- 591 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Siz Benim Kim Olduğu mu Biliyor musunuz
Yetmişli seksenli yıllar da anarşi ve terörün toplumu fazlası ile rahatsız ettiği yıllarda bu lafı ’’Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz?’’ lafını çok duyduk. Duyduk duymasına da kim olduklarını bir türlü bilemedik de öğrenemedik de...
Gerçekten önemli kişiler, önem verilmesi gereken, saygı görmesi gereken kişiler vardır mutlaka toplumda. Onların çoğu da zaten gayet alçak gönüllü kişiler olarak adlandırılırlar ya da öyle anılmak isterler. Ön planda olmak ya da olmamak onlar için sorun değildir, önemli de değildir.
Genellikler ’’Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz?’’ cümlesi adli kontrollerde kullanılır ve bu cümleyi kuran insanın ya amcası ya dayısı veya yakın bir akrabası önemli bir mevkidedir. Belki de kendisinin saygın ve de yüce bir makamı vardır. Tabi o anda adli kontrol yapan bir görevlinin anında bunu bilmesine imkan yok. O kişi ya kimliğini gösterecek, tabi sahte kimlik değilse kimliği eğer ki ya da yakını olan kişinin, her kimse (bakan ya da milletvekili) ismini cismini verecek. Ne yani o tanıdığın büyük zat her kimse senin işlediğin suçu sıfırlayacak mı? Ortada oluşmuş bir suç var ise bunun bedeli de bir şekilde ödenmeli, zaten o tanıdığın büyük zat, devlet erkânından olup da sana hata yaptığın halde yardım ediyorsa o da görevini kötüye kullanıyor demektir...
Eğer ortada işlenmiş bir suç var ise bunun her hangi bir şekilde de af edilmemesi ve o suçu işleyen her ne kadar önemli kişi de olsa o ceremeyi çekmesi gerekir ki bu davranışlar sade vatandaşlara örnek olsun. Televizyonlarda denk geliyor bazen, araba kullanan kadını çevirmişler, belli ki zil zurna sarhoş arkadaş, bırak araba kullanmayı ayakta duracak hali bile yok. Hop az ötede trafik çevirmesi. Polis yanaşır ’’Hanım efendi alkol muayenesi yapıyoruz ehliyet ruhsat bir de şuna üfleyin bakalım.’’ Ooo, hanımefendi de bir tavırlar bir şekilden şekle girmeler ’’Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz?’’ camı açmaz, alkol metreye üflemez, yok efendim polis bana hakaret etti, külliyen yalan. ’’Benin eşim filankes partisinden milletvekili aday adayı siz biliyor musunuz?’’ Şimdi yeni yasa da camı açmadınız mı aynen alkollü kabul edileceksiniz bunu da anti parantez belirtelim de ona göre düşünsün şoför beyler ve hanımlar...
Araya da bir fıkra sıkıştıralım ’’Trump, şoförü ile seyahat ederken aklına nasıl esti ise Villiam sen arkaya geç arabayı ben kullanayım biraz demiş. Şoför bu başkan emir verir de yapmaz mı? Arkaya geçmiş paşa paşa. Başlamış Trump arabayı kullanmaya az gitmiş uz gitmiş hop bir polis çevirmesi. Trump gayet sakin camı açmış ’’Buyurun memur bey?’’ bakmış polis direksiyonda Trump, arkada da Trump’un şoförü, selamı çakmış göndermiş. Sonra merkezi arıyor ve aynen söylediği şu ’’Demin o kadar önemli bir şahsiyeti çevirdim ki sanırım başkan Trump şoförlüğünü yapıyordu.’’
Şimdilerde de var sanırım bazı bazı bu cümleyi kuran insanlar ’’Siz benim kim olduğu mu biliyor musunuz?’’ Kim olursan ol ama önce adam gibi bir adam ve insan ol. Ne demiş Yunus Emre ’’Mal sahibi mülk sahibi hani bunun ilk sahibi mal da yalan mülk de yalan var biraz da sen oyalan.’’ Dünya dediğiniz ahretin tarlası olan yer aslında bir oyalanma yeri ama oyalandığımız uğraşlarımız boş şeyler olmasın sakın. Hepinize en derin sevgi ve saygılar...
Ahmet ZEYTİNCİ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.