YÜZSÜZLÜK &HAKSIZLIK

• 31 Ocak 2017 Salı 22:58:21

Sanıyorum, insanlığa ters düşen,bu iki hal çok önemli.İnsanlarımız bu iki hali her zaman yadırgar dururlar. Fakat öyle zamanlarda bazı kişiler vardır ki yüzsüzlüğe ve haksızlığa sebep olmaktadırlar. Zira yaşamın bazı ters yönlerin den, bazıları vardır ki,insanlığın tadını bile bozup giderler.
Yüzsüzlüğü insan oğlu farkında olarak, bazen bu hali bir nevi kendileri yaşayıp,bazen de topluma yaşatmaktadırlar. Yüzsüzlük gerçekten kendini! bilen için acı bir hayasızlıktır. Ama dünya umurunda olmayanlar için, ayrı bir vurdum duymazlıktır..
Yüzsüzlük bir kul için ağır bir manevi yüktür. Bu manevi yük bu yüzsüzlüğün sahibine ne kadar hor da baksalar,gene de meclisten çıkarıp atamazlar. Zira böyle yüzsüzler,zaten utanmanın ne olduğunu bilmeyenlerdir.Utanmayı bilse- lerde,umursamazlığı kendilerine yar etmiş kişilerdir.
Yaptıkları hata ve kusurların farkına varsalarda,dünya menfaati için anlama- mazlıktan gelirler.Dünya da belki de yaptıklarını değilde, elde ettik sandıkları menfaate önem verirler.Hani sanırım bundan dolayı da, gönüllerini rahat bıra- kıp bu yüzsüzlüğün zevkini sefasını yaşıyoruz sanırlar.
Böyle yüzsüzlerin bir çoğu asalak misali el sırtından geçinip yaşayanlardır. Bir çokları,hakları olmadığı halde hakkımız var deyip,yüzsüzlüklerini kullanıp karşısındakileri mat ettik sanırlar.Zira sebep oldukları bu haller onların için övünecek kadar ileri gitmişlerdir.Hatta bu hal de,hem yüzsüzlüğün kefenini biçerlerken de,haksızlığında anasını bellerler.
Haksızlık, bu da insanlığın bağdaşmayacağı,fakat çok insanın defalarca bir nakarat misali yaşadığı bir durumdur.Haksızlık,hak edilmeden hakkım var diyenlerin mekanıdır. Haksızlık,öncesi, HAK’kına dahi sırt çevirip umursuzca ben, ben değip,şeytanca inatlaşıp,şeytanın ardından bir nevi dört kolla haksızlığı kucaklayandır..
Yüzsüzlüğünü kullanarak, Haksızlığı, kendine bir nevi dünya kazancı belle- yip haram da olsa bir şeyleri helal kazandığını sanmaktadırlar. Dünya çıkarı için hem dünyasını hem de Ahiretini berbat ettiği gibi,yüce Mevla’sına da asi olmaktadır. Sadece kendi çıkarları yüzünden,hem yüzsüzlüğü,hem de haksız-
lığı benimser durumda hareket etmeleri,kendilerinin belkide umursamadıkları tınmadıkları hallerle horlanarak düzensiz yaşamları da vardır.
Böyle kişiler,her zaman insanlığın yüz karası sayılmaktadır. Bir çok gurup- lar da söz sahibi olamadıkları gibi,bir kenara sıkışmışlığı da yaşarlar.Ama onlar,sadece menfaatlerin düşündüklerinden dolayı da pek de kaygı duymaz- lar. Zora ki de olsa sağa sola laf atıp,bazı zamanlarda yüzsüzce haksızca söz sahibliğine ulaşabilirler.
İster haksızlığı,ister yüzsüzlüğü,benimseyen veya bu hallerede ipi olanlar, yaşamlarında başarı sağlayamadıkları gibi,yaşadığı toplumlarda da pek kayda alınmazlar. Bu kayda alınmadıkları halde,hala kendilerini burada varmışlığını zorlarlar. Bu zorlamalarda onların ne acı ! olduklarının ispatır...
Bu yüzsüzlük veya haksızlığın içinde yaşamlarını sürdürmeğe çalışanlar, elbette ki bu dünyalıklarına bir şeyler kattıklarının fark ederler.Şunu da çok iyi bilirler ki,Ahiret hayatına kara bir leke sürdüklerinin de farkındadırlar.
Fakat,bu vurdum duymazlıklar,veya umursamamazlıklar, cahilane yaşamda ağızlerına şeytan tarafından sürülen bir tutam bal misalidir.
Üstelik,bir yaşam yaşarlar.Hem de uzun ömürlü bir yaşam.Bu haller de kazançlarının bereketini hiç bir zaman göremezler,görmemişlerdir.
Sadece ellerine geçene sevinirken,sebepsiz kayıplara da canlarını sıkıp, yaşamlarını karamsarlığa bırakırlar...Bir türlü huzur bulup,mutluluğu tatmaz- lar. Zira"Haydan gelen huya gidermiş"Ata sözümüzün özü bunu anlatır.

12-01-2017