- 930 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
GALATA MEVLEVİHANESİ YAHUDİ SİMGELERİ
GALATA MEVLEVİHANESİ’NDE YAHUDİ-MASONİK SİMGELER
(Not: Kou ile ilgili fotoğrafı sayfaya bir türlü yükleyemedim. Fotoğrafa ulaşmak için: kemalkaplan.blogspot.com.tr/2016/10/galata-mevlevihanesinde-yahudi-masonik.html)
Daha önce tarikatlardaki dinsel sapmayı, Sabetayist ve Yahudi emarelerini anlatan bir makale yazmıştım. Adı: TEKKENİN TEKERİ. Yazının sonunda link vereceğim.
Birkaç kez gittiğim ve her gittiğimde yeni kanaatlerle döndüğüm Galata Mevlevihanesi’ne bugün yeniden gittim. Daha önce de görüntülemiş olmama rağmen, bu fotoğrafı kullanmadım. Bugün zamanıdır...
Yukarıda gördüğünüz fotoğraf, Galata Mevlevihanesi’nde sergilenen bir eser. Eserin altında; "Taht üzerinde sikke" yazıyor başka hiçbir açıklama yok.
Çerçeve içine yapılmış eserin, iki yanında iki sütun ve ortasında damalı bir zemin var. Bu zemin üzerinde bir taht ve tahtın üzerinde sikke (mevlevi başlığı) bulunuyor.
Belli ki Mevleviler için büyük önem arz ediyor bu betimleme. Tahtın arkasında da Hz. Ali’nin kılıcı ZÜLFİKAR resmedilmiş.
Yahudilik ve masonluk konularına az da olsa ilgisi olan bununla ilgili bir iki kitap okuyan herkes aslında bu fotoğraftaki sütunlara yabancı değil. Nasıl olmuş da bugüne kadar mevlevihanedeki bu tablonun kimse farkına varmamış hayret.
Fotoğraftaki iki sütun, tüm YAHUDİ ve MASONİK kaynaklarda geçen JAKİN-BOAZ sütunlarıdır. Yahudiler bu iki sütunun Süleyman Mabedi’nin girişinde bulunduğuna inanıyorlar ve onlar için kutsiyet taşıyor.
Bu iki sütun hakkında Tevrat’ta, (1. Krallar 7:15 ve Tarihler 3;17) "Hiram, her birinin yüksekliği 18 arşın ve çevresi 12 arşın olan 2 tunç sütun döktü. Sütunların üzerine koymak için beşer arşın yüksekliğinde dökme tunçtan 2 sütun başlığı yaptı.Sütunları tapınağın önüne diktirip sağdakine Yakin, soldakine Boaz adını verdi." diye yazar.
Mason mabedlerinde de Jakin ve Boaz sütunları mutlaka kullanılmıştır. Bu iki sütunun sınırlarını kendi iç ve dış dünya sınırları olarak düşünmektedirler. Masonlar ayrıca sütunların Mısır kökenli olduğuna ve Mısır’ın baş tanrısı Ptah’a adanmış Amenta isimli tapınağın girişinde bulunduğuna inanırlar.
Sütunlara Mevleviler’in nasıl bir anlam yüklediğini doğrusu bilemiyorum. Daha önce tarikatlarla ilgili yaptığım araştırmalarda, Mevlevi, Rufai, Hurufi ve Melami gibi batıni tarikatlarda Sabetayistler’in yapılandığını görmüştüm.
Şarap içip, kadın alemi yapan Mevlevi şeyhleri Osmanlı belgelerine dahi geçmiş. Mevlevi ayinlerine piyano ve viyolonselin eşlik etmesi, şeyhliğin babadan oğula geçmesi, kilisede mevlevi ayini düzenlenmesi meselelerinin İslami boyut taşıyıp taşımadığını size bırakıyorum.
**********
Sabetay Sevi mehdilik iddiasında bulunduktan sonra 1666 yılında, idamdan kurtulmak için Müslüman olduğunu söylemesinin ardından İslamı gerçekten kabul edip etmediğini tetkik amaçlı bir divan kurulur. Divanda sultan IV. Mehmed’in imamı ve çok saygı duyduğu Vânî (Vanlı) Mehmed Efendi de bulunur. Divan karşısına çıkan Sevi’nin anlattıklarına Vânî Mehmed Efendi inanmamasına rağmen, "Bu adamın müslümanlığı kalbî hisler ve ihlâs ile kabûl ettiğine kâni değilim. Fakat dînimiz şüpheyi reddeder ve kişinin îmânı üzerinde hüküm ancak cenâb-ı Hakk’ındır. Bu îtibârla ihlâs ile müslüman olmasını niyâzdan başka bir şey yapamam." diyerek Sabetay Sevi’nin Müslümanlığını onaylar.
Vânî Mehmed Efendi bir yıl sonra Batıni tarikatlardaki gerçeği görmüş olacak ki, padişahı ikna ederek, sema ve zikri yasaklatır. Pek çok Mevlevihane ve diğer batıni tekkeler kapatılır. Mehmed Efendi tekke ve tarikatların peygamber döneminde olmadığını, bunların halkı büyük ölçüde etkilediğini, halkın türbe ve tekkelerden fazlasıyla ümid beklediğini düşünüyordu.
Vânî Mehmed Efendi 1683 senesinde Sadrâzam Merzifonlu Kara Mustafa Paşa komutasındaki İkinci Viyana Seferine ordu şeyhi olarak katıldıktan sonra, Bursa yakınlarındaki Kestel köyüne gönderildi. Aynı yıl İstanbul’dan başlayarak Mevlevihaneler ve tekkeler açılmaya başladı.
Mevleviler Osmanlı bürokrasisinin içinde oldukça güçlüydüler. Devlet ricalinde çalışmak ve yükselmek isteyenler, bir Mevlevi dergahına intisap ediyordu.
**********
Şarap içip, alem yapan şeyh.
Mevlevi şeyhinin mezarı başında öldürülen Yahudi işadamı.
Şeyh torunlarının Yahudiler ile evlenmesi.
Özbekler Tekkesi’ne kimin külleri gömüldü?
Tekkeyi kapatıp meyhaneye giden, ünlü futbolcu kim?
Kilisede Şeb-i Aruz Töreni.
Mesnevi’deki şirkler.
Hepsi TEKKENİN TEKERİ adlı makalede
link: kemalkaplan.blogspot.com.tr/2014/05/tekkenin-tekeri.html
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.