- 737 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
Mutluluk ile doğruluk arasında bir bağ olabilir mi?
İki üç gündür basında (Elif Çakır,Etyen Mahçupyan/Karar gazetesi) son yapılan bir araştırmaya dair yazılar art arda yer aldı.
Araştırmada, “Dindar olmak,ahlaklı olmayı gerektirir mi?” diye bir soru soruluyor;katılımcıların yüzde 70’si buna “gerektirmez” diye cevap veriyor!
Halbuki en azından tersi olmalıydı değil mi?
Piyasaya Şubat-2017 ‘ de çıkan Malene Rydahl adlı yazarın “Danimarka Gibi Mutlu” adlı kitabında da bir araştırmadan bahsediliyor.
Bir sivil toplum örgütü,”doğruluk /dürüstlük” konusunda “toplumsal duyarlılığı” ölçmek için Kanada’dan Hindistan’a,Danimarka’dan Japonya’ya kadar bazı ülkelerin değişik şehirlerinde toplam 1300 kadar içinde 50 dolar karşılığı “para “olan cüzdanları şehirlerin belirli noktalarına bırakıp,”Ne kadarı geri döner “diye de bekliyorlar!
Danimarka’da bırakılan cüzdanların tamamı bir şehirde geri gelmiş;diğer ülkelerde de yüzde 50’nin altına düşmemiş geri dönüşler.
Sanırım bundan olsa gerektir,değişik zamanlarda yapılan “en mutlu ülkeler “arasında,ülkemiz 76. sırada yer almakta;Danimarka ise 3.sırada.
Şimdi bizdeki “gerektirmez “cevabının sonucu “budur” demek zamanıdır.
Oysa bir insan,kendisini “Müslüman “olarak ifade edip,tanımlıyorsa,cevabın yüzde yüzü “Dindar olmak,ahlaklı olmayı gerektirir.” olmalıydı değil mi?
Bu konuda eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu’nun Samsun’daki bir konferansta buna “itiraz edip”,feveran etmesi sanırım doğru bir tespit.( 5 Mayıs 2017 günü Samsun haberleri.)
Evet,mutluluk ile doğruluk arasında yüzde yüz bir bağ vardır diyemeyiz belki ama “doğru” davrananların daha mutlu olduğu kesin gibi.
Gel de Yunus Emre’nin şu satırlarını anma şimdi:
-Cümleler doğrudur,sen doğru isen;
Doğruluk bulunmaz sen eğri isen !
YORUMLAR
“Dindar olmak,ahlaklı olmayı gerektirir mi?” güzel soru...
Elbette gerektirir çünkü din ahlaklı olmayı emreder. Toplumun değişmez düzen kuralları vardır.
Hukuk kuralları
Din kuralları
ve ahlak kuralları
Hukuk kuralları dışındaki son iki kuralın cezai müeyyidesi kişinin vicdan muhakemesidir.
Yani dini kuralların muhatabı insanlar,koyucusu ise Tanrıdır. Ve Tanrı,iyiliği,güzelliği ve temiz ahlakı emreder. Dindarların bu emirlere ekstra uyma zorunluluğu vardır. Çünkü bu emirler onların misyonudur. Kurallar toplum düzeni için şarttır. Yoksa anarşiyi doğurur.
Aslında ahlak kuralları ile hukuk kuralları arasında örtüşme vardır.Ahlakın emrettiğini çoğunlukla hukuk da emreder.
Ama ben şunu belirtmek isterim ki inançlı veya inançsız her insan kendisine yapılmasını istemediği bir davranışı başkalarına da yapmamalı,topluma zarar verecek her türlü kötülükten uzak durmalıdır. İnsan olmak bunu gerektirir.
Selam ve sevgilerimle dost kalem
sabri ayçiçek
Selamlarımla Dilek Hanım.
Doğruluk: Tüm baskılara rağmen fikren desteklemediğim bir sendikanın üyesi olup iktidardan nemalanmak dürüstlük değildir dedim ve direndim.
Sonuç : Yıllarca çalışıp emek vererek geldiğim görevimden istifa ettirildim. Yerime bilgisiz bir yalaka getirildi.
Mutluluk: Sizce ben mutlumuyum ?
Sevgilerimle...
Fatma Oral
Fatma Oral
sabri ayçiçek
Bence ilkelerinizle çatışmadığınız için yaptığınız size mutluluk verebilir...
Den(iz)
Sabri bey'e : Yorumsuz olarak aktardım. bu durumda yorum yapma hakkınız oluyor doğal olarak .. Teşekkür ederim ...
Sevgilerimle.