ONDAN SONRA

• 26 Kasım 2016 Cumartesi 03:36:03

Tarihe ismini altın harflerle yazdırmış Gelibolu’nun düşman işgalinden kurtuluşunun 94. yıldönümünü; Türkiye Cumhuriyeti’nin uygar, çağdaş ve aydınlık yüzlü bireyleri olarak gurur ve güven duygularıyla kutlamanın mutluğunu yaşıyoruz. Tarihsel güzelliğiyle, zengin doğasıyla, çalışkan ve erdemli insanlarıyla, çağdaş şehircilik anlayışıyla Çanakkale Boğazı’nın incisi Gelibolu’nun kurtuluş günü tüm Gelibolulara ve tüm halkımızı kutlu olsun.
94 yıl önce Türk Ulusu her türlü imkansızlık ve olumsuzluğa rağmen özgür yaşama iradesini kendisine ilke edinerek, dünya emperyalizmine karşı amansız bir mücadele verdi. Bu mücadele sonucu onurlu, özgür ve bağımsız yaşama hakkını kazandı ve bu başarısıyla da dünya uluslarına örnek ve önder olduğunu gösterdi.
Ulusumuza özgürlük yolunu açan Ulusal Kurtuluş Savaşının tohumları Gelibolu’da atıldı. Tüm olanaksızlıklara rağmen kazanılan zaferler 9 Eylül 1922 tarihinde Türk ordusunun İzmir’e girişi ile taçlandı. Bunun iki buçuk ay sonrası olan 26 Kasım 1922 tarihi de tarihe Gelibolu’nun kurtuluş günü olarak kaydedildi.
Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere bıraktığı aydınlanma devrimleri ve Cumhuriyet Türkiyesi bu zaferler sonrası yaratıldı.
Kurtuluş günleri; milli değerlerin daha iyi anlaşıldığı, tarih bilincinin, milli birlik ve dayanışma ruhunun doruğa çıktığı özel günlerdir.
*

ONDAN SONRA;
Kastilya ve Aragon krallığını kocası Aragon kralı II. Fernando ile birlikte yöneten Kraliçe I.İsabel, yaşadığı döneme ve Dünya tarihine damgasını vurmuş çok önemli bir kişilikti. Onun dönemindeki önemli gelişmelere kısaca bir göz atarsak bu sözümün altının boş olmadığını anlayabiliriz:
Kristof Kolomb’un keşfettiği Yenidünya papalığın onayıyla Kastilya tahtına bırakıldı ve böylece güçlü bir sömürge imparatorluğunun temelleri onun döneminde atılmış oldu.
Isabel’in hükümdarlığı sırasında Andalucia’da Enkizisyon kuruldu ve Hıristiyanlığı benimsemeyen Yahudiler ülkeden sürüldü. Bu Yahudi göçmenlerin önemli bir bölümünü Osmanlı İmparatorluğu kabul etti.
İber yarımadası’nda yıllarca sürmüş olan Müslüman işgaline son nokta konulup, yarımada Mülümanlardan tamamen onun döneminde temizlendi. Askeri amaçla kurulmuş olan Alcantara, Calatrava ve Santiago tarikatlarına ait geniş toprakların krallığa bağlandı. İspanya’nın siyasi birliği sağlandı.
Bu önemli tarihi karakter 26 Kasım 1504’de öldü.
*

ONDAN SONRA;
26 Kasım ile ilgili olarak Kanuni Sultan Süleyman’ın 1548’de Halep’e girişini anmadan geçmek olmaz. Bu olayın önemi, Osmanlı Devletinin doğu sınırlarına tecavüzde bulunan İranlılarla savaşmak için 2. İran seferine çıkmış olan Kanuni’nin İran Şahı Tahmasb’ın çark etmesi üzerine savaşmayıp Halep2e dönmesi ve o kışı Halep’de geçirmiş olmasından.
*

ONDAN SONRA;
26 Kasım 1812’den itibaren I. Napolyon komutasındaki Fransız ordusu, büyük kayba uğrayarak Rusya topraklarını terk etmek zorunda kaldı. Peki, I. Napolyon’un Rusya seferine çıkmasının sebebi neydi. İşte bu epey ilginç bir konu… Günümüzde sık sık şahit olduğumuz bir şey vardır: Ambargo uygulanması. Emperyalist güçlerin kendilerine aykırı düşen bazı ülkeleri çökertmek için sık sık başvurdukları bu yöntemden Kıbrıs olaylarından sonra Türkiye de nasibini almıştı. İşte, Napolyon da o dönemde İngiltere’nin ekonomik üstünlüğünü bu ülkeyle ticareti yasaklayarak yıkmayı planlamıştı. Bu doğrultuda Rus Çarı Aleksander ile de İngiltere’yle ticaret yapmayacağına dair bir anlaşma imzalamıştı. Öbür taraftan bu anlaşma Rusya’yı ekonomik anlamda olumsuz etkileyince Rusya Baltık Denizi’ndeki küçük limanlar ya da İsveç yoluyla İngilizlerle ticarete devam etti. Ve 1. Napolyon, Rusya’yı bu sadakatsizliği nedeniyle cezalandırmak istedi.
Bu sebeple çıktığı Rusya seferinde hezimete uğrayarak dönmesinin sebebi de oldukça ilginç. Uçsuz bucaksız Rusya topraklarında karşısına çıkacak bir ordu bulamayan Napolyon işgalini Moskova’ya kadar genişletti. Onun bu ilerleyişinde kendisiyle savaşmadan çekilen Rus ordusu çekildiği her yeri ateşe veriyordu. Napolyon, girdiği yerlerde ordusunun ihtiyaçlarını gidermek için yerel kaynaklara ulaşamıyordu. Bu şartlara olumsuz iklim de eklenince Napolyon Rusya Seferinde çaresizlik içine düştü. Ve perişan bir halde geri çekilmek zorunda kaldı. Bu geri çekiliş Napolyon’un emsalsiz ordusunun ve nakliye hayvanlarının büyük bir kısmının kış şartları, gıda kaynaklarının eksikliği ve hastalıklar yüzünden ölmesine yol açtı. Bu hezimet 1. Napolyon’un sonunun başlangıcı da oldu. Rusya, İngiltere, İspanya, Portekiz, Avusturya ve Prusya’nın kurdukları koalisyon güçleri 16-19 Ekim 1813’de Saksonya’da Leipzig savaşında (Ulusların savaşı) Napolyon’u yendi, Yenilgiden sonra Napolyon Fransa tahtını bıraktı ve Elba adasına sürüldü. (Nisan 1814) Napolyon daha sonra buradan kaçıp Avrupa’nın başına bela olsa da 1815’de Waterloo’da son kez yenildi. 1815 yılında Avrupalı Büyük Güçler Viyana Kongresi’ni toplayarak dünyanın 100 yıllık barış sürecini başlattı.
*

ONDAN SONRA;

Ogün Atatürk neler yapmış?
26 Kasım 1934’de TBMM’de, yeni bir kanunla, "ağa, hacı, hafız, hoca, molla, efendi, bey, beyefendi, paşa, hanım, hanımefendi, hazretleri" gibi lakap ve unvanlar kaldırıldı.
Lakap ve unvanlar kaldırıldı: Efendi, Bey, Paşa, Hazretleri vb. lâkap ve unvanların kaldırıldığına dair Kanun’un kabulü.
Kanunla Ağa, hacı, hafız, hoca, molla, efendi, bey, beyefendi, paşa, hanım, hanımefendi, hazretleri gibi lakap ve unvanlar kaldırılıyor; bütün yurttaşlar, kadın erkek, kanun karşısında ve resmi belgelerde yalnız adlarıyla anılır deniliyordu.
Mustafa Kemal Atatürk İsmet Paşa’ya bir mektup göndererek, kendisine "İnönü" soyadını verdiğini bildirdi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Kâzım Paşa’ya Atatürk tarafından "Özalp" soyadı verildi.
*
26 Kasım 1930’da
Gazi Mustafa Kemal, Samsun’da bir ortaokulun Coğrafya dersinde
www.tsk.mil.tr/anitkabir/ataturk90.html

26 Kasım 1930
Samsun Lisesinde öğrencilerle ders dinlerken
www.tsk.mil.tr/anitkabir/ataturk89.html

Kurmay Binbaşı Mustafa Kemal
Balkan Harbi Yılları

1935 - Atatürk’ün, Moskova’da havacılık eğitimi gören Sabiha Gökçen’e telgrafı: "...Başarılı çalışmalarını duydukça çok memnun oluyorum. Senden sık sık haber bekliyorum. Gözlerinden öper, sağlıklar dilerim."
Afyon-Isparta demiryolu açıldı.

1933 - Atatürk’ün, Çankaya’da Macar Elçisi Tahy’nin veda ziyaretini kabulü.

1931 - Atatürk’ün, akşamüzeri Marmara Köşkü’ndeki çay ziyaretinde bulunması, gece geç saatte Çankaya’ya dönüşü.

1930 - Atatürk’ün, Samsun’da Vilâyet’i, Belediye’yi, Lise’yi ve Türkocağı’nı ziyareti, gece Ege vapuruyla Trabzon’a hareketi.
Atatürk’ün, Samsun Türkocağı’ndan ayrılırken söyledikleri: "Milletin kıymetli ve seçkin gençleriyle konuşmak benim için saadettir. Bu saadeti uzatmak isterdim; fakat vapuru bekletmemek lâzım. Çok memnun oldum."
Atatürk ve Türk Gençliği

1929 - Türkiye ile Sovyetler Birliği arasında Geçici Ticaret Antlaşması imzalandı.

1926 - Türkiye’nin ilk şeker fabrikası, 1926’da Alpullu’da faaliyete geçti

1925 - Atatürk’ün, akşam Başbakanlığa giderek İsmet (İnönü) Paşa’yla bir süre görüşmesi (Görüşme esnasında içişleri Bakanı Cemil (Uybadin) Bey de bulunmuştur).

1924 - Kazım Özalp TBMM’nin 3. başkanı seçildi. Görevini 1 Mart 1935’e kadar sürdürdü.

1923 - Posta Kanunu kabul edildi.

1922 - Başyaver Salih (Bozok) Bey’in, İzmirden -Atatürk’e iletilmek üzere- T.B.M.M. Başkanlığı Özel Kalem Müdürü Hayati Bey’e telgrafı: "Bazı engeller nedeniyle ikametgahtaki hazırlık üç dört gün gecikmiştir. Lâtife Hanımefendi, her şeyin muntazam olmasına fevkalâde ehemmiyet verdikleri için azami beş güne kadar bütün eksikler tamamlanacağından Valide Hanımefendi’nin hareketlerinin, ona göre düzenlenmesini rica ederim. ...Paşa Hazretlerinin, valideleriyle birlikte gelmek arzusunda bulunup bulunmadıklarının bildirilmesini rica ederim."
Çanakkale’nin kurtuluşu. Gelibolu, Maydos ve Lalapaşa’nın kurtuluşu.

1921 - Atatürk’ün, Kâzım Karabekir’e telgrafı: "...Durumunuzun, kuvvetinizin en ufak bir kusura uğraması aynen şahsım hakkında ve mukaddes amacımız hakkında en büyük darbeye uğramış olması kadar gözümde önemlidir. Bozgunculara karşı gerekli tutumu göstermekte asla tereddüt edilmeyecektir, kardeşim." [Kocatürk]
Atatürk’ün Moskova Elçisi Ali Fuat Paşa’ya telgrafı: "...Cemal Paşa şimdiye kadar gösterdiği dürüst harekette devam ederse kendisini destekleyeceğiz. Her halde Enver Paşa ve diğerleri ile alâkasını kesmelidir."

1919 - Atatürk’ün, Heyet-i Temsiliye üyeleri ile bir kısım komutanların müşterek toplantısının sekizinci birleşiminde söyledikleri: "...Bu hükümet yahut bir başkası, bizimle anlaşmaya yanaşmazsa bizim işimiz, örgütümüzü daha da güçlendirerek devam ettirmekten ibaret kalacaktır."

1916 - Atatürk’ün, günü Koh köyünde 23. Alay Karargâhı’nda istirahatle geçirmesi.

1912 - Mütareke - 1. Balkan Savaşı.
26 Kasım 1912’de mütareke görüşmeleri başladı ( 3 Aralık 1912’de taraflarca imza edildi).
*

ONDAN SONRA;
26 Kasım ile ilgili diğer önemli olaylar:
1922 - Howard Carter ve Lord Carnarvon, Mısır Firavunu Tutankhamun’un mezarına 3000 yıl sonra giren ilk insanlar oldular.
1939 - "Süper Babaanne" lakaplı pop şarkıcısı Tina Turner doğdu
1943 - Tosya ve Ladik’te 7,2 büyüklüğündeki depremde 2824 kişi öldü.
1950 - Türkiye, Kore Savaşı’na katıldı.
1954 - Kapalıçarşı’daki yangında 1394 dükkân harap oldu. Çarşı yanındaki 3 han ve birkaç bina büyük hasar gördü.
1962 - Amerika Birleşik Devletleri Türkiye’deki füze üslerini kaldırmaya karar verdi.
1968 - Günaydın Gazetesi yayın hayatına başladı.
1974 - İlk kremalı likör olduğu iddia edilen Baileys piyasaya sürüldü.
1983 - Stanislav Petrov adlı Rus yarbay Rusya’ya ait füze erken uyarı sistemindeki bir hatayı farkederek olası bir nükleer savaşı engelledi.
1991 - Michael Jackson 4.profesyonel müzik albümü olan Dangerous’ı piyasaya sürdü.Albümde ki Black or White şarkısına çektiği klip,çığır açtı.
1993 - Almanya, PKK’yı terör örgütü ilan ederek, bütün yan kuruluşlarıyla birlikte kapattı.
1996 - Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller, Susurluk kazasından söz ederken, Devlet uğruna kurşun atan da yiyen de şereflidir dedi.
2003 - Concorde yolcu uçağı son uçuşunu gerçekleştirdi.
2008 - Ön ödemeli su sayacının abonelere takılması, Ankara 11. İdare Mahkemesi tarafından, yasaklandı.

Beğen