- 1695 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
İNSAN HEM DELİ HEM DİLENCİ OLURSA
Yaşadığınız her yerde hem delilere hem de dilencilere rastlarsınız.Diyarbakır’ın da bu açıdan hayli zengin bir kent olduğunu söyleyebilirim.Burada deli dilencilerin de sayısı bir hayli fazla. Şöyle bir düşününce :Titrek Mame,Deli Hamit,Öğretmen Ali,Kuşkana Şeyho,Deli Sadık
ilk aklıma gelen deliler ve aynı zamanda dilenci olanlar. İnsan hem deli hem de dilenci olursa çok ilginç davranışlar sergileyebiliyor ... Bu bağlamda size bir Deli Sadık hikayesi anlatmak istiyorum.
Bu deliye sur dibindeki parklarda,çay ocaklarında her daim rastlardık.Hafif tırlaktı ve bütün gün dilenirdi.Oldukça bulaşkandı. Delilik tarafı da buydu zaten.Fazla tehlikeli değildi ancak istediği parayı almadan sizin peşinizden ayrılmazdı.Adeta bir kene gibi yapışır gün boyu bütün faaliyetlerinize engel olurdu.
Deli Sadık gözüne kestirdiği bir masaya yanaşır,kişilerin Giyim-kuşamına göre istediği bir miktar belirlerdi: ’Sen fakirsen verme..Senin kazağın fena degıl,sen beş kuruş ver...Senin façan düzgüüün! Sen yirmibeşkuruş verecahsan...’ gibi sözler söyler ve dediği miktarı da çoğu zaman alırdı.Çünkü herkes onun parayı almadan gitmeyeceğini bilirdi.Nereye giderseniz gidin bu delinin peşinizde dolaştığını düşünsenize...Ölesiye dayak yediği bir adamın peşini bırakmadığını ve sonunda istediği parayı tahsil ettiğini hep anlatırlar. Üzerinde bozukluk olmadığı için kendilerinden istenilen parayı başkalarından alıp ona veren insanlar biliriz..Bir söylenti de Deli Sadık’ın topladığı bütün paraları Şarapçı, alkolik oğluna verdiği; oğlunun da arkadaşlarıyla birlikte Pavyon meyhane dolaştığı yönündeydi.
Hal böyle olunca,yani Deli Sadık istediği paraları herkesten almaya muktedir olabilince hayli para topluyor; bazen bu paraları ceplerine sığdıramadığı da oluyordu.
İşte böyle günlerden birinde kahveciye seslenmiş Deli Sadık:’Hele şu masanın üzerine bi sandalye koy;konuşma yapacağam....’ Sadık’ın bu isteğinden kurtulamayacağını çok iyi bilen kahveci.Şamatayla karışık hemen bir sandalyeyi masanın üzerine alel acele koyarak duyuru yapmış: ’Arkadaşlar! Deli Sadık bu gün çok para topladığı için bi sevinç konuşması yapacak dinleyin!’ demiş..
Deli sadık, masanın üstündeki sandalyeye çıkıp gırtlağını hafifçe şişirerek adeta millet vekili adayı gibi:’Sayın Diyarbakırlı hemşerilerim! Bu gün bana çok para verdiniz, ceplerim doldi taşti; beni ihya ettiniz.Bu sevincimi sizinle paylaşmah için karşınızdayam. Hepinizin anasıni avradini s.............’ diyerek konuşmasını tamamlamış.
İnsan hem deli hem dilenci olursa sevinç konuşması da böyle oluyor demek ki... yüzünüz hep gülümsesin saygılar
BEDRİ KARARSLAN
YORUMLAR
Yaşanmış bir öykü olduğu için sonuna yorum yapamıyorum.Enteresan. Bazen deliler mi akıllı tartışılabilir diye düşünüyorum. Saygılar
Bedri Karaarslan
Bedri Karaarslan
Beklenmedik bir şekilde bitti ve gülümsetti kaleminize sağlık teşekkür ederiz :)
Bedri Karaarslan
Deli değilim ama bazen bende öyle bi konuşma yapmak istiyorum
hayat ve insanlar
insanı bazen duruma göre
deli
duruma görede dilenci yapabiliyor
dost yüreğin var olsun