- 551 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Şapşal Dedektif ve Çaylak Burcu Bölüm-2
Şapşal Dedektif ve Çaylak Burcu
Bölüm-2
Dışarıdan salaş bir görüntüsü olan ahşap evin içerisi lüks bir şekilde döşenmişti. Adam aceleyle kadını içeri çekti. Ve kapıyı kapattıktan sonra salona geçtiler. Adam kadına bir kadeh içki doldurdu.
İgor _ Sen buraya boşuna gelmezsin Melahat. Ne derdin var anlat İgor’a .
Melahat_ Sana işim düştü mü zevkten dört köşe oluyorsun İgior.
İgor_ Seni ne zaman burada görsem dolarların kokusunu alıyorum. Ondan olmasın acaba?
Melahat_ Sabri’den sıkıldım İgor. Ortadan kaldırmanın zamanı geldi.
İgor_ Ben kocanı ortadan kaldırayım paracıklara sen kon. Yok, öyle yağma. Yirmi bin dolarını alırım. Daha aşağı olmaz.
Melahat_ Tamam anlaştık on bini peşin gerisi iş bitince. Yarın güvendiğin birini gönder avansını al. Sakın sen geleyim deme. Görüştüğümüz anlaşılmasın.
İgor_ Akıllı kadınsın vesselam. Akıllı kadınlarla iş yapmayı severim.
Kadın dışarı çıkınca adam kadının arkasından yerlere kadar eğilerek reverans yaptı. Konuşmaları gizlendiğim köşe başına kadar geliyordu. Kadın’’ Seni böyle yerlere kadar eğen güzelliğim mi? Yoksa alacağın dolarların kokusu mu İgor? İgor’’ Her ikisi de diyelim Melahat.
İçerde yaptıkları konuşmayı dinlemek için neler vermezdim ama ne yazık ki şimdilik Çaylağın anlatacakları ile yetineceğim.
Tam bizim ofisin bulunduğu sokağa girerken yolun karşısında benim dükkânı dikizleyen insan müsveddesi şekilsiz yaratık bir ileri bir geri gidip geliyordu. Hiçbir şeyin farkında değilmişim gibi yanından geçip ofise girdim. Çaylak benden önce gelmiş masa başında raporunu hazırlıyordu.
Çaylak_ Hoş geldin patron.
A. Şükrü_ Şimdi hoş gelmeyi bırak sokakta bizim ofisi gözetleyen bir şekilsiz var. Arka kapıdan çıkarak fark ettirmeden birkaç resmini çek bakalım neyin nesi anlayalım.
Çaylak_ Tamam patron on dakikaya kadar buradayım.
Çaylak arka kapıdan çıkarak köşe başından ileri geri gidip gelen iriyarı çam yarmasının resimlerini çekmeye başladı. Çam yarmasının çaylağı fark etmesi uzun sürmedi. Aslında bu hiç iyi olmadı. En hoşlanmadığım şey bir olaya karışmaktı. Hemen yanlarına gittim. ‘’Ne oluyor burada?’’
Şekilsiz_ Sen karışma ahbap. Sende makinadaki filmi ver.
A. Şükrü_ Sen birine mi bakıyordun? Buranın yabancısısın?
Şekilsiz_ Sana karışma dedim.
A. Şükrü_ Karışırsam ne olacak? Hadi çek arabanı. Yoksa buradan bir ton dayak yiyip öyle gidersin. Bir bağırmama bakar. Çaylak sende içeri geç ben de beyefendiyi yolcu edeyim.
Çaylakla ben ofise girerken çam yarması da söylene, söylene sokağın köşesinden dönüp gözden kayboldu. Melahat Hanım vakit kaybetmemiş sözüm ona bizi göz hapsine almıştı. Bu durum aslında beynimde alarm zillerinin çalmasına sebep oluyordu. Bir yerde açık vermiştik ama nerede? Neyse şimdi bu düşünceleri bir kenara bırakıp Çaylağa döndüm.
A. Şükrü_ Anlat bakalım bugün ne yaptın?
Çaylak_ Patron söylemiş olduğun gibi adamı evinden iş yerine kadar takip ettim. Adam saat beşte iş yerinden ayrıldı. Bende peşine takıldım. Aşağıdaki parka doğru yürüdük. Yol üzerinde bir pet shopa uğrayıp kuşyemi aldı. Parkta kuşlara yem verdi. İki saate yakın parkta oyalandı. Sanki eve gitmek istemiyordu. Nihayet saat yediye doğru evin yolunu tuttu. İçeri girdikten sonra bende ofise döndüm.
A. Şükrü_ Demek senden hemen sonrada ben gelmişim. Bunlarda bir iş var. Ama çözeceğiz. Kimse bana mahallemde hava atamaz.
Çaylak_ Hadi patron kim tutar seni.
A. Şükrü_ Hadi toparlan çıkıyoruz. Yarın devam ederiz.
Devamı var
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.