- 346 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ŞÜKRETMEYEN TÜRKİYE’Mİ OLDUK
ŞÜKRETMEYEN TÜRKİYE’Mİ OLDUK
Ömrün o büyük sırrını gör bir bak da,
Bir tek koku kalmış ağacın toprakta.
Dünya ne kadar tatlı ki binlerce kişi,
Kolsuz ve bacaksız yasayıp durmakta.
Orhan Veli Kanık
Hoca, karısıyla birlikte kiralamak için eski bir eve gitmiş. Evin tahtalarının sallandığını, ses çıkardığını görünce ev sahibine sormuş: -Yahu neden bu tahtalar gıcırdıyor? -Evimiz keramet sahibidir. İkide bir, böyle aşka gelip zikreder. Deyince, Hoca karısına dönüp: -Haydi, kadın, çabuk sıvışalım. Böyle evliya yatağına girmeye gelmez. Bir secdeye varırsa, yandığımız gündür! Demiş.
Hangimiz sabah kalktığımızda ‘ Allah’ım sana şükürler olsun ki; sağlıklı, sıhhatli bir günü, bize nasip ettin’ diyor. Hangimiz ‘Faiz haramdır, rabbimizin lanet ettiği şeyden ben uzak dururum’ diyor. Hangimiz bir sonra ki alıp vereceğimiz nefesimizin garantisini taşıyor. Nasıl bir uyuşturulma bu. Rızkı veren Allah… Mülk Allah’ın! Devletimiz savaş mağduru bir insana yardım elini uzattığı zaman ‘ Nasıl oluyor da; ‘biz mi o savaş mağdurlarını besleyeceğiz’ deme gafletinde bulunabiliyoruz. Müslüman bir devlet olmakla gururlandığımız Türkiye’mizde nasıl oluyor da fuhşu serbest bırakabiliyoruz. Merak ediyorum! ‘Acaba Türkiye’mizde bir aylık maaş almasa emekli, işçi, memurumuz nasıl bir tepki gösterir.
Artık hepimiz var olana şükretmek yerine daha fazla, daha fazla ve daha fazla olsun diyerek hırs gemisinde ilerliyoruz. Bu tehlikeli yolculukta rabbimizi unuttuk Allah muhafaza! Rabbim sonumuzu hayreylesin.Amin.
‘İnsan, ruhunda açılan yaradan ölür.’
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.