- 439 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
SON DURAK
SON DURAK
Niceleri geldi, neler istediler,
Sonunda dünyayı bırakıp gittiler...
Sen hiç gitmeyecek gibisin değil mi?
O gidenler de hep senin gibiydiler.
Hayat üç günlük… Dün, bugün ve ömür verirse rabbim belki yarın. Günümüz insan yaşantılarına bakıyorum da insanlar şunları hiç düşünmüyor. Niçin yaratıldık? Rabbimiz bize ne mesajlar veriyor. Bu muhteşem kâinatın sahibi kim? Vs. gibi soruları çoğaltmak mümkün. İbadethaneler boş, ,insanlarda aşırı iman zayıflığı… Sıkıntılarımız büyük. Şair ne güzel de anlatmış esasında bu günü:
Ye, iç, yat, uyu, gez, seviş, eğlen, dolaş
Hayat dediğin sadece bunlardan mı ibaret arkadaş
İnsan olduğunu, seni yaratan Rabbin olduğunu hatırlayasın ki
İmtihan dünyasında, sende hakkıyla ver savaş
Hayatta tek gerçek var o da ölüm. Her insanın tadacağı duygu. Göz açıp kapayana kadar geçen süre dünya hayatı. Şimdi sizleri konumuzu tam da anlatacak bir kısa güzel bir hikaye ile baş başa bırakmak istiyorum;
Yolda karşılaştığımızda ezan okunuyordu.
-"Gel seni camiye götüreyim" dedim. "Bugün cuma biliyorsun."
-"Sende benim camiye gitmediğimi biliyorsun. “dedi.
-"Biliyorum ama sebebini gerçekten merak ediyorum."
-"Ne bileyim, olmuyor işte. Hem pantolonumun ütüsü bozulup, dizleri çıkar diye endişe ediyorum. “dedi.
Gayri ihtiyari gülmeye başladım.
-"Herhalde şaka yapıyorsun. Bunun için cami terk edilir mi?
-"Ciddi söylüyorum. Giyimime ve özellikle yeşile düşkün olduğumu bilirsin. “dedi.
Gerçekten de öyleydi. Giydiği birbirinden güzel elbiseleri; mutlaka yeşilin bir başka tonundan seçer ve her zaman ütülü tutardı.
-"Peki" dedim. "Hayatında hiç camiye gitmedin mi?"
-"Çocukken dedemle birkaç kere gitmiştim. Hem o yaşlarda dizlerimin aşınacak diye herhalde endişe etmiyordum. Fakat artık camiye gidebileceğimi zannetmiyorum."
Söyledikleri beni son derece şaşırtmış ve bu konuyu açtığıma pişman etmisti. Daha sonra tokalaşıp ayrıldık. Onunla konuşmamızdan iki ay sonra; kendisinin camide olduğunu söylediler. Hemen gittim. Bahçedeki namaz saflarının en önünde duruyordu ve yine yeşiller vardı üzerinde. Yavaşça yanına yaklaştım ve Kısık bir sesle:
"Hani camiye gelmeyecektin ?" dedim
Hiç sesini çıkartmadı. Çünkü musalla taşının üzerinde, yeşil örtülü bir tabut içinde yatıyordu.
YORUMLAR
Valla camilerde artık siyasi propaganda yapıldığı için o kılınan namazlar pek de makbul değil artık.
minberde ve secdede ve rukuda Yaradan yerine bir kulun siyasi mekanı olmuş ibadethaneler olmuş olan camiler artık manevi anlamda da sadece cenaze kaldırmaya yarar zaten.