yüksek sesle konuşamadı.
Ümmühan on bir senedir kayıp. Sanki böyle biri hiç yaşamadı.
Osman ve Feride halen hayattalar. Sevim adını verdikleri son çocukları da hayatta...
------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Sadece bir bölüm yazmayı düşündüğüm bu yazı gördüğünüz gibi söylenecek daha pek çok şey olduğu için bir bölüm daha sürecek. Belki başka bölümler de olabilir. Lut kavmine rahmet okutacak kadar sapıtan bu dünyada artık herkes bu konuda sesini çıkarmalı diye düşünüyorum. Sevimler, Ümmahan’lar yitip gitmesin.
............................................................................................................
İkinci bölümde ne yazacağımı merak eder misiniz bilmem ama en azından bu yazıya koyduğum resmi merak etmişsinizdir. O zaman şu çok kısa videoyu seyredin mideniz bulanmadan seyredebilecekseniz.
www.youtube.com/watch?v=omtHXEHg2WQ
YORUMLAR
Yoksul,da taşı gediğe koymuş yani Sami Bey,birde bir yanda yanılanlar bir yanda hakikati söyleyenler,
eski Fötöcüler ya korkudan yada döneklikten reis diyor,ağlıyor öven şiirler yazıyor bir diriliş deniyor gidiyor,
ekonomi kötü,komşularla yüzde yüz sorun bir düşsen tekme hazır,SUidiler bile posta koyuyor ses seda yok,reisin dış ülkelerde imajı sıfır gelen giden kafa buluyor, ister beğen ister beğenme olay bu,bırakın fetöcü olmayan bizler mangalda kül bırakmayalım eskinin tövbekarları esiyor ve gürlüyorlar zamanında lazımsı insaflı olun biraz olaylar soğusun sonra fötöye sövüp,reisi uçurmayın,zamanı gelince nede olsa reise de bir çamur atar,arkasından dediğinizi bırakmazsınız bırakın bbiraz zaman geçsin hatanızla oturun,ve düşünün
özüe dileyecek işlerede bulaşmayın selamla.
Yorumları okudum,gayet ilginçti ama babasının kızıyla birlikte olup onu zorla iğfailini de dış odaklara bağladılar ya şimdi işin içinden çık,kahkaha ile gülmeyip ne yapabilirim onların beyinlerini seveyim ama yanlış anlaşılmasın seksi olarak değil hahahah,bakmayın güçlü Türkiyeyi çekemiyorlar aslında bunlar türk halkından değil dış ülkelerin klonladığı herşeyimizi çekemeyenlerin uyuyan hücreleriydi ve uyandılar ve yaptılar çakallıklarını ,.bunlar bazı gazetlerin uydurmaları,ahlaklı ÜLKEyi sapık göstermeye çalışıyorlar,ifadeleri para verilerek yada tehditle söyletilmiş yani bunlar fotomontaj yazılanlar farazi,,boş beyinlrüerin ve düşmanların eseri tek sözüm ,ha,ha,ha,ha,haselamla.
sami biberoğulları
Görüyorsunuz işte. Meselenin çözümü için dört kadınla evliliğin yasal hale getirilmesini savunan var. Ve maalesef bu da bir yorum olarak kayıtlara girdi.
Hiç düşünmüyor tabii ki: Haydi diyelim ki böyle bir yasa çıktı. Türkiye nüfusunun yarısı kadın yarısı erkek ( yaklaşık olarak böyledir) Bu durumda her erkeğe dört kadın nasıl olacak?
Nasrettin Hocanın dediği gibi '' Sen ya hesap bilmiyorsun ya dayak yememişsin''
Ve bu arkadaş beni cahillikle itham ediyor bir de.
Bir haa ha haaaa da ben diyeyim
Selam ve sevgilerimle.
Değerli hocam, Arakan'da Müslümanlar tacize, tecavüze, tenkile, teröre uğrarken, onları korumaya çabalayan Müslüman Türklerin çoğunlukta olduğu Türkiye'de bu tür konuların gündeme getirilmesi (Yayınlar, iddialar, dramalar...) anlaşılmayacak bir operasyon değil...
Peki, Türkiye'de böyle bir 'Toplumsal gerçek' yok mu?...
Amaç, Müslümanlığın vücut bulacağı özneleri mümkün olabilecek en büyük oranda paralize etmek, travmatik aksiyonlara maruz bırakmak ise, yani Müslümanlığın hiçbir farklılık yaratamadığı algısını yaygınlaştırmak ise, bu tür konular durmadan piyasaya sürülür, bilinçaltlarının öngörülen süreçler boyunca hazmetmesine çalışılır...
Ki, sonunda (veya bu arada) "Tencere dibin kara..." öncülü, algı oprasyonları lehine bir ağırlık olarak güçlensin...
Tabii, düşmanların, bedhahların, hainlerin, gafillerin hayasızca saldırıları bu gibi operasyonlarla sınırlı değil...
Bunca hizmete muhalefet...
Kişilikli bir iç ve dış politikaya saldırılar...
Vizyonerlere yönelik nefret söylemleri...
Eşzamanlı olarak sürdürülmekte, iç ve dış düşmanlar senkronize olarak çalışmaktalar...
Yazıdaki Osman gibilere gelince...
Benim çözümüm: Güçlü Türkiye'de onlar 'Toplama Kampları'na toplansınlar, orada birbirilerine istediklerini yapsınlar...:)))
Selam ve saygılarımla.
yok,sul
aynıyla katılıyorum, zaaten kaptırılma nın amacı işte bu
selam muhabbetlerimle
sami biberoğulları
Eyvallah.
Yazdıklarınız elbette ki aklıselim bir insanın gözünden kaçmaması gereken hususlar. İşte o sebepledir ki ben bu yazıyı bir dizi haline getirme kararı alıp tek bölümde bitirmedim. Bahsettiğiniz saldırılar, oyunlar, düzenler var elbette. Ama ensest de var maalesef. Ve yine maalesef ki bu öyle sanıldığı gibi bir iki münferit olay değil. Oldukça yaygın.Ancak bugüne kadar çok çeşitli sebeplerle susmuşuz. Şimdi deniyor ki ''Yine sus '' Neden susmam gerektiğini sorduğumda da bakanımızın - bu konuda çaba sarfeden- bir sivil toplum kuruluşuna dediği söz karşıma çıkıyor: %99 u Müslüman olan bir ülkede böyle bir şey olamaz.
Ama maalesef oluyor değerli üstadım. Senelerden beri sen sustuğun, ben sustuğum için oluyor.
Sonra olay siyasi boyuta çekiliyor: ''Neden şimdiye kadar kadar sustun da şimdi konuşmaya başladın? Maksadın ne? Hükümeti aciz ve beceriksiz göstermeye mi çalışıyorsun? Subliminal mesajlar mı vermek istiyorsun?''
İşte insanların susmasının, bu elim olayı gördükleri, bildikleri halde hakı altına süpürmelerinin en önemli sebebi belki de bu.
Hangi iktidar döneminde bu sorunu dile getirirseniz getirin alacağınız tepki budur: '' neden şimdi? '' Hiç kimse '' neden şimdi olmasın ki? Şimdi değilse ne zaman?'' Sorusunu aklına getirmiyor.
Gerçekten de üstadım, şimdi değilse ne zaman? Kız çocuğumuz abisinin çocuğunu doğurduğu zaman mı konuşacağız? Ya da Yok,sul'un dediği gibi erkeklere kanunen dört kadınla evlenebilme hakkı verildiğinde mi mesele hallolmuş olacak? Ne zaman?
Selam ve sevgilerimle.
herkes bildiği halde susuyor ve konuşulmasına mani oluyorsa
tecavüzden çıkarı vardır.
İslamdan dem vurmayla mehterle orgazmı yaşayanların ağzından leş boşalanların devrindeyiz Allah bebekleri çocukları ve hayvanları korusun yetişkin insanın şerrinden
bu mislimanların sığındığı limanda
“Bir kul, bu dünyada başka bir kulun ayıbını örterse, kıyamet gününde Allah da onun ayıbını örter.” hadi s olduğunu söyledikleri bu sözdür.
ALLAH BU SÖZÜN ARDINA SAKLANIP SUSANLARI HELAK ETSİN zira artık yasalara güvenmiyorum ya yok ya da uygulamıyorlar kısaca dünya adaletinin izahı da şudur "Hukuk, iktidarın fahişesidir." der Bakunin
onun için ilahi adalet yarına kalır da yanına kalmaz
Filiz Şahin.
olaya nasıl olup da siyaset penceresinden bakabiliyorlar anlayamıyorum.
sapkın zihniyetin destekçisi olmak ile olayı yok farz etmek arasında fark yoktur demek ki hepsi destekliyorlar hepsi sapık SAPKIN VE SAPIKSINIZ
sami biberoğulları
Düşün ki bir ülkede kızına tecavüz eden bir baba mahkemede '' hakim Bey, siz olsanız diktiğiniz bir ağacın meyvesini kendiniz yemeden başkasına yedirir misiniz?'' Diyebiliyor.
Düşün ki bir baba üç kızına birden tecavüz ediyor ve en sonunda büyük kızı tarafından öldürülüyor.
Düşün ki bir kız çocuğa babası, abisi, amcası tecavüz ediyor.
Düşün ki ( Bizzat şahit olduğum bir olay ) bir mahluk kahvehanede kaynanasını nasıl becerdiğini, kaynanasının karısından bin kat daha güzel muamele yaptığını ballandıra ballandıra anlatıyor ve bir sürü insan müsveddesi ağızlarının suyu akarak bu iğrençliği dinliyor
Ama bunları konuştuğunuz zaman devlet ve vatan düşmanı oluyorsunuz.
Biz her şeye rağmen susalım yine de. Susalım ve bu iğrenç insan müsvettelerinin bizim çatımız altında yaşayan insan ve hayvanlara -henüz- tecavüz etmedikleri için Allahımıza şükredelim.
Selam ve sevgilerimle.
Halit ziya uşaklıgilin belkide mezarında en çok azap verdiği eseri Aşk-ı memnu 2008 senesinde dizi halinde verildiğinde aldatma ve aile içi ilişki ülkemizde meşrulaştırılmıştır. Ordaki karaterlerde kan bağı olmadığı halde galayana gelen yeni yetmeler öz amcalarının hanımlarını farklı gözle bakmaya başlamış ve ordaki aşk diye nitelendirilen iğrençliği zaman zaman masum hale getirilmesi insanları bu duruma hoş bakmalarına davetiye çıkarmıştır. Günümüzde yine medyanın ortaya koyduğu Murat başoğlu vakasında dikkatler yine bu yöne çekilip günlerce sosyal sayfaları işgal etmiştir. Ve bu gibi olaylar çoğaltılarak örnekleriyle işlenmeye başlamış ve farklı siyasi boyutlara çekilmiştir. Ülkede son yıllarda bunun olduğuna dair garip iddalar ortaya atılmıştır. Belki bu tip ilişkiler daha evvel zamandada yaşanıp ört bas edilmiş kapatılmıştı. Şimdilerde daha çok fazlalaşmışsada bunun sebebi kullandığımız iletişim araçları ve medyadır. Açıp baktığımız zaman ensest adı altında iğrenç sitelerde belkide çoğu uydurmasyon hikayeler çıkmaktadır. Gerçekleri vardır muhakak ama insanları saptırmak sapıtmak amaçlı çok şey yazılıp çiziliyor. Ört bas etmek her ne kadar doğru değilsede bunu bu kadar gündeme getirmekte bir o kadar yanlış. Ne yazıkki internet canavarı sağlıksız kullanımda insanıda bir canavar haline getiriyor. Sadece bu değil çocukları hedef alan mazoşizt sadist siteler oyunlar dahi ülkemizi ele geçirdi. İnsanlar inançtan, vijdandan, merhamet ve utanma duygusundan uzaklaştıkca sapkınlıklar çoğaldı çoğalacak.. Aslında bu büyük bir problem bu yeryüzündeki en büyük savaş insanın kendi ile içinde. Sonu pekte iyi olmayacak bir savaş. Ne yazik ki..
sami biberoğulları
Öncelikle yazıma değer verip okuduğunuz ve yaptığınız yorum için çok teşekkür ederim.
Evet. Ensest bizim toplumda da tüm dünyada da eskiden de vardı. Ancak dediğiniz gibi kitler iletişim araçları bu kadar yaygın ve gelişmiş olmadığı için gündemi bu kadar meşgul etmiyordu. Ancak bu büyük günahın tüm suçunu 2008 de yayınlandığını söylediğiniz Aşk-ı Memnu dizisine bağlamak ne kadar doğrudur tartışılır. kaldı ki o dizi ilk kez 1975 Yılında yayınlandı. ( Müjde Ar Bihter, Salih Güney Behlül rolündeydi ) Ama ülkemizde daha televizyon yayınlarının olmadığı dönemlerde bu ülkede yaygın bir zoofili ( hayvanlarla cinsel ilişki) vardı. O dönemlerin Zoofili sapıkları ne internet bilirlerdi ne de dizi film. Ama vardı böyle bir sapkınlık.
İnternetin elbette ki etkisi oldukça fazla. Tek suç onun da değil. Geçmişten günümüze maalesef bu suça karşı caydırıcı önlemler alınmamıştır. Yazımda da belirttiğim gibi bazı Avrupa ülkelerinde - şayet rıza varsa- suç bile değildir.
Peki bunu bu kadar gözler önüne sermek gerekir mi?
İşte asıl mesele bu?
Devlet bile ''Aman aman bu mevzuyu fazla kaşımayın. Ülkenin imajı zedeleniyor'' derse ensest şiddete maruz kalmış bir mağdur derdini kime anlatabilir? Hep susarsak, bu meseleyi hep halı altına süpürürsek nasıl önüne geçeriz?
Kısacası ben konuşalım derim. Ancak tabii ki konuşurken, anlatırken bir ensest ilişkiyi adeta normal bir aşk, utanç duyulmayacak bir şeymiş gibi ballandıra ballandıra anlattıktan sonra '' bakın bu çok kötü bir şeydir '' Diyerek değil. Bu tuzağa oldukça dikkat ederek.
Selam ve saygılar.
sevgili biberoğlu
yazacak başka konu bulamadın mı kardeşim
hem de bu aralıkta
ya da çıkalım suriyeli avına, hani askerlere taş atmışlar ya
bile bile lades demek; bu demek
soru şu; neden bundan 6 ay önce yazmadınız ya da bir sene sonra
bu konu şimdi gündemde... gündemde neden var ya da neden bu kapılma
haklılık... kime karşı ya da kim gereğini yapmıyor
el cevap islamdan uzaklaştıkca bunlara muhatap olmamız gayet normal
birileri bu işi planladı millet de arkasından rüzgarına haydeeee kapılıyor
velakin bu memleket yıkılmaz artık biiznillah
gayri öyle bir olduk ki valla en ufak bişide kırar geçiririz alimallah, millet artık neyin ne olduğunu gayet iyi biliyor şükür
bu aralar bunca yazının seçki alması dahi gaayet normaldir çünki dedik ya siyon işte böyle çalışır.
selametle
yok,sul tarafından 9/9/2017 12:35:21 AM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
Bu yazıyı altı ay önce yazsaydım yine aynı soruyu soracaktın? '' neden altı ay önce değil de şimdi?''
Yazdıklarımın Suriyeli avına çıkmakla ilgisini kesinlikle anlamadım. Bir Türk vatandaşı baba, kendi kızına tecavüz ediyorsa. Ya da devlet Tiyatrosunda ensest ilişki canlandırılıyorsa biz neden Suriyeli avına çıkalım. Bunun mantığı nedir?
Yazacak başka konu bulamadın mı sorusuna gelince: O sorunun cevabını yazının başında büyük harflerle yazdım zaten. Ama eminim ki sen yazıyı okumadın bile. Çünkü uzun yazıları okumaktan sıkılırsın sen.
Yahu arkadaşım bu sorun sadece Türkiyenin sorunu değil. Hatta bazı Avrupa ülkelerinde - eğer karşılıklı rıza varsa- suç bile değiilmiş.
Bu güne kadar tüm dünya sustu bu konuda. Bugün bir Sami Biberoğulları iki satır yazı yazdı diye ona karşı sefer-i hümayun ilan etmene kırıp dökmene gerek yok.
Herkes her şeyi biliyorsa buyur sen de yaz senin bildiklerini de okuyalım. Bunca celallenmeye gerek var mı?
Selam ve sevgilerle.
yok,sul
şöyle ki başlıkta zaaten amaç hasıl olmuş benim tepkime zaaten yeter de artar bile,
kapılıyorsunuz başka bişi değil ya da değişiyorsunuz
sen ise böyle işlerin adamısındır iyi bilirim
selam sevgilerimle
sami biberoğulları
Bilmem hatırlar mısın? Yıllar önce yazdığım bir yazımı da okumadan sadece yazıının resmine bakarak yorumlamış ve bir karikatür olan o resme ''Çocuk pornosu bu'' demiştin.
Unuttuysan hatırlatayım Aynen şöyle demiştin:
''efendim 8 tane silsile yazı yayınlamışsın
bu sahifedeki resime bakınca yazıları okumaya gerek kalmamış diyorum
o kücücük kırmızı şapkalı kızı ne hallere sokmuşlar
anlaşılmıyor değil tabiiki resmin ne demek istediği
ki resmen çocuk pornosudur kardeş
ha o adam o karikatürü çizmiş siz bu edebii bir sitede bunu yayınlayamazsınız ki bu resim türk aile yapısına uymamaktadır
ve yönetimi de uyarıyorum bu vesileyle
selam saygılarımla.''
Daha sonra ben sert bir tepki verdiğim ve sana karşı tepkiler gelmeye başlayınca bizzat şu yorumu yazarak özür dileyen de sen olmuştun: (her ne kadar özürü İsmet Babaoğlu'nun bir açıklaması üzerine ona hitaben yazmış olsan da..)
ÇOK DEĞERLİ KARDEŞİM
o sekizinci yazınızda yukardaki dost yorum bölümüne böyle bir uyarıda bulunmuştur
eğer bu böyle idiyse resimdeki iddialarımdan dolayı sizden çok özür diliyorum..
SONRADAN ÖZÜR DİLEMEKTENSE BİR YAZIYI SONUNA KADAR OKU ONDAN SONRA YAP YORUMUNU.
DAHA BAŞLIĞI GÖRÜR GÖRMEZ MAKSADIMI ANLADIĞINI SÖYLÜYORSUN. MERAK ETTİM NEYMİŞ SENİ BU KADAR KIZDIRAN MAKSADIM.
Filiz Şahin.
ALLAH'TAN KORKMAZ MISINIZ?
SUSMAK ZULÜMDEN YANA OLMAKTIR. KONUŞMAYIP SUSMAK ONAYLAMIYORUM DEDİĞİNİZ ŞEYİ ONAYLAMAKTIR. BİLİYOR MUSUNUZ BU ÜLKEDE ENSEST ATLASI VAR HANGİ BÖLGEDE ENSEST DAHA İLERLEMİŞ HANGİ İLDE GERİ KALMIŞ
BU ÜLKEDE BACISININ IRZINA GEÇİP MAHKEMEDE HAKİME
" SİZ BAHÇEYE EKTİĞİNİZ AĞACIN İLK MEYVESİNİ BAŞKASINA VERİR MİSİNİZ" DİYECEK KADAR PİŞKİN İMAMLAR VAR
YAZIYI OKUMUYORSUNUZ GERÇEKLERE GÖZLERİNİZİ KULAKLARINIZ KAPATIYORSANIZ SİZİN MÜSLÜMANLIĞINIZA DİYECEK LAFIM YOK
MÜSLÜMAN OLMANIZ AHLAKLI OLMANIZ ANLAMINA GELMİYOR. ÇOK YAZIK Kİ BU CÜMLEYİ AHLAKSIZ AMA DİNİ BÜTÜN MÜSLÜMANLAR KANIRTA KANIRTA İDRAK ETTİRDİ. inanmıyordum. müslüman elinden dilinden belinden emin olunan demekti benim için.
BU MEMLEKETE BİR ŞEY OLURSA SİZİN SAYENİZDE OLACAK. YANİ NE YAPTIKLARINI BİLMEYENLER SAYESİNDE. elin gavuru kurguluyor da şeytan misali o ortaya koyuyor alıp uygulayan kim?
BUNLAR KONUŞULACAK Kİ SES YÜKSEK ÇIKACAK Kİ ÇOCUKLARIMIZ KURTULSUN.
ADANA'DA SÜLEYMANCILARIN YURDUNDAKİ YANGINI HATIRLIYOR MUSUNUZ?
MAHKEME BİTTİ 12 KİŞİNİN ÖLDÜĞÜ Kİ O YURTTA 2 ÇOCUĞA DA TECAVÜZ EDİLDİĞİNİ OKUDUM AMA GÜNDEME GELMEDİ O YANGINDA 3-4 KİŞİ ÇOOK HAFİF CEZALAR . 1 MAAŞ KESİNTİSİ
evet evet size bir şey olmaz harbi birleşmişsiniz SİZE HİİİİİİİİİİİİİİİİÇ BİR ŞEY OLMAZ. AMA ALLAH HELAK EDECEKTİR İNŞALLAH.
unutmayın
"namaz 5 vakit ahlak 24 saat "
yok,sul
ne diyeyim ki şimdi size
şöyle diyeyim madem sizin beni anladığınız açıdan ben de sizi anlıyayım
bakın şimdi
''dört hanım ile evlilik yasal olarak gelsin bu sorun biter''
haa şimdi hadi çıkın bunun içinden madem
selam saygılarımla
yok,sul
yanii nelere sarılıyor nelerden medet umuyorsunuz ya hu
şu işe bak
ben de sizi bişey zannederdim açıkcası gözümde büyütmüşüm
sizin katagoril açıkcası gırgır dergisi vardı ya hani biraz ahlaktan yoksun ve onla bunla dalga geçer bir tipi vardı derginin lakin güldürürdü köftehorlar, hah işte o düzeydedir ve o konularda muhteşemsiniz taktir etmemek elde değil
evet fetö bu dergide de millete tatbikat var diye kandırıyor tatbikata giden askerler de işe otomatikman alet oluyorlar... yanii benzetme açısından yazdım yanlış anlamayın :)
zavallılar ne bilsin
cahilin demiş şerri işte böyle biş
işte cevabınızda kendinizi zaaten bal gibi ele vermişsiniz dostum kusura bakmayınız
her neyse
sevgili sami biberoğulları
bu bayrak inmeyecek
bu millet bölünmeyecek
ezanlar bu aksanda devam edecek
tek millet
tek devlet
işte her neyse yaşayacak inşaallah ( evet saptırma var da sizinkine benziyor )
selam sevgilerimle
yok,sul
o kadar özür dilemiştim o konuda o zaman yanlış anladım diye
amma sizde iyi kuyruk acısı bırakmışım açıkcası
ne edeyim abi kuyruk senin
kusura bakma bunu demeden edemedim
selam sevgilerimle
değerli hocam
yok,sul
- ne alakası var ya hu şu dediklerine bak
- ya abii tuzağın kendisi zaaten subliminal olayı sen cahilsin karıştırma ortalığı
sami biberoğulları
Sadece bir hatırlatmaydı. Çünkü sen bunu hep yapıyorsun. Sadece bana karşı değil. Şu sitede yanlış anlamaların yüzünden özür dilemediğin bir Allahın kulu kalmadı neredeyse. Bu kadar çok özür dilemek de cehaletin aslında ta kendisidir.
Aklın sıra beni Fetöcü olmakla suçlamışsın.
Yahu biraderim ben hiç bir zaman öyle senin gibi kıvırmadım. Bu sitede '' Hangimiz Fetöcü değildik ki'' Başlıklı bir yazı yazan benim. Vakti zamanında sen de Fetöcüydün ben de. Ancak ne var ki ben bunu itiraf edebilme cesaretine sahipken sen sanki anadan doğma antifetöcüymüş gibi kıvırıyorsun. Oysa sen benden bin kat daha fazla fetöcüydün. Benimki bir kaç kitabını okumaktan ibaretti ama sen hizmet ve himmet aşkıyla doluydun.
Ama yine de ne var ki ''15 TEMMUZ TÜRK'ÜN DİRİLİŞ GÜNÜ'' Şiiriyle Bakan elinden plaket alan benim))))
Dur sana da göndereyim o şiiri.
15 TEMMUZ- TÜRK’ÜN DİRİLİŞ GÜNÜ.
Bir yanda hainler yıkıp yakıyor,
Bir yanda ruhsuzlar durup bakıyor,
Bir yanda imamlar sela okuyor,
---Gök yüzünün sanki yarıldığı gün,
---On beş Temmuz Türk’ün dirildiği gün.
İstanbul, Ankara, Hakkari, Van’da,
Edirne, Kırşehir, can Erzincan’da
Reis ‘’Ya Bismillah’’ Dediği anda.
---Çelik sinirlerin gerildiği gün.
---On beş Temmuz Türk’ün dirildiği gün.
Çakalın hedefi market ve banka,
Olurken aslanım direndi tanka.
Yüzlerce, binlerce zümrüd-ü anka,
---Külünden doğup da vurulduğu gün.
---On beş Temmuz Türk’ün dirildiği gün.
Menfur emellere dört nal koşanın,
Siyon uşağının, türlü maşanın,
Alçaklığı şiar etmiş paşanın,
---Alnından vurulup serildiği gün.
---On beş Temmuz Türk’ün dirildiği gün.
Evlat bu destanı çok iyi belle.
O gün hainlere atıldı sille.
Göğüsteki otuz kırmızı gülle
---Hakkın huzuruna varıldığı gün,
---On beş Temmuz Türk’ün dirildiği gün.
Damarlardan akan o asil kanla,
Kocaman yürekle, kuş kadar canla, (*)
İsmail’ce teslim, tam bir imanla,
---Bıçağın boyuna sürüldüğü gün.
---On beş Temmuz Türk’ün dirildiği gün.
Kafir hesabına meclis yıkanın,
Dîn-ü iman çizgisinden çıkanın,
Milletin üstüne kurşun sıkanın,
---Puştun hesabının görüldüğü gün,
---On beş Temmuz Türk’ün dirildiği gün.
Edep, hâya, ar damarı yırtığı,
Şer güçlerin iti, sokak sürtüğü,
Her ne kadar varsa haçlı artığı,
---Defterinin soldan verildiği gün,
---On beş Temmuz Türk’ün dirildiği gün.
Sanmayasın bitti bu hain akın.
Bu günü unutma evladım sakın.
Yedi Ağustos’a hele bir bakın.
---Türk’ün, Türk’le yine sarıldığı gün,
---On beş Temmuz Türk’ün dirildiği gün.
Sami der ki o gün öyle bir gündü.
Hem matemdi hem de şanlı düğündü.
Kimisine zillet, kimine ündü.
---Fetö defterinin dürüldüğü gün
---On beş Temmuz Türk’ün dirildiği gün.
15.09.2016 Sami Biberoğulları
(*)Kocaman yürekle, kuş kadar canla,= Abdullah Tayyip Olçok.
yok,sul
ve zannetmem ebeda
velakin dedim ya kapılıyorsun diye
ben ne edeyim şu hani darbede televizyona bakan asker vardı ya hah işte tam da o kıvamdasınız ben de uyardım siz ise hala tırmandırıyorsunuz
yanii üsta çık da naqsıl çıkarsan çık değil mi arkadaşım
bak şimdi madem öyle iyi dinle
bir erkeğin ya da bir kadının yanında bir yastığa baş koyduğu yok ise bu gibi şeylere istemese de alet olur açıkcası çünki aklı fikri o dur
o yüzden dört tane evlilik yasası şart ki biri giderse üç tane daha olsun
her neyse bu da benden
:)))
selam muhabbetlerimle
Filiz Şahin.
tecavüze enseste dair konuşulmasın susulsun diye cümle kuran kim olursa olsun aynı cümleyi yineliyorum
demek ki çıkarı var demek ki taraf demek ki
değil 4 kadın 1 kadının geçimini temin edemeyen yaratık bir sabinin etini çiğnemeye tarafsa ben diyeceğim bir şey yok
destekleyin susarak konuşmayarak konuşana hakaret ederek susturun susmuyorsa vurun öldürün ama konuşulmasına izin vermeyin ki kurbanlar her gece ve her tenhada cehennemi yaşasın
dört kadınmış :-D :-D adam sen önce aç karnını doyur derler