- 400 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Gözyaşlarımız Yüreğimizi Yıkar Pırıl Pırıl Yapar
Ne de tatlı bir sıvıdır o mübarek göz yaşları, midenize gitmese bile... Herkesler de beceremez hüngür hüngür ağlamayı, duygusallığı. Bulutlar çoğu kere ağlarda zamansız, hesapsız kitapsız, taş yürekliler ağlamaz, ağlamayı bilmez. İnsanlıktan çıkıp da insanlara zulmedenler, Srebrenitza’da olduğu gibi, Azerbaycan’da Dağlık Karabağ’da olduğu gibi, çocukları, kadınları katledenler ağlamazlar, onların duyguları yoktur, insanlıklarının da olmadığı gibi... Ne Adolf Hitler’in göz yaşını gördü kimse, ne faşist Benito Mussolini’nin, ne de General Franco’nun. Onların ağlama zamanı geldiğinde ahirette, mazlumlar da gülüyor olacak ve mutlaka ’’Son gülen iyi gülecek.’’
’’Ağlamak ayıp değil saklama göz yaşını, yeter ki ağlarken de eğme bir an başını.’’ diye devam eder gider bir Melike Demirağ şarkısında. Ben de ağladım tabi ki zamanında sevip de beni yüreğine koymayan birisine, adı mı, yüreğimin defterinde kayıtlı tabi ki ismi... Sadece ona da değil. Nerede ne zaman bir çocuk acılar içinde kıvransa, ölse, öldürülse tutamam ben göz yaşlarımı, salarım gider. Ölen çocuk, öldüren kocaman insan. Tabi sadece dış görünüşü insan, şekil olarak, duygu olarak vahşi bir hayvandan farkı yok onların...
’’Ölüm Allah’ın emri ayrılık olmasaydı.’’ demişler. Ayrılığın hüznü sevgilisini kaybeden de vardır, vatanını kaybeden de, zaten vatan en büyük sevgili değil midir? Üzerinde özgürce ayağını basacağın bir toprak olmazsa sevmek ve sevilmek neye yarar ki? Hazreti Mevlana ’’İçte ki kiri su değil ancak göz yaşı yıkar.’’ demiştir. Göz yaşları döker günahlarınızı bir bir sonbaharda dökülen yapraklar misali yere serilir günahlarınız... Bir Fransız Atasözü de ’’Aşk için dökülen gözyaşı ve savaşta akan kana bedel biçilmez.’’ der...
Hepimiz kendi isteğimizin dışında bu dünyaya teşrif ettik. Elimizde değildi gelip gelmeme konusunda seçim yapmak. Yine çoklarımız günahkar kullarız Rabbımızın karşısında. Gülmek, eğlenmek tabi ki güzel dünya hayatında lakin o günahlar, ah o günahlar bırakmıyor yakamızı bir türlü... İşte o bazen gündüz bazen gece akıttığımız göz yaşları dökecektir günahlarımızı, sonrasında bir sakinlik, bir dinginlik, bir ferahlık ruhumuzda ve benliğimizde iyice oturacaktır içimizin dehlizlerine...
’’Akarsu neredeyse orası yeşerir. Nerede gözyaşı dökülürse oraya rahmet nazil olur.’’ demiş Hazreti Mevlana... Hayatın acı dolu yanları olduğu gibi, tatlı ve güzel yanları da var. Denizlerde kopan fırtınadan sonra sular sakinleşir, ortalık durulur. Tatlı tatlı martı çığlıkları kaplar ortalığı... Yüreğimizde kopan fırtınalarda akan gözyaşları sonrasında durulur bir şekilde, huzur gelir ruhumuza. Bir zaman çekilen sıkıntılardan sonra rahatlık da olacaktır mutlaka insan hayatında. Yeter ki göz yaşları boşa akmamış olsun...’’Gözyaşının yüzde 1 i sudur geriye kalan yüzde 99 u duygu!’’ dur derler. Türkçe’nin büyük üstatlarından Necip Fazıl’da bir beytinde şöyle anlatmaktadır göz yaşını ’’Yaratan,rahmetini kahrından üstün saydı, Ne olurdu halimiz, gözyaşı olmasaydı.’’ Dileyelim ağladığınız günler az güldüğünüz günler çok olsun. Hepinize en derin sevgi ve saygılar...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.