KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
KADIN VE ŞİİR SORUNU
Günümüzde bazı söylemlere bakıldığında “şiir ve kadın şairin” bir arada anılmasından rahatsızlık duyanlar olduğu görülür. Onlar kendilerini “zaten kadın şiirdir, onun şiir yazmasına ne gerek” var diye savundukları görülür.
Ama bu sorun sadece günümüzün değil çok eski dönemlerin bir sorunudur. Tarihe baktığımızda hemen hemen bütün alanlara erkeklerin hakim olduğu görülür. Kaldı ki bir kadın şairden ya da filozoftan bahsetmek neredeyse çok zordur.
Kadın ev ve çocuk arasında sıkıştırılmış bir yaşam benimsemiştir. Bunu isteyerek mi benimsedi yoksa zoraki bir benimsetme midir, bunun üzerinde ayrıca tartışmak gerektir.
İnancımız gereği “ilim Çin’de dahi olsa alınması” gerekirdi ki ilim öğrenmek hem kadın hem de erkek için farz hükmündeydi.
Ne oldu da kadın bu farz olan ibadetten uzaklaştırıldı ve Allah’ın “ikra bismirabbikellezi hâlak” yani “Oku , seni yaratan Rabbinin adıyla oku” hitabından uzaklaşmış yada uzaklaştırılmıştır.
Elbette bunlar, başka bir zaman tartışılması gereken konulardır.
Bu sorun kendini şiirde de göstermektedir. Bu zamana kadar oluşturulan antolojilerin içerisinde “kadın şair” namıyla anılan kişilerin sayısı bir elin beş parmağını geçmez.
Bu kadının eksikliğinden mi kaynaklanmaktadır? Elbette ki “hayır.”
Kadın hep şiire ilham kaynağı olmuştur.
Şiiri bu denli “erkek” yapan şey nedir? “Kadın yazmaz, yazdırır” düşüncesi midir?
Şiirde yüzyıllardır hakim olan erkek duygusunu kırmaya çalışıyor kadın.
Günümüzde özellikle de son dönemde yapılan bazı çalışmalar sonucunda kadının neden şiir yazamadığı ya da şiirden yola çıkarak neden sosyal hayatta kendini gösteremediği ortaya çıkmaktadır.
"Kadın şairlerimizin bir kısmı çeşitli çirkinliklere maruz kalmıştır. İsimleri çerçevesinde hayli çirkin rivayetler üretilmiş kadın şairlerimiz olduğu gibi, kocalarının kıskançlıkları ile kirpikleri zorla kestirilen kadın şairler de olmuştur. Kimi şairlerimiz de ebeveynlerin onları şairlik yönünde çeşitli engellemeleriyle karşılaşmışlardır."(1)
Sadece bir örneğini aldığım bu konuda kadının neden kendini ortaya koyamadığı –en basitinden neden şair olamadığı- ortadadır.
1)Serkan Alkan İspirli: "Kadın Divan Şairleri
YORUMLAR
Bu hayat ki! Bakanlarla bakanlara bakanların açık ifadesidir.Kendinizi ifade etmişsiniz yeterli kimse kimsenin hayat taşlarını koymaya muktedir değildir.Düşünceleriniz ve şiirleriniz çok özel saygılar sunuyorum.Var olunuz.
tebrıkler paylasımın için teşekkurler .kadın saırlerin kendını ortaya koyamamasının her zaman bır sebebı olmusdurda bunu nasıl ortaya cıkaracaz buna nasıl cozum bulacagımıza bır formul lazım.
Kısa ve Öz ...........
Kadın'ın Şiir ile olan bağlantısı , kadınsız bir şiir , şiirsiz bir kadın olmaz misali , çok zordur . Bu bağ da aksine kuvvetlidir .
Sevg ...
sevgili dostum,
bu kadınsı konulara temas ettiğin için seni yürekten kutlarım.kadınların ikinci plana itilmesinden ben de çok rahatsızlık duyuyorum.ancak,şuna inanıyorum ki;kadınlarımız kendilerini iyi yetiştirirlerse erkeklerden daha da ilerde olacaklardır.önemli olan bu anlayışı benimsetmelerine yardımcı olmaktır.kanayan bir yaraya parmak basmışsın.kanı durdurmak bizlere düşüyor artık.sevgilerimle
Güzel bir yazı örneği,önemli bir konu,
Şairin kadını erkeğinden ziyade üretilen ürünün kaliteside önemlidir,bu konuda biz erkekler hanımları biraz kıskanıyoruz kanımca,
Tarih boyunca kadınlarımız güzel ürünler vermişlerdir,ne yazık ki erkekelrin kıskançlığından gün yüzüne çıkamamıştır.
Sizi içten kutlarım,anlamlı ve gerekli yazı,tebrik,takdir ve selamlarımla..........
akıllıca bir yazı... ve dikkatimi çeken çiğdemin kadın haklarını çok iyi savunması; iyi yapılmış bir araştırma yazısıydı! kadının şair olamıyacağı konusunu genel olarak düşünmek istemiyorum.çünkü edebiyatta cinsiyetin bir önemi olacağını hiç düşünmüyorum. kitap alırken aman kadın yazar olmasın diye bir seçeneğim de yok...
insanların bazıları -ki onlar hemcinslerim kadınların kendilerinden daha az süslenmiş bir insani varlık olduğunu düşünerekten ve kendilerini yenilgilere ya da rakiplerini azalymak adına böyle bir çirkin suçlama yapabileceklerini düşünüyorum...
sonuç olarak kendi etrafımdaki kız arkadaşlarımı, dostlarımı edebiyata yöneltmiş ve onların bir çok kişiden daha iyi yazdıklarını gördüğüm için bu konu benim için geçersizdir...
anlamlı yazın için ve cesur yüreğini kutluyorum çiğdem...
başarılar...
biraz daha ışık..biraz daha...
karşımızdakini insan gördüğümüzü,bir insanın teninden ziyaDE BİR RUHU OLDUĞUNU KAVRADIĞINDA BU MİLLET
bizim de kadın şairlerimiz olacaktır...
güzel bir yazı...sorgulayan ve sorgulatan....ama biraz daha ışık diyorum sevgili dost..
başka bir açıdan sosyal gerçekliktende bahsetmek gerekiyor.
Şiirin kendi varoloşunda gelişimi için en önemli olmazsa olmazlarından biriside özgürlüğüdür.ki bundan dolayı dünyayı değiştiren büyük olayların, devrimlerin arkasında şairleri görürüz.
sosyal gerçeklik kadına birçok alanı kapatmaktadır.Bu bizim içinde geçli iyi bir örtücü olsada..yazınızdan da okunduğu gibi binlerce yıllık bir genetik kod bu..
saygılarımla
___Sadece bir örneğini aldığım bu konuda kadının neden kendini ortaya koyamadığı –en basitinden neden "şair olamadığı"- ortadadır___
Tırnak içine aldığım yazınızın son bölümü, bunu yazdığınıza göre sizin de fikriniz olsa gerek ?
Yoksa, kadından Şair olmaz olur mu diye bir başkaldırışı görmek isterdim...
Kadından Şair olur mu ?
Soru bu ise...
Adres : www.edebiyatdefteri.com.
Mahlas : bkz."Kyrie"
ve daha niceleri...
Hak verilmez alınır. Kadınlarda pekala çok güzel şiir yazabiliyorlar. Yazmalılar da elbette. Kadın olsun erkek olsun hiç farketmez kendini ifade etme konusunda asla taviz vermemelidir. Tabiiki geçmişe bişey yapamayız ama bugün ve gelecekte bu böyle olmak zorundadır.
Özgürlüklerin önündeki tüm engellerin kaybolması ve daha yaşanılabilir bir Dünya dileklerimle, selam ve saygılar....
