DÜŞÜK PROFİLLİ İNSANLIK GÜNÜMÜZDE NEDEN REVAÇTA?

• 14 Şubat 2017 Salı 23:57:08

İNSANLIK NEDEN YERLERDE SÜRÜNÜYOR

İnsanlık nereye koşuyor,!..
Sevgi saygı,hoşgörü, merhamet, yardımseverlik duygusu, neden erozyona uğruyor.?
Karşılıklı iki dairede ikamet edenler, biri birlerini neden tanımıyorlar.
Komşuluk bağları neden cılız.?,

Dini ve Milli bayramlarda neden biri birilerinden kopuklar.
*Hasta ve Cenazelerinde bile taziye ziyaretlerinden neden çekiniyorlar.
İnsanlık bu tutum ve davranışı ile nere koşuyor?..
Tasada kederde, sevinçte, kıvançta neden kucaklaşamıyoruz.

İnsanlık neden selamlaşmaktan gittikçe uzaklaşıyor, içine çekiliyor.
Suratlar neden asık, benizler neden solgun, insanlar neden kuşkulu geziyor,
Öz güven neden kayıp, Nur yüzlü merhametli İnsanlık nerede?....

Fakir, fukaraya, garip gurabaya, sokak , çocuklarına , neden sahip çıkılmıyor.
Herkes eften, püften mazeretlerle,Anne Baba ve yakınlarını,yaşlılarını neden götürüp huzur bakım ölüm evine atıyor.
Bizi bu günlere taşıyan insanlara böyle mi değer verilecek,
Bizde bir gün acaba yaşlanmayacak mıyız.
Bir gün bizlerinde aynı durumla karşı karşıya kalacağımız aklımıza gelmiyor mu acaba?..

Yaşlılarımızı kayıtsız, şartsız , sevgisiz ilgisiz bırakmaya
İnsanım diye geçinen bireyin buna hakkı var mı.,
O zaman İnsanlığımızı tartışmaya açmazmıyız.
İnsanlık nereye koşuyor?...

Dürüstlük, erdemlilik,ar namus,haysiyet, şeref,onur, neden yerlerde sürünüyor?..
Helal neden unutulmuş, haram , aç gözlülük, takı ye , düzenbazlık çakallık, şeytanlık üçkağıtçılık, Hırsızlık, yolsuzluk iki yüzlülük ,arsızlık utanmazlık, neden revaçta.

Çalma ,çırpma almış başını gidiyor,
Kimisi Din iman diye ihalelerden götürüyor
Belediyeler,den vakıflara aktarıyor,
Kimileri borsadan kirli parayı aklıyor, kimileri faizsiz kar payı diye müslümanı nı dolandırıyor.

Kimileride, çöplükte ekmek, Pazar artıklarından sebze topluyor
Kimileride yedi yıldızlı otellerde, uzatmalı sevgilileri ile ceviz kırıyor,
Rio karnavallarında gününü gün ediyor , ölmeyecekmiş gibi düşünüyor
İnsanlık neden kötü bir sınav veriyor, neden kendisine yakışanı yapmıyor.
Hani Müslüman Ülke idik, İmanın altı şartına, islamın beş şartına bağlı idik,, haram yemezdik
Kul hakkı ile gezmezdik, ticarette hile yapmazdık, hani küçüklerimizi sevecektik,
Büyüklerimizi sayacaktık.,

Hani garip gurabanın hakkını yemeyecektik, fakirlere düşkünlere, hastalara, yaşlılara yardım edecektik
Hani Dedelerimizin kanla irfanla, göz yaşı ile yokluklar içerisinde yaşayarak bize emanet ettiği kutsal Vatanı gözümüz gibi koruyacaktık.

Atatürk Türkiyesine, Laik Cumhuriyete sahip çıkacaktık.
Kahraman, Gazilerimizi, Aziz Şehitlerimizi unutmayacaktık
Hani kadınlarımızı eşit davranacaktık ikinci sınıf vatandaş gözü ile bakmayacaktık değer verecektik,
Duygularını, kişiliklerini etlerini pazarlamayacaktık,
Eziyet işkence yapmayacaktık
Hani Kadınlarımızı Berdel değiş tokuş zoraki evlendirmeyecektik,

Bir hata sonucu aile meclisince bir gecede infaz kararı alınıp , kadınımızın kızımızın hani cesedini fıratın soğuk sularına bırakmayacaktık
Hani kızlarımızı, bacılarımızı okutacaktık, haremlik selamlık diye onları bir öcü gibi toplumdan ayırmayacak tık,

Hani sen baş örtülüsün, Müslümansın sen baş örtülü değilsin Müslüman değilsin diye kadınlarımız arasına nifak sokmayacaktık
Hani başımızın tacı Ana, Bacı, Yaren olan kadınlarımızı siyasi araç olarak kullanmayacaktık
Hani onları incitmeyecektik.
Hani toplumcu adaletten haktan hukuktan yana olacaktık, Ümmetçi bir toplum olmayacaktık.

Hani medeni olacaktık, çağdaş olacaktık, ileri görüşlü olacaktık, ilimden bilimden fenden yana olacaktık. Softalara yobazlığa inanmayacaktık.
Hani bizden olmayanları asimle etmeyecektik, hani din adına cinayetler işlenmeyecekti
Hani ALLAHIN VERDİĞİ CANI YALINIZ ALLAH ALIRDI

Hani yazarlarımız çizerlerimiz, bilim adamlarımız, yargı mensuplarımız polisimiz Askerimiz
Teröre kurban gitmeyeceklerdi.
Hani Ulusun tümlüğünü, Milletin bölünmez bütünlüğünü koruyacaktık.
Ayyıldızlı Şanlı Bayrağımıza, Atatürk Türkiyesine Laik Cumhuriyete sahip çıkacaktık
Kahraman Gazilerimizin Aziz şehitlerimizin kemiklerini sızlatmayacaktık.

Hani eğitimde sağlıkta, emeğe saygıda , milli gelirde eşit paylaşım olacaktık
Grev hakları korunacak, eşit işe eşit ücret gelecekti,
Tüm Vatandaşlar sağlık güvencesine kavuşturulacaktı.

Kadınlarımızın onuru haysiyeti namusu ile oynanmayacaktı
Hani Bayramlarda seyranlarda yaşlılarımızı , hastalarımızı , fakir fukara garip ,guraba işsizleri ziyaret edilecekti. Fakirler doyurulacaktı

Hani Komşumuz aç iken biz tok yatmazdık.
Hani kabristanlara uğrayıp ölmüşlerimizin ruhuna fatiha okuyacaktık, onları unutmayacaktık
Hani hastalara, parasızlıktan Okuyamayan çocuklara yardım edecektik
Trende otobüste, metroda gençlerimiz oturuyor yaşlılarımız ayakta hani yaşlılarımıza yer verecektik.

Hani Çevremizi doğayı ırmakları Denizleri temiz tutacaktık
Ormanlarımızı yakmayacaktık.
Hani hayvanlara sahip çıkacaktık, sevecektik
Hani yüz kızartıcı hırsızlık namussuzluk gasp , irtikap, zoraki alı koyma çek senet mafya işine bulaşmayacaktık.

Kısacası İnsanlığın haysiyetini şerefini namusunu onurunu koruyacaktık
Hatalarımızla günahlarımızla sevaplarımızla insanlığı sorgulayacaktık
Yani özümüzü asaletimizi ,adaletimizi koruyacaktık

İnsanlık günümüzde nereye koşuyor?..
Şimdi soruyorum, İnsanlığın neresindeyiz?, ne kadar İnsanız ?
Kendimizi Vicdan muhasebesi ile insanlığın neresine koyuyoruz.
Merhamet insaf dürüstlük ölçümüz ne kadar?
Onurumuza haysiyetimize şerefimize izzet-i nefsimize, namusumuza ne kadar bağlıyız

Ne kadar Arifiz, ne kadar İnsan-ı Kamiliz, ne kadar cahiliz , bilgisiziz.
Takiyeden iftiradan riyadan, ne kadar uzağız?
Utanma hissi var mı, bir haksızlık karşısında ne kadar yüzümüz kızarıyor
Kötülüklerden , çirkeflikten arlanmazlıktan, aymazlıktan yalandan,iftiradan gıyap dan gıybetten
Ne kadar kaça biliyoruz
Ne kadar merhametli ve iyilik severiz

Toplum içinde başımız dik, alnımız açık şanımızla şerefimizle namusumuzla onurumuzla
Bilgimizle becerimizle , merhamet duygularımızla sevecenliğimizle saygınlığımızla
Arifliğimizle ,İnsan-ı Kamilliğimizle ne kadar biliniyoruz, ne kadar tanınıyoruz,
Ne kadar sayılıp seviliyoruz ne kadar takdir göre biliyoruz

İşte o zaman Vicdan-i kanaatimizle hem kendimizi, hem İnsanlığı sorgulaya biliyoruz
İnsanlığın ne kadar erozyona uğradığını, ne kadar yerlerde süründüğünü daha rahat net anlaya biliyoruz.

Saygılarımla

ALİ CEMAL AĞIRMAN