- 743 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Vermonth'un Büyüsü
Calibri Şeytanları
sabahın altısına doğru geldiği halde doğru dürüst uyuyamayan Rex,elindeki kalemiyle defterini renk çümbüşüne dönüştürüyordu.Rex, edebiyatta iyidi ve herzaman iyi olacak gibi gözüküyordu. Sabah 7 sularına geldiğinde yazmaya devam ederken en iyi ve belkide tek arkadaşı Olivia kapıyı çaldı.Olivia güzel, çekici ve sportif bir hanımefendiydi. Rex defterini sakladıktan sonra kapıya koştu, Olivia’yı içeri davet edip hal hatır sordu.Rex: "Nasılsın Olivia?" Olivia: "İyiyim, ancak buraya sohbet için gelmedim.", Rex birden şaşırdı ve Olivia’yı dinlemeye devam etti."Hani bizim okulumuzdaki Terry-".Rex için birden akan sular durdu; Terry, Terry bu çocukta kimdi? Hiç görmemişti. Tam o sırada:" Sen beni dinliyormusun,Rexgart Garfindor?" sözleriyle hayal dünyasından geri döndü.Olivia kin dolu bir bakış atıp konuşmasına devam etti: "Bak Terry, o çocukla hep oynardık değilmi?". Rex boş gözlerle Olivia’ya baktı."Al işte, sende onu unuttun, sende onu aklıdan sildin.".Rex şaşkın gözlerini devirdi ve şakalarının komik olmadığını Olivia’ya dile getirdi ancak Olivia sinirlenerek herkesin onu yalancı olarak gördüğünü ve gerçekten Terry denen kişinin olduğunu söyledi.Rex gene boş boş bakınınca Olivia hışımla ismini haykırdı: "Terry Polmen!". Rex duraksadı, gözleri yavaş yavaş buğulaştı. En son duyduğu bir patırtı ve gördüğü ise ona koşan bir kızdı.Gözleri kapandı birkaç saniye sonra sesler kesildi ve birkaç dakika boşluğa dönüştü.Rex bir kız bağırışı duydu, ancak bunu Olivia’nin yapmış olacağına kanaat getirdi.Bunun üzerine ses değişti ve buğulaştı. Rex’e yaklaşan bu sesle gözlerinin tam ortasında bir beyaz gölge belirdi, Rex bunu hastane ışıkları zannetsede beyaz gölge ele dönüştü ve mavi birşey alıp gitti. Rex uyandı, gözlerini açamasa bir ameliyatta olduğunu anladı, acı hissetmiyordu; hiçbir his yoktu adeta. Sonra bir şırınganın verdiği acı onu yerinden hoplattı.Gözleri açıldı, birkaç dakika sonra etrafında kırmızı çizgilerle süslenmiş mavi giysili adamlar görünce kaçmaya kalkıştı. İlk olarak mavi bir el ardından ise birtane daha. Ameliyat kapısına varır varmaz ise, "Dur!". Rex birden duraksadı, bu o boğuk sesti. Ne yapacağını bilemedi ve adamın ayaklarına kapandı. Neden yaptığını bilmiyordu, adam: "Özür dilerim Rex, mental gücümü kullanmak istemezdim.".Nereden adını biliyordu, bu adamlar kimdi? Derken gözünü kaldırdı ve "Calibri Şeytanları" yazan bir kartvizit gördü.Bundan sonra gördüğü şey ise hiç mental olmayan bir beyzbol sopasıydı!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.