14 Şubat (!)
Bir sevgililer günü daha gelip çattı… !! Nedir bu gün ? Nereden gelmiştir ? Yada hangi düzenin dayatmasıdır? Eminim pek çoğumuz merak edip kısa araştırmalar yapmıştır bu konuda. Benim kendi çapımda yaptığım incelemeler sonucunda vardığım tek bir sonuç var. Etnik ya da dini açıdan bizim kültürümüzle hiçbir ilgisi olmayan bu günü de pek çok gün gibi bağrımıza basmış durumdayız. Eminim biz yakında Paskalya falanda kutlarız. Adına yumurta bayramı deriz olur biter.
Düşündükçe bana komik gelen şeyleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Antik Yunan takvimine göre ‘’Gamelyon’’ kutlaması yapıyorsanız yanlış yapıyorsunuz .. Onlar böyle hediye alışverişinde bulunmazlarmış. Ocak ayının ortasından Şubat ayının ortasına dek geçen zamanı Zeus ve Hera nın evlilikleri için adamışlar. Okuduğum metinlerde herhangi bir kutlamadan bahsedilmiyor.
Eğer ben Antik Roma geleneğini sürdürüyorum diyorsanız yine yanlış yapıyorsunuz arkadaşlar. Onlar 15 Şubat, bereket tanrısı Lupercus’un onuruna ‘’ Lupercalia’’ günü olarak kutlanmaktaydı. Eğer sizde bu günü kutluyorsanız kalpli hediyeler alıp vermek yerine bereket tanrısı na keçi kurban etmelisiniz. Din adamı tayin ettiğiniz kişinin de bir parça keçi derisini kafasına koyup sokaklarda koşması gerekmektedir. Genç kızlarında sokağa çıkıp gördüğü herkese koşarken dokunan bu görevlinin kendisine dokunması için çaba harcaması gerekir. Bunu başaran kadınlar doğurganlıkla ödüllendirilecekler. Manzarayı hayal etsenize … !!! Şaka gibi …
Ama Antik Roma’ da kutlamalar bununla sınırlı kalmıyor elbette. ‘’ Lupercalia’’ bayramı arefesi olan 14 Şubat günü genç kızların ve erkeklerin isimlerinin yazılı olduğu kura çekilişi yapılırmış. Gençler bu yolla eşleşip bayram boyunca çift olarak yaşarlarmış. Yani bu gençler ne yapsın ki ? O devirde internet yok ,cep telefonu yok . İmkanlar minimum düzeyde iken kendilerince en mantıklı yolu bulup topu bereket tanrısı na atmış uyanıklar..
İşte bu gayri dini törene Papa bir dur demek zorunda kalmış. Gidin sanal alemde takılın biraz çok ayıp ediyorsunuz böyle gözümüze soka soka . Olmuyor böyle ama deyip kuralarda genç kızların isimlerini kaldırtıp yerine Azizlerin isimlerinin konulmasına izin vermiş. Eee hal böyle olunca işin tadı tuzu kalmamış tabi ki. Zaman aşımına uğramış bir gelenek olarak tarihte ki yerini almış .
Bir Aziz Valentine günü diye bir kavram var ki oda ayrı bir muamma. Bazı tarihçilere göre efsanenin ötesinde bir şey değil. Bazılarına göre ise romantik aşk gününü başlatan olayların kahramanı . Ortaçağa kadar herhangi bir tarihi kanıt bulunamazken bir anda Aziz Valentin adında ki din adamının kural dışı hareketleri ile tarihe geçtiği söylenmiş. Şöyle ki idamından bir gün önce gardiyanın kız kardeşine’’ Valentine’’ imzalı bir mektup bırakmış . Olamaz mı yani ? Adam Aziz diye aşık olmasın mı ? Bence hiçbir sakınca yok ama işte inançlarına göre yasakmış arkadaş .Bizim Valentine bununla da kalmamış üstelik. Evlenmeleri yasak olan Romalı askerlerin gizlice evlenmelerine yardımcı olmuş . Bunun idam için geçerli bir suç olduğunu düşünmüyorum . Ancak ne yazık ki çalıp çırpıp, halkı soyma konusunda çığır açmış olan Ortaçağ Kilisesi hırsızlığı değil bunu suç kabul edip asmış garibanı.
Peki eğer bu Valentin’le uzaktan yakından bir bağımız yoksa ne demeye 14 Şubatı kutuluyoruz biz kardeşim. ..??? Ben çözemedim … Hem ayrıca tarih boyunca her dönem de sevgilisiz kalmışlara ,evlenmek isteyenlere yönelik bir uygulama olan 14 Şubat etkinlikleri günümüze sevgilisi olanların günü olarak gelmiş ki ? Senin zaten sevgilin var ne diye gözümüze sokuyorsun dimi ama ?
Günümüze gelindiğin de kutsal keçi töreni yerini kalpli pompiş ayıcıklara ve kalpli yastıklara bıraktı. Ağlamak istiyorum ben ya.. Nefret ediyorum o ayılardan ben. Saçmalık …. Hem çok ağır hem de hadi sevgilin yüklendi aldı getirdi diyelim bu koca ayıyı evde nereye koyacaksın düşün bakalım… Ha bir de çiçek piyasası var ki dudak uçuklatan cinsinden. Bir gün önce’’ A be abla demeti beş liradır adi alsana be yaaaa’’ olan güller 14 Şubat günü tanesi en düşük 10 lira dan satılıyor .Saçmalık .. Bakın beyler eğer sevgilinizin bu özel (!) günde mantığı devreden çıkıyorsa siz o gülü bir gün önceden demeti 5 Liradan alın buzdolabına koyun .Ertesi gün sevgilinize verirsiniz. İnanın bozulmazlar … Yazıyı okuyanlara böylece bir ekonomik tüyo da vermiş olayım ki okuduğunuza değsin bari ..
Sonuç olarak Kapitalizm dayatmasından başka bir şey olmayan’’ 14 Şubat Sevgililer Günü’nü ‘’ boykot ediyorum .. Buradan ‘’Sevgili’’ye duyurulur :
1. Sevgililer günü diye bana değerliymişim gibi davranma . Ben zaten senin için her zaman önemli olmalıyım. Bunu hissettir yeter.
2. 14 şubat dışında bütün günlerde çiçek alabilirsin . Ben o güne karşıyım çiçekler her zaman kabul edilir. :) ) )
3. Bana en pahalısından hediye almana gerek yok. En çok sevdiğin kitabı okurken ben aklına geleyim ve her aklına gelişim de kitabına bir not yaz. Gelirken o kitabı bana hediye et. Ömür boyu saklanası bir hediye olacaktır benim için.
4. Yine de kitapla hiç olur mu diyorsan kuyumcuya uğradın diye seni suçlayacak değilim .
5. Olması muhtemel sevgili gelecekte bir gün sayfama girip bu notu okursan okumamış gibi yapma. İlla ki okuman için bir konu açarım .
6. Yaratıcı ol . Çiçekle böcekle beni kandıramazsın . Onlar sadece yan ürün…
7. Romantik olmak için şiir yazabilirsin . Ancak şairlere güvenilmeyeceğini tarih defalarca kez kanıtladı. O nedenle güvenilir bir romantik olduğunu göstermen gerek.
8. Aslında tüm bu maddelerin çok önemi yok . Yüreğinle konuşmayı biliyorsan , gözlerinde kendimi görebiliyorsam tamamdır. Yine de öyle değilmiş gibi çaba harcayıp ego mu poh poh larsan hiç fena olmaz.
Yukarı daki maddelere itirazı olan bayan var mı ? Sanmam ki hatta eksik yazmışsın bile diyeceklerdir. Bu gün keyifli bir günümdeyim . Kalemi mi boş amaç için kullanmak istedim . Belki yarın referandum konulu bir yazı yazarım . Cık yazmıcam . Çok fazla şey yazıldı zaten . Bence biraz kafaları boşaltmaya ihtiyacımız var. İrfan Değirmenci ‘yi bile kovdular valla. .. Düşün artık .. !!!
Akademisyenler yıllarca okuyup dirsek çürüttükten sonra kapı önüne koyulabilen ,Hocasız kaldığı için kapısına kilit vurulan üniversitelerimiz olabiliyorken bence şimdi ‘’Sevgililer Günü’’ üzerine yazma zamanıdır .
Kadına şiddetin çığ gibi büyüdüğü ülkem de Belediye eliyle evlilik el kitabı adı altında kadınları Allah ne verdiyse dövün buyruğu içeren kitapçıklar dağıtılıyorsa hadi gelin 14 Şubat’ı konuşalım .
Mülteci gençlerimizin bizim sokaklarımız da kız tavladığı , bizim askerimizin onların ülkesinde öldüğü bir ortamda şimdi biz Ayıcıklı pompişli Aşk ları konuşalım..
Bu yazı protesto amaçlı bir yazı değildir. Gündem gereği yazılmıştır. Maksadım okuyucu kitlesi çekmek ve çok okunanlar listesinde en başa adımı yazdırmaktır. Güne gelmek ise asla hedeflerim arasında değildir. Çünkü güne gelen yazıların özellikle bazılarını okudukça iyi ki güne gelmiyorum diyorum sayın okuyucu.
Herkese laf sokuşturduktan sonra daha yazacak çok şey olmasına rağmen devlet memuru olmam vasfıyla çenemi kapatıyorum.
‘’Aziz Valentine’’ gününüz kutlu olsun Sevgili sevgililer….
Sevgilerimle….
Deniz….
YORUMLAR
sevgi, sevişme günlerine karşı bir eğilimim var. bu eğilimime yok sayamam. belki de inadına sevişmeliyiz. çünkü sevişmenin güzelliğini anlattığı için içerideler akdemisyenler. özgürce sevişek lan. ne var bunda. ister 14 şubatta isterse 29 şubatta. aşka bulanmış hiçbir fırsatı kaçırmayalım. derim. o kadar yanlış ya da doğru.
Biz çocukken ( çok çocukken) İstanbul'da Rum komşularımız vardı bol miktarda. Onlarla beraber Paskalyayı kutlardık. Onlar yok olduktan sonra paskalya kutlamayı unuttuk. Yani paskalya kutlamak aslında hiç de yeni bir fikir değil.
Bir sevgilim olmadığı için o çiçek, ayıcıklar, kalpli yastıklar, tek taş olayından da yırtmış durumdayım çok şükür..
Kafaları güzelce boşalttıktan sonra son paragraflarda tekrar doldurmanın alemi neydi?
Biraz zor güne gelirsin)))))
Selam ve sevgilerimle.
Yok bence temmuzda olmalı
Akdeniz akşamlarında özellikle. Hem insanların kafası daha dingin.Aşk acısı olursa da deniz hava kum iyi gider.
:)))
tüketici toplumu olmaya yönelik davranışlar bunlar. Tek günde yaşanacak ve bitecek. Birileri para harcayacak,birileri para kazanacak. Sonra? eski hamam eski tas.
sevgi yürektedir.yüreğin ise günü olmaz. Her an onunlasındır zaten.
ne güzel yazmışsın Sevgili Deniz yazdıklarının altına imzamı atıp çıkıyorum. Bir de sevgimi bırakıyorum.
aslında ölümün olduğu bir hayatta
hiçbir şeyi çok da fazla ciddiye almamak gerek der ya hani feylezof
ya da öyle bir şeydi sanırım
evet bu konunun irdelenmesi gerek ciddi bir konu
mesela hep sorulur ve benim de kafama takılır
Kasım’da aşk başkaysa; sevgililer günü neden Şubat’ta?
Sevgi ve Aşk neydi? Sevgi ve Aşk emekti.
O halde 14 Şubat Emekliler günü olması gerekmez mi?
işin özün sanırım son sözü yine Baattin söyledi;
Bu yıl şubat 13 çeksin kalan 15 gün marta eklensin bizden bir şey olacağı yok bari kediler bayram etsin
Suriyeli konusuna ben de çok takığım neyse her şeyi hümanizm sanan sevgi pıtırcıkları zıplamasın şimdi
güzel ve araştırmacı bir yazı:)
saygımla değerli Yazar
Yerinde ve de çok haklı bir yazı. Aynen katılıyorum. İşin mantığı ve mantalitesi çok güzel anlatılmış.
Bize özel günlerden önce kadınlara saygı duyma ve kadın şiddetine karşı günler lazım. Hurafenin din sayıldığı ve afedersiniz her şeyi belden aşağıya algılayan zihniyettin kurtulma günü lazım.
Sayın yazara teşekkürlerimi arzediyorum.
Saygılar sevgiler ve de selamlar yolluyorum.