- 758 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SEVGİYE I. mektup
eve geldim. evde hiç bir şeye el sürmemeye yemin etmiş gibiyim. herşey yerli yerinde bütün dağınıklık. etrafa baktım benden başka kimse olacak mı diye. bir başkaları da yaşamış ama bana dokunmamış. oysa şurada dokunulmuşluklarım var. kadeh tutuşlar ve ardı sıra gelmeyen sohbetler. sonradan öğreneceğim bir çok şeyin gizli kaldığını. camı açtım camın önünde ki eşyalarda yerli yerinde kalbim sıkışıyor. bir kalp doktoruna kalbim tekliyor demiştim ara sıra, gülmüştü. oysa ben yalnızca acı çekiyorum demeye çalışıyordum. iç çekişlerimi anlatamıyorum kalem tutacak gücüm de yok lakin bunları anlatmalıyım. ellerim titriyor herkes bir daha gelmemek adına gitmiş gibi ama valizleri burada bir günlük tutmaya karar verdim daha doğrusu hatırat kendimi yerden yere vurduğum cinsten bişiy. tutunamayanları dün biraz daha okudum- 6. sefer başlıyorum- fakat her şeyi yine tek düzeleştirip hayata karşı, kendime karşı güçsüz düşürecek. bir sayfa okudum mutfağa gidicek gücüm kalmadı. benimse bu aralar hayatım boyunca çabalamadığım kadar çabalamam gerekiyor. bense bu kargaşa da düşünme eylemi adı altında sigaranın birini söndürmeden diğerini yakıyorum daha şimdiden balkonda sayısız izmarit var. kiminin dumanı hala üstünde. karamsarlık perdesini kaldırarak tekrar yalnızlık oyununa büyük bir giriş yapıyorum. daha düşüncesinde yalnızlık ağır basıyor. bana bu yalnızlık daha önceki evimde kalbimin başkalarının ellerinde parçalanışını duraksız suçlamayı hatırlatıyor. kimsenin beni sevmediği, güçsüzlüğümü, başarısızlığımı, herkesin girip tek bir hatıra bırakmadığı o evi... şimdi saçlarına dokunduğum insanın saç telleri duruyor masada. evde her yerde bıraktığı unuttuğu saçları toplayıp yeni bir saç yapıcam ona. tarakta ki toplaşmış saçlar tam bu işe uygun. geldiğinde zaten kendini göstericek ve bütün bunlar biticek. ama şimdilik gelemez. ve şimdilik benim acımda dinemez.
gökyüzü alabildiğine güneşli ve nazar boncuğu gibi masmavi oysa, bulutlar yeni yıkanmış beyaz çarşaflar gibi asılı orada. fakat bende... fakat bende bu bunaltıcı havadan yakınan sevmedğim o insan olarak bakıyorum oraya herkes adım adım uzaklaşıyor göstere göstere ama gelicem diyor. yine gelicem der gibi- beklenilen asla gelmez ya, sen bunların neresindesin Sevgi?- ben tekilleştikçe düşüncelerim nasıl oluyor da çoğalmanın yolunu bulabiliyor hala şaşırıyorum. düşünceden sarhoş olan o yanımın dirilmesini asla istemiyorum.
hava da uçan bir güvercin kanadı gibi hafifim fakat tezat bir şekilde ilerleyen duygular içimi ağırlaştırıyor.iki küçük ayak yerine iki beton parçası basıyormuş gibi işte.içimin bir hoş olduğunu hissediyorum kusucakmış gibiyim heyecanımı yitiriyorum ve yitirilen heyecanlar yerini korkulara bırakıyormuş ne acı.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.